Haç kayıtları başladı. Başladı başlamasına da fiyatlar dudak uçurtan cinsten .
Kendisini Hac’ca hazırlayanlar fiyatları görünce adeta hayal kırıklığı yaşıyorlar.
Kar-Kocanın hac’ca gitmesi demek müstakil kategoride 15 bin lira gibi yüklü bir
paranın verilmesi demek.
*
Bu fiyatları görünce insanın ‘Diyanet İşleri ticaret mi yapıyor demesi geliyor.
Bence Diyanetin düşündüğü ‘Ticaret’ olsa gerek.
*
Bir başka sorun da her yıl haç fiyatlarının artış göstermesi.
Buna da bir anlam vermek mümkün değil.
Arabistan da enflasyon yok gibi.
Fiyatlar fazla değişiklik göstermiyor.
Hac süresi ise Mekke ve Medine’de geçiyor.
Yani orada kalınıyor, orada yenilip içiliyor.
Üç-beş sene önceki otel, yiyecek ve içecek fiyatları neyse bu yılda aynı.
Eeee bizdeki her yıl hac fiyatlarının artışı niye?
*
Ne yazık ki, Diyanetimiz Hac’cı çeşitli kategorilere ayırmış,
Normal tip, Müstakil tip, Otel tip.
İşi daha da ileri götürmüş,
Normal tipi ikiye ayırmış,
Birincisi 2295 Euro, ikincisi 2460 Euro olmuş.
Diğer tipleri de kademe-kademe yükselterek 3500, 4500, 5100 ve hatta 12000 Euro’ya
kadar çıkarmış.
Fiyatları yükselttikçe Hac’da kalınan süreyi azaltmış ve on dört güne kadar indirmiş.
Velhasıl Diyanet bu işi sadece paraya endeksli hale getirmiş, kendisi için artı bir kazanç
kapısı halini almış.
*
Bakıyorum da herkesin gücü dar gelirli vatandaşa yetiyor.
Adamcağız 30 yıl çalışıyor,
Emekli oluyor.
Aldığı tazminatla Hac’ca gitmek istiyor.
Dişinden tırnağından ayırıyor.
Kendisi yemiyor,
İçmiyor.
Al Diyanet sen güzelce ye diyor.
*
Diyanet İşleri bir başka kamu kurumuna benzemez.
Hak ve hukukun daha çok gözetildiği,
Doğruların kabul edildiği,
İnsanların gözlerini kapayarak güven duyduğu bir kurumdur.
İslâm dininin inançları, ibadet ve ahlâk esasları ile ilgili işleri yürütmek, din
konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek amacıyla
kurulmuştur.
Diyanet İşleri para kazanmayı amaçlayan ticarethane değildir.
Hele Müslümanları ütülemek merkezi hiç değildir.
Haç organizasyonu yapmak görevidir.
Vatandaşa dini konularda hizmet vermek zorunluluğu vardır.
En düşük fiyatlara,
Yani ticarette söylenir ya,
‘Maliyetine’ diye.
İşte Haç fiyatlarını ona göre düzenlemelidir.
*
İnsanlar birde şunu düşünüyor.
Umreye giderken kişi başı ortalama 1100 Euro veriliyor, Hac’ca neden
üç-beş kat daha fazla ödeme yapılıyor?
Yoksa Arafat’a çıkıp vakfeye durup hacı olmanın bedeli mi?
Otel fiyatı aynı, uçak ücretleri değişmiyor. Yolu belli yaktığı yakıt tutarı belli.
Hac’dan elde edilen gelir diye bir düşünce olmamalı bence.
Yoksa Diyanet görevlilerinin ve Diyanetin götürdüğü misafirlerin ücretleri haç
organizasyonundan mı karşılanıyor?
Gerçekten çok uçuk fiyatlar bunlar.
Bizim ülkemiz boyutlarında, kişilerin gelirleri karşısında istenilen fiyatlar el
yakıyor.
Vatandaş ibadet edeceğim diye,
Birikiminin hepsini kaptırmış oluyor.
Peki nasıl olmalı?
Uçak, otel, yeme ve içme hesap edilip fiyatlandırma ona göre yapılmalı.
Yani Maliyetine!…
Esat BİNDESEN