Görünen odur ki, genel seçimlerin tarihi yaklaştıkça, siyaset arenası da iyiden iyiye ısınacak ve dört bir tarafı seçim ateşi saracak. İyi organize olabilin ve iyi hedefler saptayabilen iller, bu süreci bulunmaz fırsat olarak görüp, merkezi hükümetten koparabileceklerini koparacaktır. Geçmiş seçimlerde yaşanan örnekler, sistemin böyle sürüp gittiğini gösteriyor.
Yeter ki, zamanlama iyi yapılabilsin.Nerede hata yapıyoruz bilmiyorum; ama bu güne kadar Erzurum hiçbir seçim sürecinde, örneğin bir Kayseri veya Konya kadar kazançlı çıkmayı beceremedi. Hangi parti olursa olsun değişmiyor; Erzurum’da seçimden önce hangi sorunları konuşup tartışıyorsak, seçimden sonra da gündem hemen hemen aynı oluyor.
Aslında bu sefer durum değişti. Haksızlık etmemek lazım… Çünkü geçen genel seçimlerde ikinci üniversite ve lojistik köy talepleri vardı. Aradan geçen zaman içinde hem ikinci devlet üniversitesi kuruldu, hem lojistik köy artık kuvveden fiile geçiyor ve bütün bunlara ilave, son iki yılda Erzurum’a Kış Oyunları için 600 milyonluk bir yatırım yapıldı.
Buna rağmen Erzurum’un hâlâ acil çözüm bekleyen ciddi sorunları mevcut.
Zaten resmi rakamlar da bunu gösteriyor. Baksanıza kişi başına milli gelir sıralamasında Erzurum en yoksul 7 il arasında öylece duruyor. Oysa siyaset erbabının seçimden önce bu kente yüklediği misyona göre, “hizmetlerin en iyisine layığız.”
Ne yazık ki, gerçek böyle değil. Tamam; gözle görünür bir ilerleme ve hamle var ancak yılların üst üste yığdığı sorunların çokluğu yüzünden arzu edilen sıçramayı bir türlü yapamadık. En çok da yerel yönetimler noktasında çuvallayıp durduk.
“Belediyeler, hükümetin hızına ayak uyduramadı” diyoruz ya, bu tespitimize bazı belediye başkanları fena halde bozuluyor.
Üzgünüz ama gerçek bu…
Erzurum makas değiştirmek zorunda. İşe de yeni şeyler söylemekle başlamalıdır. Ya da başka bir ifadeyle artık bıkkınlık veren tekerlemeleri bir kenara bırakmalıyız.
Hani eskiler Erzurum’u tarif ederken sözün çok uzadığını anlayınca, “Fazla söze ne hacet; şairin dediği gibi vatandan alacaklı bir şehirdir Erzurum” derlerdi. Bereket yeni kuşak böylesi hamasetleri bilmiyor. Düşünün ki, üniversite bitirmiş, askerliğini yapmış aslan gibi bir genç işsizliğin zalim pençesi altında kıvranırken duymuş olsaydı ki, “Her şehir vatana borçludur, bir tek Erzurum vatandan alacaklıdır” hiç inanır mıydı bu hamasete?
Haklı olarak sormaz mıydı:
“Nerede bu alacağımız?”
Hakikaten iyi ki, yeni nesil daha rasyonel düşünüyor ve dünyayı önceki kuşaklara göre daha iyi tanıyor. Çünkü böylelikle hayal kırıklıkları, üzüntüleri ve küskünlükleri daha az, daha tutarlı ve daha mantıklı oluyor.
En azından, “Nerede devletten alacağımız?” diye sorma gafletinde olmuyor.
Bu yüzden seçimleri de, siyasetçiyi de bizden farklı görüyorlar.
Bizim kuşak seçimi ve siyasetçiyi zaman zaman “kurtuluş” ve “kurtarıcı” gibi algılarken, gençler her ikisinin de rolünü biliyor. Belki de bu yüzdendir ki sandık başına giden genç sayısı, arzulanan ve hedeflenin çok altında kalıyor.
Ama yine de ne seçimi, ne de siyasetçiyi ıskalamak mümkün değil. Hele hele Erzurum gibi pek çok sorunu ancak siyaset mekanizmasıyla çözüme kavuşabilecek kentler için seçimler iyi bir fırsattır.
Fakat asıl, fırsatı nasıl değerlendireceğiniz çok önemlidir…
Örneğin, ETSO’nun öncülüğünde onlarca sivil toplum örgütü ve meslek birliği genel seçimden önce, parti liderlerini Erzurum’a davet etmeli… Ve bu davetler öyle seçime ramak kala da olmamalı. Çünkü seçim telaşıyla yapılan toplantılar, çok da verimli olmuyor.
Böyle bir davet yapılsa ve liderler de bu davetlere iştirak etse, Erzurum’un geleceği açısından çok önemli adımlar atılmış olur. Ama her şeyden önce adam gibi talep ve programlar ortaya koyabilmeliyiz… Hiçbir lider ne seçimden önce ne de seçimden sonra oradaki konuşmaya ilgisiz kalamaz. Çünkü o davetlerde kişisel kaygılar değil, bir bölge ve şehrin geneli ele alınacağından, partilere de Doğu politikalarını belirleme de ışık tutacaktır.
Bu toplantılar particilik heyecanının ötesinde, şehri kucaklayan bir misyon taşıyacağı için kıskançlık olması da söz konusu değil.
Erzurum, tarihinde ilk kez 2011 gibi çok önemli bir spor organizasyonuna ev sahipliği edecek. Şayet bu organizasyonu alnımızın akıyla atlatırsak, bu Erzurum için ciddi bir referans olacağından, merkezi hükümetten daha fazla taleplerde bulunabilir ve başka organizasyonlar için görücüye çıkabiliriz.
Sadece bu açıdan bile ETSO’da yapılacak lider toplantıları çok yararlı olacaktır.
Orada liderlerden kalıcı sözler alınacak ve bu sözler kayıtlara geçirilip, seçimden sonra da takibi gerçekleştirilecek.
Seçimleri; kim vekil, kim başkan olacak çekişmesiyle geçirmek yerine, kim gelirse Erzurum’un hem biriken sorunları çözülür, hem de yeni ufuklara yelken açılabilir biçiminde bir kalıba sokmak lazım.
Madem ki Erzurum artık uluslararası arenada boy göstermeye hazırlanıyor o halde fiziki yapısı dahil, sahip olduğu imkânlar da ona göre olmalıdır. Bu da ancak siyasi destekle mümkündür.
Liderlerin katılacağı bu toplantılar aynı zamanda seçimin de küçük bir provası hükmünde olacağından, partiler de çok önemseyecektir.
Yeter ki bizler birlik ve beraberlik içerisinde olalım ve kişisel beklentilerimizi Erzurum’un önüne koymayalım. Göreceksiniz ki, sonuçları hepimiz için hayırlı olacaktır.
Mehmet Şener
Bir yanıt yazın