Sayılı gün işte; geldi ve geçti… Ramazanın ve bayramların Erzurum’da her zaman ayrı bir yeri olmuştur. Manevi iklimin dört bir yana sindiği zamandır, ramazan ve bayramlar. Özelikle çocukluğumuzda yaşanan hatıralar en değerli anılarımızdandır. Hoşgörü ve yardımlaşmanın en yükseğe ulaştığı, dargınların barıştığı günler olan ramazan ve bayram günlerinin olmazsa olmazı ise fıkralarımızdır. Özellikle Bektaşi ve oruçla ilgili fıkralar toplumumuzun sahip olduğu hoşgörü ve ince zekânın zirvesidir.
Bu vesileyle değerli okurlarımıza ve Erzurum halkına sağlık, afiyet ve huzur içerisinde bir bayram geçirmelerini diliyorum. Aynı zamanda 12 Eylül’de yapılacak olan referandumun da şimdiden Türkiye’nin yarınlarına ışık tutacak bir sonuç doğurmasını temenni ediyorum. Her ne kadar yazı için malzeme çok da olsa, istedim ki bugün o çok ciddi meselelerden biraz uzaklaşıp, gülmeye çalışalım. Sizin için iki fıkra aktarıyorum, ben bu fıkraları dinlerken de anlatırken de hep gülerim. Umarım siz de beğenirsiniz.
Tilki, her zaman tilki……
Tilki ormanda gezerken bir ağacın dalında asılı bir geyik budu görür.
Çok açtır ancak yine de şüphelenir bu işten, kontrol etmeye başlar ve bu işte bir anormallik olduğu içine doğar……
Geyik budu bir iple bombaya bağlıdır. Epeyce uzağa gider ve başını kollarının üzerine koyarak yatıp olup biteni merakla izlemeye başlar. Biraz sonra ağaçların arasından bir kurt gelir, budu görür ve yatan tilkiyi de tabi…
Tilkiye sorar “ne yapıyorsun dostum”
Tilki cevap verir “hiç… Yatıyorum”
-Burada bir but var…
-… …
-Neden yemedin?
Tilki sakince cevap verir; “BU GÜN ORUCUM”
Kurt kendinden emin ; “Ben yiyeyim o zaman…”
Tilki “Tabii..Buyur afiyet olsun” der.
Kurt but ‘a uzanır uzanmaz bir patlama, bir feryat… ortalık toz duman..
Kurt yaralı hareketsiz 10 metre uzakta perişan halde yatarken yerinden doğrulan tilki hafiften budu yemeye baslar.
Yarı baygın bir şekilde gözünün birini zorla açabilen kurt ; “LAN ŞEREFSİZ HANİ ORUÇTUN ?”
Tilki pişkin pişkin ; “ilahi kurt kardeş, Biraz önce top patladı duymadın mı ?”
Köylünün öfkesi…
Köylünün biri harmanını kaldırmış, ekinini kurutuyormuş.
Ancak öğleden sonra gökyüzü kararmaya başlamış.. İyice telaşlanan köylü başını yukarı kaldırıp başlamış duaya……
-“Allah’ım, ne olursun ekinim kurumadan yağmurunu yağdırma! ”
-“Allah’ım, birkaç gün daha yağmurunu yağdırma, ne olursun” diye dualar edip durmuş.
Ekin kurudu kuruyacak, lakin akşam üzeri son yarım saatte bir yağmur, bir boran……
Tüm ekini telef olmuş zavallı köylünün… O hırs, kızgınlıkla evin tolunu tutmuş, ancak eve geldiğinde ne görsün; ahırda eşeğine de yıldırım çarpmamış mı?
Bu olay köylünün içine fena halde oturmuş; ama bir şey de yapamamış pek tabii ki……
Ancak zaman geçmiş, Ramazan ayı gelmiş, çatmış. İntikam hırsıyla, ilk gün niyetlenmiş köylü vatandaşımız…
İftara tam yarım saat kala, bir sigara çıkartıp başlamış tüttürmeye……
İlk nefesini şöyle bir güzelce çekmiş ve kafasını yukarı doğru kaldırmış ve üflemiş……Üfff……
-“Nasıl? İllet oldun şimdi değil mi?” demiş ve devam etmiş……
-“Var ya … Ölen eşeği de kurbana saymazsam ben adam değilim…”
Bayramlar üzerine yüz binlerce yazı, şiir ve hikaye kaleme alınmıştır. Kuşkusuz ki bu binlerce eser içerisinde çok da kıymetli olanları var. Ancak bayramı anlatan şiirler içerisinde Avlarlı Muhammed Lütfi Efendi’nin, adına “Erzurum Destanı” dediği, bu şiir kadar güzel anlatanı ne yazık ki fazla değil… Bu muhteşem şiiri yeniden hatırlayalım ve bu vesileyle de, merhuma Mevla’dan rahmet dileyelim.
Erzurum kilidi mülki İslam’ın
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Erzurum derbendi ehli imanın
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Gayet şecaatli erler var idi
Nisası ricali hayalar idi
Edepli erkanlı bir diyar idi
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Göl yerinde elbet sular bulunur
Yine vardur deyü ümid olunur
Yine bugün in bahaya alınır
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Civanlar pirlere hürmet ederler
Duasın almaya gayret ederler
Ramazana güzel hürmet ederler
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Bir kul günahına tövbe ederse
Sadıkhane o dergaha girerse
Affolunur günahı her ne kadarsa
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Kalplerine dolsun Feyz-i Rabbani
Ahalisi bulsun Rahm-ı Rahmani
LÜTFÜ Erzurum’dan gördüm ihsanì
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Alvarli M. Lutfi Efendi
Mehmet Şener
Bir yanıt yazın