MENÜ ☰
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Bize “gönlü alçak” insanlar lazım!
Öztürk Akkök
Bize “gönlü alçak” insanlar lazım!


Erzurum, bu dönemde kaç milletvekili çıkartacak?

 

Sayı belli: Altı!

 

Peki bu “altı”nın taliplisi kaç kişi?

 

Vallahi tam bilmiyorum.

 

Aslında bizim bildiklerimizi herkes biliyor!

 

126 aday adayı AK parti’den, 18 de MHP’den yola çıkmış durumda.

 

***

 

Diğer partilerin aday adaylarını da hesaba katarsanız, sayı neredeyse 200’ü buluyor.

 

“Allah daha çok artırsın” diyeceğim de, diyemiyorum. Çünkü başvuru süresi bitti.

 

Şimdi değerlendirme zamanı!

 

Bu sebepten olsa gerek, aday adaylarının çoğu, mitili Ankara’ya atmış durumda.

 

Herkes kendisine destek olacak bir veya birden çok parti kurmayını yakın markaja alma telaşında.

 

Amaç, önümüzdeki günlerde açıklanacak aday listelerinin seçilme şansı yüksek noktalarında yer almak.

 

***

 

Örneğin AK Parti’de listeye girmek, Erzurum’da seçilme adına neredeyse “garanti” gibi bir şey.

 

Bu sebeple AK Partili adayların önemli kısmı, listenin biyerine ilişme telaşında.

 

Mevcut milletvekillerinin üçü, yine listede yerini alır düşüncesindeyim.

 

Geriye üç kişilik boşluk kalıyor. AK Parti’deki “büyük yarış” da, işte üç kişilik yer için.

 

Oranın da öyle çok taliplisi var ki, bakalım şans kimlerin yüzüne gülecek!

 

***

 

MHP’de ise gözler ilk iki sırada.

 

MHP’nin ilk sırasındaki adayına “kesin seçilir” gözüyle bakanların sayısı hiç de az değil.

 

İkinci adaya da “yarı yarıya şanslı” anlamında “fifti fifti –fivi five-” gözüyle bakılıyor.

 

İşin tam bu noktasında “aday isimleri” çıkıyor ön plana.

 

Toplum tarafından benimsenecek adaylar MHP’nin ikinci vekillik şansını yükseltir.

 

Aksi hayli zor.

 

Bakalım ne olur, bekleyip, göreceğiz.

 

***

 

CHP’nin işi Erzurum’da sıkıntılı ve bence şans “yok” denecek kadar az.

 

Ancak bu “CHP Erzurum’da ümitsiz vaka” anlamına da gelmiyor.

 

CHP’de benimsenecek adaylar, şansı yükseltir.

 

***

 

Diğer partiler için bir değerlendirme yapmak, zaman giderek daralıyor olmasına rağmen, biraz “erken” gibime geliyor. Çünkü kimin ne yapacağı, nasıl hareket edeceği pek de belli değil.

 

Belki bir ittifak, bu partilerde şans ibresini yukarıya taşıyabilir.

 

***

 

Erzurum’da, özellikle de güney ilçelerinde ciddi anlamda bir “Kürt oyu” var.

 

Bu potansiyel, AK Parti’nin de iştahını kabartıyor, BDP’nin de.

 

AK Parti’nin bu oyları toplayabilmesi için, bir Güneyli adayı listesine koymasına “kesin” gözüyle bakılıyor.

 

Tek bilinmeyen “o aday kim olur” sorusunun cevabı!

 

***

 

Güneyli aday adayı sayısı AK Parti’de hayli fazla. Benim aklımdan geçen, listede yer almasına kuvvetle muhtemel gözüyle baktığım bir isim var.

 

Sakın “kim” diye sormayın, söyleyemem. Çünkü yazarsam, yarışa girmiş diğer aday adaylarına ayıp etmiş olurum.

 

Ama söz! Tahminimde yanılsam da, aklımdan geçen ismin kim olduğunu, önümüzdeki günlerde yazacağım yazılarımda mutlaka ifade edecek, ya “yanıldım” diyeceğim, ya da “yanılmadım” deyip, hava atacağım!

 

***

 

Hazır laf Güney ilçelerinden ve oradaki oy potansiyelinden açılmışken, devam edeyim istiyorum!

 

Bugün neredeyse Güneydoğu’nun Yüksekovası, Cizre’si, Silopi’si’nden farksız hale gelen Karayazı ile diğer ilçelerdeki yapılanmaya bakıp da BDP’ye şans vermemek, kalabalık bir yolda “gözü kapalı” yürümeye benziyor.

 

***

 

Erzurum’dan BDP adına yarışa girecek bağımsız aday seçilebilir mi?

 

Bence günümüzün “en can alıcı sorusu” bu!

 

Geçtiğimiz günlerde işyeri tabelalarında “çifte dil!” kullanmaya başlayan Karayazı başta olmak üzere, Karaçoban, Tekman ve Hınıs’ın yanında, Erzurum’un merkezinde de de “hatırı sayılır Kürt oyu” bulunduğu bir gerçek.

 

Bu sebeple AK Parti’nin aday tespitinde işi çok daha ciddi tutmasında yarar gördüğümü söylemek ve uyarı görevimi yapmak istiyorum!

 

***

 

Aslında o ciddiyetin adayların tümünün tespitinde gösterilmesi gerekiyor.

 

MHP’de aynı hassasiyeti göstermeli, AK Parti de, CHP’de, diğerleri de.

 

Çünkü bu şehrin çok daha kaliteli ve karizmatik adaylara, dolayısıyla da milletvekillerine ihtiyacı var.

 

***

 

İster kabul edin, ister etmeyin ama Erzurum’un gidişatı iyi değil.

 

Bu gerçeği, istatistiki veriler ve yaşanılanlar da gözler önüne seriyor.

 

Son 10 yılda Erzurum’un nüfusu ciddi anlamda azalmış.

 

2000’de 960 bin olan nüfus, şimdi 750 bine gerilemiş.

 

Arada sakın “Topu topu 210 bin kayıp var” diye düşünmeyin!

 

Erzurum’un kendisine özgü örfü, ananesi ve kültürü ile biçimlenmiş çok daha fazla insanı göçmüş buralardan. Ancak gidenlerin yerine çevre il, ilçe ve köylerden gelenler olduğu için, makasın ağzı çok daha fazla açılmamış.

 

***

 

Gelen olmasa var ya, gidenler çok daha fazla olduğundan, kim bilir belki nüfusumuz 600 veya 550 bine kadar gerilemişti şimdi.

 

Gerçi biçoğunuzun “keşke gelmeselerdi” dediğini duyar gibi oluyorum ya, o da işin bir başka acı ve hüzünlü tarafı…

 

Neyse!

 

Bu gerileme veya azalmanın sonucudur 6 milletvekili.

 

Hani, nerden nereye!

 

“Hüzün tablosu” bakıyor, “Canım çıha Erzurum” demekten alamıyorum kendimi.

 

***

 

Aynı kara tabloyu ekonomide de görmek mümkün.

 

Bir zamanlar sosyal hayatının düzgünlüğü ve zenginliği ile popüler hale gelen Erzurum, ekonomisi ile de adından sıkca söz edilen iller arasında gösteriliyordu.

 

“Doğu’nun Paris’i” ünvanına hakkıyla layık görülen bu şehir, tıpkı nüfusu gibi eridi ve dibe vurdu. Bir zamanlar ekonomik büyüklük anlamında ülkenin ilk 10 ili arasında gelen Erzurum, şimdi “ilçeden dönme iller” ile yarışıyor.

 

Ne acı!

 

***

 

Ekspres olarak geçtiğimiz yıllarda attığımız “çarpıcı bir başlık” hafızamdan hiç silinmiyor:

 

“Sıramız 70, işimiz bitmiş!”

 

İtirazlar olabilir. Çok da ısrarcı değilim. Ama bi şartla. İtiraz edenlerden, rakamsal veri isterim. Varsa elinde istatistiki bilgi, belge, doküman, veri…

 

Kim olursa olsun herkesle konuşmaya, görüşmeye ve tartışmaya hazırım.

 

Yoksa ötesi, yani “söylediklerinizi, yazdıklarınızı kabul etmiyorum” sözü hikaye gibi geliyor bana.

 

***

 

Erzurum özellikleri olan bir mübarek şehir.

 

Bu konuda hemfikiriz.

 

E öyleyse eğer, gelin bu mübarek şehre sahip çıkalım!

 

Ama yüreklice, adam gibi, hakkıyla.

 

Öyle sözde kalmasın yapılan vaadler, söylenen sözler…

 

Sahip çıkacaksak, kavrayalım şehri, kucaklayalım toplumu, kıralım prangaları, taşıyalım Erzurum’u zirveye.

 

***

 

“Tamam da, kiminle yapacağız bunu?”

 

Zurnanın “zırt” dediği yerdir burası.

 

Ciddi ve de acilen cevap bulunması gereken soru budur.

 

Buna benim gücüm yetmez. Sizin de yeteceğini sanmam. Ancak güçlü bilim insanları, düşünen beyinler, “en iyisini ben bilirim”den ziyade “en iyisini biz yaparız” diyebilen bürokratlar ve de siyasi otorite ile ulaşırız hedefe.

 

***

 

Bunun için haziran ayında yapılacak seçimi müthiş önemsiyorum.

 

Ayın 11’inde aday listeleri Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) teslim edilecek.

 

Yani haftaya, yani pazartesi gününe kadar zaman var. O güne kadar en azından bizi anlayacak, bizimle ağlayacak, bizimle gülecek, iyi günümüzde-kötü günümüzde yanımızda olacak, araştıracak, hizmet adına neyin gelmesi gerekiyorsa onu Erzurum’a getirmeye çalışacak, beklentilerimize cevap verip, “bizden olanlar veya olmayanlar” diye ayırım yapmadan herkesin yardımına koşacak, insanlara tepeden bakmayacak kim varsa, inşaallah o adaylar listelere yerleştirilir.

 

Anlayacağınız bize ruhu “yüksek ve asil”, gönlü “alçak” insanlar lazım.

 

Diyorum ki…

 

Varsa öylesi, varsa lütfen öne çıksın.

Öztürk Akkök

 

📆 05 Nisan 2011 Salı 10:56   ·   💬 1 yorum   ·   ⎙ Yazdır

“Bize “gönlü alçak” insanlar lazım!” için bir yanıt

  1. ERZURUMLU dedi ki:

    biraz eleştirisel konuşacak olursak biz erzurumlular az biraz zengin oldumu yada bir makam yada mevkiye geldimi önceki dönemlerimizde söylemiş olduğumuz sözleri unutuverir dün yanyana gezdiğimiz dükkanının önünden geçerken selam verdiğimiz yada aynı sırada oturduğumuz kısacası bir ekmeği bölüşerek yediğimiz eşi dostu unutur seçim zamanı yada seçilene kadar gülümsediğimiz eşi dostu unutup “ne oldum delisi” oluruz bu bize özgü bir ayıptır önceki dömemlerde erzurumdan seçilmiş mesela gümüşhaneli lütfü doğan ve malatyalı korkut özal antepli ayvaz gökdemir hatta seçilemeyip direkten dönen celal adan ve rıza müftüoğlu seçilip bu şehre ne yaptılar mücahit himoğlunun 4 yıl boyunca verdiği tek önergenin galatasaraya devlet madalyası verilmesi teklifi olduğunu ismail kösenin hep vadedip hiçbirşey yapmadığını togay beyin 45 gün yanlışlıkla bakan yapıldığını yani sekiz yıl evveline kadar erzurum ve erzurumluyu kimsenin vekil olarark adam yerine koymadığını herkes biliyor ve son söz diyorumki erzurumlu artık hafızasını buldu maceraya kimse oy vermiyecek güçlü bir ülke güçlü iktidarlarla olur 28 şubat döneminde bu millet iki başlı koalisyonun mahsurlarını gördü.artık hiç kimse erzurumu terse yatıramaz yatırımı kim yaptıysa oyu ona vereceğiz…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR