Köklü bir tarihi geçmişe sahip olan Erzurum yazılı kaynaklarda yeterince yer bulmuyor. Tarihimize gösteremediğimiz ilgi, yazılı kaynak sayısına da yansıyor.

Geçtiğimiz gün Malatya’nın kent ansiklopedisine kavuştuğunu haber olarak ele aldık.

Oysa yıllar önce DOSİAD bu konudaki önerisi bir türlü hayata geçememişti.

2001 yılında DOSİAD tarafından gündeme getirilen, “Erzurum Ansiklopedisi” yıllardır çıkarılmayı bekliyor.

Atatürk Üniversitesi’nde Erzurum Ansiklopedisi çıkarılması konusunda hiçbir gelişme gözlenmezken, Malatya İnönü Üniversitesi Belediye işbirliğiyle ‘Malatya Ansiklopedisi’ni yayına hazırlıyor.

Kentte ne yazılı kaynağa ne de, tarihi dokümana ihtiyaç duyuluyor anlaşılan.

Oysa kenti yaşatmak yazılı kaynak zenginliği ile mümkün olur.

Üniversite bu konuda etkin rol oynamalıdır.

Kentin tarihi geçmişini ve bugünü irdeleyen kaynak sayısının yeterli olamaması kentin konumuna yakışmıyor.

Bu görev üniversitenin görevidir oysa.

Erzurum’la ilgili kaç kaynak var?

Kaç kaynağa ulaşma imkanı bulursunuz?

Kim hangi alanda Erzurum’u irdeleyen bilimsel çalışmalara imza attı?

Oysa bilim platformu önce kendi çevresini aydınlatmalı daha sonra genele hitap edebilmelidir.

Erzurum’la ilgili bilimsel araştırma sayısının yeterli olmaması bir yerlerde eksiklikler olduğunu gösteriyor.

Malatya bu konuda her alanda olduğu gibi bizleri geride bırakacak çalışmalara imza atıyor.

İnönü Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cengiz Yakıncı, konuyla ilgili önemli tespitlerde bulundu.

Yakıncı, Örnek fasikülü hazırlanan Malatya Ansiklopedisiyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Ansiklopediler, değişik bilim dallarındaki bilgileri öz olarak, alfabetik sırayla sunan genel eğitim kaynaklarıdır.

Örneğin bir tıp ansiklopedisi, tıbbın ellinin üzerindeki dalıyla ilgili bütün bilgileri özet olarak sunar.

Burada tıpla ilgili bütün konu başlıklarına ve onlarla ilgili özet bilgilere ulaşılabilir.

Fakat bir konu ile ilgili derinlemesine bilgi içino konuda yazılmış kitaba başvurmanız gerekir.

Konu içeriği açısından ansiklopediler sözlüklerden daha geniş fakat o konudaki kitaplardan daha kısıtlı bilgi içerir.

Diğer bir deyişle ansiklopediler bilgiye bütüncül bir yaklaşımla ulaşılmayı sağlar” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Cengiz Yakıncı, “Ülkemizde ilk çıkan il ansiklopedisi sekiz ciltlik İstanbul Ansiklopedisidir. Daha sonra Bursa ve Kayseri ansiklopedileri çıkmıştır. Birçok ilde, ansiklopedi çıkarmak için hazırlıkların yapıldığını biliyorum. Malatya ili için de İnönü Üniversitesinden sekiz Malatyalı akademisyen bu konuda öncülük yaparak Malatya Ansiklopedisi’nin örnek fasikülünü hazırlamışlardır. Kayısı tadında olmasını dilediğimiz Malatya Ansiklopedisi örnek fasikülünün Prof. Dr. Murat Karagöz tarafından yazılmış sunuş yazısında güzel  mesajlar verilmiştir.

Ülkemizdeki diğer il ansiklopedilerinin de çıkarılmasına o ildeki üniversitelerin öncülük etmesi gerektiğini düşünmekteyim.” Dedi.

Yakıncı şehri adına önemli açıklamalarda bulunarak, olan ve olması gereken profil hakkında önemli mesajlar verdi.

Önemli olan Erzurum’da da böylesine duyarlı akademisyenlerin çıkabilmesidir.

Tozlu raflarda kalan tezler ve yaşadığı yöreye sahip olmayan bilim çevrelerinin geri kalmışlıkta rolleri olduğu unutulmamalıdır.

Çünkü gelişmişlik ve geri kalmışlık bir bütündür.

Gamze İSPİRLİ