MENÜ ☰
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Genel, Manşet, Toplum, Yazarlar » ERZURUM’UN KAYBI DIŞARIDA DEĞİL, İÇERİDE
ERZURUM’UN KAYBI DIŞARIDA DEĞİL, İÇERİDE


Erzurum’da dedikodu bol.
Hatta neredeyse üretim rekoru kırıyoruz bu konuda.

*

Herkes konuşuyor…
“Şehir geri kaldı” diyor,
“Erzurum umduğumuz yerde değil” diyor,
“Diğer şehirler aldı başını gitti” diyor.

Doğru mu?
Doğru.

*

Ama herkesin cebinde mutlaka bir suçlu listesi var.
Birine göre siyasetçi,
Birine göre bürokrat,
Birine göre iş insanı,
Birine göre medya…

Peki hiç aynaya bakıyor muyuz?

Şehri geri bırakan keçiler mi,
Yoksa her şeyi keçilere yükleyen bizler mi?

*

Yazının başında açık açık söyleyeyim;
Benim hedef tahtamda kimse tek başına yok.
Ne tek bir siyasetçi,
Ne tek bir bürokrat,
Ne tek bir iş insanı…

Hedefte bir kişi değil,
Bir şehir var.

Yani hepimiz varız…

*

Ve o şehir; siyasetçisiyle, bürokrasisiyle, esnafıyla, akademisyeniyle, öğretmeniyle, memuruyla, işçisiyle, kadınıyla, erkeğiyle, doktoruyla, gazetecisiyle, köylüsüyle, kentlisiyle…
Kısacası hepimizle var.

İstisnalar elbette çıkabilir,
Ama istisna kaideyi ne yazık ki bozmuyor, bozamıyor…

*

Bu şehirde yıllarımı verdim.
Hem bürokraside bulundum,
Hem siyasetin içinde oldum,
Yıllardır da gazetecilik yapıyorum.

Şunu çok net söyleyebilirim:

Erzurum’un önündeki en büyük iki engel;
Kıskançlık ve dedikodu.

Bu iki illet bu şehri içten içe kemiriyor.

Soruyorum size…

Kendi içimizden çıkan bir siyasetçi bakan olmasın diye, başka bir siyasetçi TBMM önüne insanlar yığdırmadı mı?

Yuhalatmadı mı?

Aynı partiden milletvekili olanlar, birbirleriyle yıllarca kavgalı gezmedi mi?

Biri “ak” dedi,
Öteki “kara” dedi.

Bürokraside farklı mı?
Bir koltuğa oturmak için Ankara yollarını kim aşındırmadı?

İşi bilenler neden merkeze taşınmadı?
Neden Erzurum’dan güçlü kadrolar çıktığında önü kesildi?

Cevap basit:

‘Yarın gelir, benim önüme geçer.’

*

Milletvekili aday adayları birbirleri hakkında ürettikleri dedikodularda yarışmadılar mı?

Genel merkezler faks yağmuruna tutulmadı mı?
Şimdi yerini sosyal medyada linç kampanyaları almadı mı?

*

İş insanlarına bakın…

Bir araya geliyorlar mı?
Hayır.

Birlik oluyorlar mı?
Kağıt üstünde.

Ortaklıklar neden yürümez?
Çünkü güven yok.

Dedikodu çok.

*

Kimse kimseye tahammül edemiyor,

Kimse kimseyi beğenmiyor,

Aynı işi yapanlar birbirlerini çekemiyor, dedikodu hakimiyetini hissettiriyor.

Apartmanda komşuluk diye çok bir şey de kalmadı.

Birisi işini iyi yapsa…

Kıyamet kopuyor.

‘Filancanın adamı’ deniyor.
‘Şuradan torpilli’ deniyor.
‘Kesin bir şeyler çevirmiştir’ deniyor.

Ticareti iyi giden adama:

‘Parayı nereden buldu acaba?’

Geride kalıyorsa,

‘Zaten kafası basmazdı.’

Sanıyorum insanlar yoklukta bir araya gelmek istiyor.

İnanın bu yazdıklarımı insanlar kendi aralarında da konuşuyor.

Evet konuşuyoruz ama öz eleştiri yapmıyoruz.

Hayır…

*

Her durumda konuşacak bir cümlemiz hazır.

İşte sorun burada.

Bu şehir başkasının başarısına tahammül edemez hale gelmişse,
Kendi evladını bile yutuyorsa,
Sonra çıkıp ‘Neden Erzurum geri kaldı?’ diye sormanın bir anlamı var mı?

*

Erzurum bugünkü haliyle;
Değişmeden, yüzleşmeden, hesaplaşmadan,
Dedikoduyu bırakmadan, kıskançlığı törpülemeden
İleri gidebilir mi?

Zor…

Hem de çok zor…

Bu şehir kendisiyle yüzleşmediği sürece,
Biz daha çok akranlarımızın arkasından bakarız.

Ve bakmaya da alışırız.

Etiketler:
📆 07 Aralık 2025 Pazar 14:05   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR