İstişare sünnet…Yapmıyoruz.Akıl akıldan üstündür…
Tenezzül buyurmuyoruz.
Peki doğruyu nasıl bulacağız?
x
Menderes Caddesi’ne yapılan yer altı otoparkın serüvenini birçok insan bilir.
Yapılmadan önce uyarı anlamında çok şey yazıldı,
Çok şey söylendi.
Pahalıya mal olur,
Yer altı sularının geçtiği nokta,
Harcı borcunu ödemez,
İnsanlar rağbet etmez…. Diye çok söylendi.
Ama kimse bu uyarıları dikkate almadı.
“İnatta bir Murattır” denildi.
Ve yer altı otoparkı yapıldı.
x
Çalışıyor mu?
Denilemez.
Çok sayıda insan aracını getirip kapalı otoparka koymuyor.
Nedense,
İnsanlara ters geliyor.
Aracını bir koyan ikinci kez koymuyor.
Nedenini soruyoruz?
“Çok kullanışlı değil” cevabı veriliyor.
x
Eski para ile trilyonlar harcandı.
Cadde yaklaşık iki yıl ulaşıma kapandı.
İnsanlar zorluk yaşadılar.
Esnaf zor günler geçirdi.
Ne oldu?
Hani derler ya “Kocaman bir hiç”
İşte otopark da öyle oldu.
x
Şimdi otoparkı doldurmak için belediye çare arıyor.
Önce Cumhuriyet Caddesi’ne park yasağı konuldu.
Yürümedi.
Polis bu uygulamayla baş edemedi.
Çünkü hayat devam ediyor.
İnsanlar caddeye geliyor alış veriş yapıyorlar.
Araçlarını park etmek zorundalar.
Sen getirip yasak koyuyorsun.
Yasak insanları zora sokmaz mı?
Sokuyordu.
Ne oldu?
Yürümedi.
Şimdi otoparkı doldurmak için “Parkomat” uygulaması getiriyorsun.
Cumhuriyet Caddesi’ne park eden araçlardan para alacaksın.
Neden?
Caydırıcı olsun. İnsanlar götürüp araçlarını otoparka koysun…
Be birader o zaman otoparkı niye yaptın?
Para alacaktınsa?…
x
Bu uygulama vatandaşa ceza vermek demek.
Bir başka ifadeyle “Vatandaşı cezalandırmak”
Adama demezler mi,
“Sen öğretmen misin, vatandaşta öğrenci mi?”
Ceza veriyorsun.
Sonra vatandaşın suçu ne?
İstişare edilseydi,
“Akıl akıldan üstün” prensibi benimsenmiş olsaydı,
Daha ucuza,
Daha rantabl bir otopark yapılamaz mıydı?
Yer altı suları katledilmiş olmaz,
2 yıl insanlar trafik keşmekeşliği yaşamazdı.
Bence bu işin tek bir ismi var.
O da,
“Ben yaptım oldu”
Haydi hayırlı olsun!…
Esat BİNDESEN