Erzurum’da son dönemlerde kapıdan satışlarda oldukça ilginç şikayetlere tanık oluyoruz.
Yeni eğitim ve öğretim döneminin başlamasına kısa bir süre kala, pazarlamacılar kitap seti ve CD satmak için kapı kapı dolaşarak, kendilerini Milli Eğitim Bakanlığı yetkilisi olarak tanıtıyorlar.
Kitap satışı yapıp, eve öğretmen göndereceklerini belirtiyor, seneti imzalatıp, kayıplara karışıyorlar.
Olan tüketiciye oluyor.
Bu kişiler, genellikle eğitimsiz kişileri tercih ediyor.
Okur yazarılığı olmayan, çocuğunun okunmasından başka art niyet taşımayan eğitim işlerinden çokta anlamayan kişiler tercih ediliyor.
Oysa imzalatılan bu kitap ve CD ücretleriyle, öğrenci dersane eğitimi alabilir.
İşte tüketici hakem heyetine gelen bir kaç şikayet örneği…
” Bize MEB’den geliyoruz dediler eve öğretmen gelecek deyip kitap ve CD’leri 1100 TL’ye sattılar. Sonra durumdan şüphelendik . Eve öğretmen gelmeyince sebebini sormak için aradık. Telefonda karşımıza çıkan görevli evlere öğretmen gönderme gibi bir uygulamamız yok dedi ve telefonu kapattı.”
Milli Eğitim Bakanlığı’ndan arıyoruz diyerek eve telefon edildi. Bu akşam müsaitseniz çocuğunuz başarılı olduğu için evinize gelmek istiyoruz dediler.
Bizde kabul ettik daha sonra kendilerini öğretmen olarak tanıtan 2 kişi bize SBS Hazırlık Kitap Seti’ni ihtiyacımız olmadığını söylediğimiz halde 7 gün içinde geri alacaklarını söyleyerek seti bıraktılar.
Ve 2 gün sonra almaları için aradık kaydı aldıklarını söylediler. Ve almaya gelmediler. Ayrıca kitaplar daha önce kullanılmış kitaplardı.”
Peki bu aşamada neler yapılmalı?
Öncelikle 4077 sayılı tüketici kanuna göre bir haftalık sürede cayma hakkı olduğu unutulmamalıdır.
Cayma hakkı, sadece kapıdan ve mesafeli satışlarda, ayıplı ayıpsız tüm ürünler için geçerlidir.
Bir haftalık süre içerisinde mutlaka cayma hakkınıı kullanmış olmalısınız.
Mağduriyete neden olan bu kişiler cayma hakkını geçirmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Bu konuda tüketici bilinçli davranmalı, cayma hakkını yazılı olarak kullanmalı, yada bulunduğu yerin kaymakamlık tüketici hakem heyetine durumu bildirerek, başvuruda bulunmalıdır.
Hepsinden önemlisi de mümkün olduğunca kapıdan satıştan uzak durulmalıdır.
Yıllardır aynı sorunları kaleme alıyoruz.
Fakat bu yöndeki bilinç istediğimiz oranda gelişmiyor.
Dünya genelinde evrensel tüketici haklarının gündeme gelmesi için girişimler yoğunluk kazanırken, biz hala kapıdan satışlarla uğraşıyoruz.
Tüketici bu konuda duyarlı davranmalı, mağdur olan kesim olmamalıdır.

Gamze İspirli