Kendisi tescilli PKK’lıdır.
Nereden gelir bu tescili?
PKK’nın sesi Özgür gündemin Erzurum temsilciliğini yapmaktan…
Bu PKK’lıyı en iyi dönemin emniyet müdürü Aziz Aksoy bilir.
Sorarsanız kendisine bu soysuz adamın PKK adına verdiği mücadeleyi anlatır size…
Bir dönem bize de kamufle oldu.
Kimleri aldatmadı ki,
PKK destekçiliğinin devam ettiğini gören yanından ayrıldı.
Kimseler kalmadı etrafında…
Tehdit ve şantajla para sızdırdığını basında bilmeyen yoktur.
Sitesini takip edenler bilir.
İftira atar.
Dün ‘kara’ dediğine, paranın ucunu görüp ‘beyaz’ diyenlerdendir.
Kısaca kirlidir.
Öylesine kirlidir ki, fişlendiğini kendisi kaleme almıştır. (Yazısı aşağıda)
Şimdi böylesi kirli bir insanın yazdıklarına cevap vermek zoruma gidiyor.
BÜYÜKŞEHİR’DE NELER OLDU?
Üç yıl aradan sonra, yaklaşan seçimler ile birlikte Büyükşehir Belediyesi’ndeki görevimize yeniden döndük.
İşe başladığımızın ikinci haftasında MHP İl başkanı şahsımı hedef aldı.
Ve bir basın toplantısıyla İpe sapa gelmez iddialar ile gündem oluşturdu.
Kendisini ispata davet ettik.
Edemedi.
Çünkü kullanmışlardı.
Takip edenler bilir.
Ne yaptı? ilçe başkanlarına hakeret ettirdi.
O Konu, şu anda yargıda.
Sonra bu kirli adam devreye girdi.
Bugünkü gibi gözlerimizi, kapatıp, bir başlık attı
‘Şaibeli’
Belediyede ikinci döneme başladık.
Bu hırsız ve arsızları ziyadesiyle rahatsız etti.
Basın bürosunda daha önce yaşanmamış belge sızdırma olayları başladı.
Neredeyse her gün bir haber gazete sayfalarındaydı.
Bir şeylerin bizden rahatsız olduğunu aşikârdı.
Aba altından sopa gösterenler gitmemizi istiyordu.
Nedeni açık !
Rant kaybetme korkusu.
Öyle ya yaklaşan seçimler vardı ve pay alamayacaktı birileri …
Çamur adamın da o pastada payı olacaktı.
Sonra belediyeden öyle bir belge sızdırdılar ki,
Allah büyük, bütün pislikler ortaya çıktı…
Bu belge hırsızların ve rantçıların yüzüne tokat gibi indi…
Bir fatura…
Basın Bürosu’nda işe başladığım tarihten önce 3.7.2012 tarihinde kesilen bir fatura internet sitelerinde yer aldı.
23 bin 853 liralık bu fatura karşılında dağıtılmak üzere şapka, anahtarlık ve kalem alınmıştı.
Faturanın ilginç yanı Erzurum’un Çat ilçesi çıkışlı olmasıydı.
Yani söz konusu ürünlerin üretim yerleri göz ardı edilmiş, Çat tercih edilmişti.
Şahsımla uğraşılmasının nedeni de bu faturayla ortaya çıktı…
Üç ay önce firma kurdur ve avuç dolusu para öde.
Resmiyette her şey tamamdı ancak, vicdanlar büyük vurgunu gösteriyordu.
Ne yaptım?
Çat’tan kesilen başka fatura olup olmadığını araştırdım…
Şimdi sıkı durun.
Aynı firmaya 2 fatura daha ödendiğini tespit ettik.
Ödenen bedel: 88 bin lira…
Hedef saptırmak için sızdırılan fatura kendilerini vurdu.
Yapan kim?
Çamur adama rant sağlayan ‘kendi halinde kişi’
VE BELEDİYEDEN NEDEN AYRILDIK
Seçimlere bir yıl var.
Geldik, 5 ay sonra istifa etik.
İlk dönem de üç kez istifa ettiğimi belediyede herkes bilir
Dönemin Ak Parti İl Başkanı Hüseyin Tanfer de bilir.
O dönemki neden maaşımın aylarca aksamasıydı.
Halbu ki kirliler, orada bedava çalışır .
Hırsızlıktan nemalananların gözleri alacakları maaşı görmez.
Bu kez istifamızın gerekçesi farklıydı.
Belediyeye sızan kirliler
Ve yandaşları kirli basın.
Öyle ki, İftira atan, namus ve haysiyetle oynayan bir basın.
Ki bunu 5 ayda orta yere koydular.
Siyasileri kullanacak kadar gözü dönmüş rantçılar…
Ve sağlam mı sağlam bir basın ayağı olan şebeke…
Sayıl, O çarkın içerisinde olmama adına ayrıldı.
Kirlilerle mücadele edemeyeceğini anladığı için ayrıldı…
Şimdi anladın mı kirli adam neden gittiğimi. ?
Biz demiyoruz;
Bu adam, kirli olduğunu, kirli bir hayatı tarz edindiğini kendi kalemi ile anlatıyor. Kirli olmayan, numuslu bir adamı bu ülkede kim fişliyor?
Buyurun okuyun:
İŞTE KİRLİNİN KALEMİNDEN KENDİSİ…
Güzel bir hafta sonu ve 5. yılımız…
Erzurum farklı bir şehir!
Sosyal yaşantı sınırlı…
Aslında sınırlı değil, biz yararlanamıyoruz.
Ara sıra yaşadığımız, değişiklikler bize son derece lüks geliyor.
İşte bu hafta sonu da öyle oldu.
Bizim Mega Murat var.
Renkli bir simadır.
Mega Ofset ve Ajansın sahibidir.
ETSO’da etkindir.
Okul aile birliği başkanıdır.
Siyasetçidir.
Bizlerle de çok içli dışlıdır.
Yani, bizlerde her zaman sevgili Ahmet Murat Resuloğlu’nu kendimizden bir parça gibi görürüz.
Dertleşiriz, derlerimize ortak ederiz.
İşte bizim sevgili muhterem Murat, bu hafta sonu biz dostlarını ve Erzurum protokolünü köyüne davet etti.
Köy Aşkale ve Aziziye ilçeleri sınırında.
Gökçebük!
Şirin mi, şirin bir köy,
Bizim Murat’ın köy evi de, köyü kadar şirin.
Sabah tuttuk köyün yolunu.
Başladık hazırlıklara.
Dışarıda yaktığımız sobada, et kavurduk.
Güveç yaptık.
Ben bahçede, yaktığımız sobanın üzerinde, et kavurup, güveç yaparken, sevgili Murat’ta, uzayan otları tırpanla biçmeye başladı.
Tabi, burada sevgili Murat’ın yeni bir özelliğinde öğrenmiş oldum.
İlk konuklarımız çıka geldi.
Sevgili yayın panterimiz ve Palandöken gazetesinin her şeyi Mehmet Şener ve Mithat Turgutcan.
Sevgili Şener, gelirken yanında yengemizin yaptığı bir tepsi su böreği ve kaysefeleri de getirmiş.
Kaysefe, daha önce yemiştim.
Ama böylesini ilk kez gördüm ve yedim
Şener, bir kez daha Tortumlu olduğunu ve iyi bir aşçı eşe sahip olduğunu kanıtladı.
Burada, sevgili yengemize bize tattırdığı lezzetten dolayı teşekkür edemeden geçemiyorum.
Mithat Amcanın methiyeleri arasında, misafirlerimizi bekliyoruz.
Mithat bey için şehrin dışına çıkmak, benim gibi büyük bir değişiklik.
Dışarıda bir yağmur yağıyor, bir güneş açıyor.
Dışarıda oturamayacağımızı anladık.
Sevgili Murat’ta, odada sobayı yaktırdık.
Mithat Bey, sobanın yanı başında yerini aldı.
Biz ise dışarıda gelecek konukları beklemeye koyulduk.
Emniyet Müdürü Halit Turgut Yıldız’ın makam aracı görüldü.
Geçtik karşıladık.
Korumaları hemen evde olanları fotoğrafladı.
Beni de yalnız…
Anladım ki, korumalar kaşla göz arasında bir fişleme işleminde bulundu.
Yani, yeniden güncellendirilmiş oldum…
Sayın Emniyet Müdürümüz Yıldız, davete icabet etmek için gelmiş.
Aynı gün, teşkilatının verdiği konser için gelen Kubat ve Gökmen için verdiği yemek var.
Bir an önce kalkmak istiyor.
Sevgili Mega Murat, hemen Şener’in getirdiği su böreğinden ve et kavurmadan ikram etti.
Emniyet Müdürümüz ilk kez bu kadar lezzetli su böreği yetiğini itiraf etti.
Sayın Müdürümüz Yıldız, yemeğini yerken muhabbeti de eksik etmedi.
Sayın Halit Turgut Yıldız’ın, tam bir yeşil dostu olduğunu orada öğrenmiş oldum.
Hatta, Sayın Yıldız’ın, bekarken evinde yetiştirdiği güller, karanfiller ve lavantalarla saygı değer yengemizi elde ettiğini öğrenmiş olduk.
Diğer misafirlerimizi beklerken, Sayın Emniyet Müdürümüz Yıldız’ı, programı nedeniyle yolcu ettik.
Bu sırada köyden gelenlerde var.
Kavurma kazanı da büyük, güveçte.
Erzurum’un Sevgili Valisi Sabahattin Öztürk ve Özel İdare Genel Sekreteri Selami Altınok’u beklemeye koyulduk.
Mithat amca, Vali Öztürk ve Genel Sekreter Altınok’un gecikmeli geleceğini öğrenince, başladı konuşmaya.
“Yahu, bu genel sekreter şimdi yaptıklarını valiye gösteriyor. Onun için geciktiler.”
Anladık ki, Mithat amca çok açıkmış.
Ama tüm ısrarlarımıza rağmen, hiçbir şey yemedi ve Vali beyleri bekledi.
Vali Öztürk ve Genel Sekret Altınok’ta nihayet geldiler.
Aşkale Çimento’nun genel kurulundan geliyormuşlar.
Vali beyin, yemek öncesi ve sonrası o müthiş birikiminden yararlandık.
Kah güldük, kah düşündük.
Vali Öztürk, tam bir birikim hazinesi.
Saatler o kadar kısaldı ki, yapılan muhabbete doyamadan Sayın Öztürk ve Altınok’u da yola vurduk.
Tabi, peşine de ben Şener ve Turgutcan’da yola koyulduk.
Ha bu arada, Turgutcan’ın da bir hazine olduğunu söylemeden geçemem.
Erzurum’un, eski kültürünü ve yaşam şeklinin de orada, Sayın Turgutcan’dan öğrenmiş oldum.
Evet, böyle bir güzel günü bize yaşatan Sayın Resuloğlu ailesine teşekkür edemeden geçemem.