ERZURUM’un derelerini HES (Hidro Elektronik Santral) yutacak.Sadece dereleri mi?Erzurum yöresinde şimdiye kadar 30 kadar HES yapıldı.Önümüzdeki dönemde ise HES’lerin sayısı 130’u bulacak.Nehir tipi HES’ler, doğadaki bitki ve canlıları yok edecek.
O yetmeyecek, su ile hayat bulan yerleşim birimleri ortadan kalkacak.
HES’i yapan firma, 3-5 yıl sonra köylerde tüm ev ve arsaları yok fiyatına satın alacak.
Evinin, bahçesinin önünden geçen dere kuruyunca vatandaş ne yapacak?
Malını mülkünü ucuza elden çıkaracak ve göç edecek.
TORTUM’DAKİ TOPLANTININ YANKISI
Milletvekili Muzaffer Gülyurt’un halkı bilgilendirmek için Tortum’da düzenlediği toplantıya HES’ten etkilenen 200 aile reisi katıldı.
DSİ Bölge Müdürü Mustafa Bahadır, Erzurum’daki dere ve çayların üzerine kurulacak HES’leri anlattı.
Ülkeye ve yörede olumlu katkılar sağlayacağından söz etti.
Vatandaşlar ise akarsular üzerine kurulacak HES’ler yüzünden kırmızı benekli doğal alabalıklarla birlikte tüm canlıların yok olacağını söylediler.
HES’lerin doğaya yapacakları tahribatı TEMA Vakfı Erzurum İl Temsilcisi Işıl Bedirhanoğlu daha etkili biçimde açıkladı.
Bedirhanoğlu, su kaynaklarının öncelikle o yörede yaşayanlara, ardından da bizlere ait olduğunu vurguladı.
Eko sistemin devamını sağlayacak cansuyu miktarının firmalarla yapılan anlaşmalarda boşlukta bırakıldığını vurguladı.
Yapılacak kanal, yol, tünel inşaatlarıyla koruma altına alınan çeşitli yaban hayat alanlarının ortadan kalkacağını bildirdi.
HES’lerin masa başında hazırlandığını, ÇED raporu alınmadığını söyledi.
HES projeleriyle tüm canlıların göç ettirileceğinden söz etti.
BEDEL Mİ ÖDETTİRİLMEK İSTENİYOR?
Bedirhanoğlu’nun bir sivil toplum örgüt lideri olarak söyledikleri yalan mı?
Vali Sebahattin Öztürk de gazetecilerle yaptığı kahvaltıda, bu toplantıyı değerlendirirken şöyle dedi:
“Olur böyle şeyler, doğal karşılamak gerek.”
Hatta Vali Öztürk, TEMA Temsilcisi Bedirhanoğlu’ndan daha çarpıcı açıklamalar yaptı.
Öztürk, Mayıs’tan Ağustos sonuna kadar HES’lerin ‘stop’ ettirilmesinden bile söz etti.
Çünkü sorun sadece Tortum, İspir, Uzunderelinin değil.
Ortak ve herkesin.
Düne kadar ‘Türkiye çöl olmasın” sloganı atıyorduk.
Bu gün HES’ler aracılığı ile sadece Erzurum’da 130 derenin kurutulması ne demek?
Şimdi o dere kenarındaki çiçeklerin, böceklerin, kuşların, kırmızı benekli alabalıkların sözcülüğünü yapan hakkında soruşturma mı açılacak?
O cesur yürek “Verilmesi gereken bir bedel varsa, öderiz” diyor.
Ama hiç kimse ‘durumdan vazife çıkarmasın.’
Ülkemizde doğruları birilerinin haykırması, birilerinin yazması gerekiyor.
Yoksa o ülkede demokrasiden, insan haklarından söz edilemez.
Ayrıca Vali Sebahattin Öztürk’ün de bir STÖ temsilcisinin ‘karşı duruş’ sergilediği için susturulmasına ihtiyacı yok.
Kadir SABUNCUOĞLU