– Ne yapıyorsunuz?
– Restorasyon abi.
– Tarihi Eseri tahrip ederek mi?
– Tahrip değil, doğal gaz borusu!
Yakutiye Medresesi: 1310 yılında inşa edilmiş. İlhanlı mimarisinin örneklerini yansıtan, Erzurum’un simgesi haline gelmiş, bir ilçeye adını vermiş muhteşem eser. Bu ecdat yadigârının restorasyonu için çalışma başlatıldığında oldukça sevinmiştim. İşte bu, böyle olmalı tarihi gelecek nesillere aktarmak için bu tarz çalışmalar yapılmalı diye methiyeler dizmiştim. Erken sevinmişim. Bilemezdim ki Tarihi yapıya boru döşeyecekler. Çatısına plastik pencere takacaklar.
Evet Yakutiye Medresesi’nin dış cephe duvarına doğal gaz saati taktılar. Öyle ya medrese bir şekilde ısıtılacak. Çakarız taşlara çivileri, döşeriz boruları olur biter. Bir de saat taktık mı tamam.
– Görsellik, estetik ne olacak?
– Estetik nedir? Sebzedir!
Yakutiye medresesinin çatısında bulunan ve 1840 yılında yaptırılan fenerin yerine Erzurum Kültür ve Tabiat varlıklarını Koruma Kurumu Bölge Kurulu kararıyla PVC çerçeve yaptırıldı. Herhalde “bu günlerde bunlar daha moda. Ne o öyle eski püskü fener. Yapalım PV C, elli sene götürür.” Diye düşündüler(!)
“ Böyle rezillik olur mu? Bizi ne zannediyorlar? Tarihe yapılan bu saygısızlığa birileri karşı çıkmayacak mı? Nerede bu memleketin aydınları, kanaat önderleri neden sesleri çıkmıyor? Kimse engel olmayacak mı?” diye sormayın.
Çifte Minareli Medrese’nin hemen önündeki tuvaleti kaldırmayıp, tarihin içine edilmesine göz yuman bir anlayıştan bundan daha iyisini beklemeniz mümkün değil. Dua edin ki Medresenin arkasındaki kümbet kısmının önüne umumi tuvalet yapmadılar.
Buna da şükür diyeceksiniz….
Bir yanıt yazın