Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş konuyla alakalı yaptığı değerlendirmede; “CHP’nin Şanlıurfa milletvekili Mahmut Tanal, Erzurum’un Karayazı ilçesinin adının, Güzelyazı olarak değiştirilmesi amacıyla kanun teklifi hazırlayarak TBMM’ye sunmuş.
Bu kanun teklifinde iki ilginç konu dikkatimizi çekti. Birincisi Erzurum’un bir ilçesinin adının değiştirilmesi teklifinin Şanlıurfalı bir milletvekilinden gelmiş olması. İkincisi de “Karayazı” isminin anlamının halâ yanlış biliniyor olması.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Erzurum Şube Başkanı olarak “Karayazı” isminin ne anlama geldiğini bir kez daha kamuoyuyla paylaşmam gerek.
Şöyle ki; “kara” kelimesi eski Türkçede “yukarı, yüksek yer ve kuzey” anlamlarına gelmekteydi. Bugün renk olarak kullandığımız bazı kelimeler Türklerde yön ismi olarak kullanılmıştır.
Bin yıl önce Anadolu’yu fetheden Türkler, Türkiye’nin kuzeyindeki denizi “Karadeniz”, batısındaki denizi “Akdeniz”, güneyindekini (sıcaklıktan mülhem) “Kızıldeniz” şeklinde isimlendirmiş; fakat doğuda bu isimle adlandıracağı deniz bulamadığı için büyükçe bir gölün adını “Gökçegöl” olarak tanımlamışlardır. Gökçegöl şu an Ermenistan’ın doğusunda “Sevan Gölü” adıyla da anılmaktadır ve Azerbaycan’da, Gence taraflarında da “Göygöl /Gökgöl” bulunmaktadır.
Atatürk’ün Dumlupınar Savaşı’nda orduya vermiş olduğu emir “Hedefiniz Akdeniz’dir, ileri” şeklinde olmuştur. Burada kastedilen İzmir’dir. Zira bu denizin adı “Akdeniz” veya Akdeniz’in bir bölümü olarak Adalar Denizi diye yüzyıllardır adlandırılmıştır. Ancak bugün hatalı olarak eski Yunancasının bozulmuş biçimi olana Ege kullanılmaktadır. Türk kaynaklarında son asra kadar “Ege” kelimesi yoktur, Akdeniz’dir burası. Yani batıdaki deniz. Yön isimleri şöyledir: Kara=Kuzey Kızıl=Güney Gök=Doğu Ak=Batı
Ak ve kara kelimeleri dediğimiz gibi yüksek yer veya kuzey anlamında Türk tarihinde çokça kullanılmıştır. Hun devletinin Batı’daki bölümü: Ak-Hun’dur, Avrupa’ya giren Hunlar Macar kaynaklarında “kara-Hun” olarak adlandırılır. Osmanlı devletinde Bogdan’ın kuzeyine “Kara-Boğdan” denirdi. Anadolu’da yüksekte veya kuzeyde bulunan birçok yer adında “kara” kelimesi geçer: Karadeniz, Karayazı, Karasu, Karahisar, Karakurt, Karaurgan…
Gelelim, “Karayazı” kelimesindeki “yazı”ya… Buradakı kelime “yaz”dır. Yaz kelimesi eski metinlerde “yay” olarak geçer ki yazın çıkılan yere “yayla” denir. Yani yazlık yer. Kışın yaşanılan yere “kışlak” olduğu gibi. Zamanla “y,z” değişimi olmuş. Azerbaycan’da halâ yaz mevsimine “yay” denir. Yay, Eski Türkçede “çiçek” demektir. Bu durumda Karayazı’nın kelime anlamı “yüksekte açan çiçek”tir. Ancak halk algıda tamamlamayla alın yazısı gibi algılamıştır, kara baht gibi, yazısı kara gibi… Bazıları da “kar ayazı” olarak yorum yapar ki hakikat yukarıda yaptığımız açıklama gibidir. Karayazı, yukarıda açan çiçek…
Bizim düşüncemiz, yer adlarının değişmemesi. Ancak buna yöre halkı, devletimizin ilgili ve yetkili kurumları karar verir” dedi.