Erzurum’da vatandaşların çevre temizliği konusunda yeterli düzeyde bilinç sahibi olmamaları, kentte ilkel görüntüler oluşmasına neden oluyor.
Karın kalkması ve bahar sezonunun gelmesi ile durum daha da vahimleşiyor.
Yerel yönetimlerce kent temizliği için gayret sarf edilmesine rağmen,
mahalle aralarındaki sokaklarda çocuk bezinden bulaşık suyuna kadar her şeyin sokağa döküldüğüne, çöp istasyonlarının kullanılmaması yüzünden sokakların çöp yığını durumuna gelmesine tanık oluyoruz.
Bilinçli vatandaşlar, belediyelerin sokakları kirletenlere ceza uygulaması başlatmasını istiyorlar.
Konu sadece belediyeyi değil vatandaşları da ilgilendiriyor.
Kentin sokakları belediyelerin ve yöre insanın vitrinidir.
Vatandaş gördüğü ile yorum yapar, beklentilerini gördükleri ile değerlendirir.
Fakat bu değerlendirmede kendimize düşen görevi baz almasak, objektif olup olmadığımız tartışılır ve gerçek anlamda yorum yapamayız.
Temiz bir çevrede yaşama hakkı hepimizi ilgilendiren bir konu.
Sorunu sadece belediyeye yüklemek doğru bir yaklaşım değil.
İnsan hayatının devamını sağlayan sağlığı korumak ise, ancak sağlıklı ve temiz bir çevre ile mümkündür.
Ortaklaşa kullandığımız çevreyi kirletmek topluma saygısızlık yapmaktır.
Bu ”kendisine yapılmasını istemediğiniz bir şeyi başkalarına yapmamak” ilkesine ters düşer ve önemli bir ahlak sorunudur.
Özellikle sigara tiryakileri, içtikleri sigara izmaritlerini çöp yerine caddelere atıyorlar.
Pazarcılar sattıkları ürünlerin artıklarını caddelerde bırakıyorlar.
Apartmanda yaşayan ve şehre ayak uyduramayanlar halılarını camlardan aşağı silkeliyorlar.
Kuru yemiş ve çekirdek kabukları parklara yayılıyor.
Yerlere tükürenler ise konunun ayrı bir boyutu olarak karşımıza çıkıyor.
Tablo uzadıkça uzuyor.
Bu ve buna benzer davranışlarda bulunarak temiz bir çevrede yaşamamak için özel uğraş verenlerin bu anlamsız tutumlarına çok kez tanık olduk.
Toplumun eğitimli ve bilinçli olması önemli bir sorun.
Çocuk yaşta bu bilinç bireye verilebilmelidir.
Medeniyeti ilk etapta kendimiz tanımlamalıyız.
Belediye çöpü zamanında almıyorsa, yolları onaramıyorsa o zaman sorumlu arayarak, ilkellikleri başkalarına mal etmeliyiz.
Toplum bilinci bu noktada oldukça eksik.
Vatandaşın duyarlı olması gerekiyor, çevreyi kirletenler uygun bir şekilde uyarılmalı, bu noktada müeyyideler uygulanmalıdır.
Kalkınmışlık ve geri kalmışlık bir bütündür.
İğneyi kendimize çuvaldızı başkalarına batırmalıyız.
Ortada sorun ve eksiler varsa öncelikle üzerimize düşen sorumluluğu sorgulamalıyız.
Çevre temizliği toplumu, sağlığı ve kent vizyonunu etkileyen önemli bir konu. Modernleşmeyi ve kaliteli hizmet almayı beklerken, hala daha çevre temizliği konusunu ele alıyorsak ortada ciddi sorunlar olduğu anlamına geliyor.
Umarız 2011 kış oyunlarına hazırlanan kent, hak ettiği konuma gelir ve bizler çevre temizliği gibi olması gereken bir konuyu gündemimizden çıkarırız.
Gamze İspirli