26 Ağustos 1071…

Türk Milleti’nin Malazgirt ovasında Sultan Alparslan komutasında kazandığı büyük zafer ve Anadolu’yu giriş…

Tarihçiler Malazgirt’i bir milletin yurt tutmak için Anadolu’ya girişini, Bizans’ın da çöküşünün başlangıcı olarak yazıyor…

Öte yandan Malazgirt, Orta Asya’dan dağılan bir milletin boylarının yeniden Millet çatısı altında bir araya gelişinin başlangıcıdır…

Bu tarihten tam 851 yıl sonra…

26 Ağustos 1922…

Türk Milleti’ni geldikleri Orta Asya’ya sürmek isteyen Avrupa destekli Yunan ordusuna karşı Mustafa Kemal’in başlattığı büyük taarruzun başlangıç günü…

939 Yıl önce Malazgirt zaferi ile Anadolu’nun kapıları ardına kadar Türk Milleti’ni açıldı.

Geçen süre içerisinde Orta Asya’dan akın akın Anadolu’ya gelen Alp-Erenler Anadolu’ya Türk-İslam mührünü çıkmamacasına vurdular.

Anadolu’dan Avrupa, Asya ve Afrika’ya yayılan imparatorluk kurdular. Ancak gün geldi koca imparatorluk çöküşe geçti ve Türk Milleti, Anadolu’da bir avuç toprağa sığındı.

Bu topraklar bile üç kıtaya hükmeden Türk Milleti’ne çok görüldü ve buradan da atılmak istendi.

İşte o zor ve karanlık günlerde Mustafa Kemal ve arkadaşları çıktı ortaya, milleti yeniden derledi toparladı…

Adeta yüzlerce yıl önce Çinlilere esir düşen Doğu Göktürkler’in Kür-Şad önderliğinde esarete baş kaldırdığı gibi…

Mustafa Kemal de dağılan milleti bir araya topladı, yeniden bir millet olmanın bilinci ile Milli Mücadele başlatıldı.

Sevr ile bu millete vurulan zincir kırıldı ve atıldı.

Yüreklerdeki korku yerini cesarete bıraktı, umutsuzluk umuda dönüştü…

Bu, yok edilmek istenen milletin çelikleşmiş, süngüleşmiş, mermileşmiş iradesiydi ayağa kalkan…

Bir yanda Avrupa’nın donattığı, desteklediği Yunan ordusu, öte yanda çocuğu yerine mermisini ıslanmasın diye sarıp sarmalayıp sırtına aldığı Türk Anası…

Bir yanda dönemin modern motorlu araçları, diğer yanda yorgunluktan çamura yığılan Kocabaş’ın yerine kendisini kağnıya koşan Elif’in kocaman yüreği…

Bir yanda şiddet, kan, ölüm…

Öte yanda Yedi düvele karşı ‘Türk’ün ateşle imtihanı…’

Bu imtihanda parola kısa ve kesindi;

“Ordular, İlk hedefiniz Akdenizdir, İleri!..”

Büyük hayallerle Anadolu’ya gelen Yunan kaçıyordu, hem de arkasına bakmadan…

Tıpkı Sakarya ovasında yaşandığı gibi…

Mustafa Kemal’in askerleri de kimi yayan kimi atlı peşlerinden koşuyordu, Afyon’dan beri kan ter içinde ve dörtnala çala kırbaç…

Bu gün 26 Ağustos 2009…

Büyük taarruzun 88., Malazgirt’in 939.yılı…

Anadolu Türk yurdu…

Kutlu olsun…

Feridun Fazıl ÖZSOY