İşadamı Osman Nuri Bakırcı.
Erzurumlu.
Osmanlı İnşaatın sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı.
Kamuoyunda daha çok yardımseverliği ile tanınıyor.
Okul yaptırıyor,
Anaokulu projelerine imza atıyor,
Öğrencilerin barınması için yurt binaları inşa ediyor,
Sağlık ocakları kuruyor.

*

İstanbul, Mardin, Kars, Samsun başta olmak üzere Türkiye’nin çeşitli il ve bölgelerine konut yapıyor.
İnsanlar ev sahibi oluyor.
İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde yaptığı evleri faizsiz ve taksit seçenekli bir şekilde vatandaşa sunuyor.
Üzmeden,
İnsanları dara sokmadan onların ev sahibi olmasını sağlıyor.

*

Osman Nuri Bakırcı Erzurum’da Erzurum Atatürk Üniversitesi yerleşkesi içerisine bir tane hibe ek fakülte binası yapıyor, Ayrıca Erzurum’un çeşitli yerlerine de 5 adet anaokulu ve bir lise inşa edecek.
Bakırcı, ek fakülte binasının temel atma töreni için Erzurum’a geldi.
Temel atma öncesi gazetecilerle buluştu.
Erzurumlu olmasına karşı,
Hibe inşaatlar yapmasına rağmen Erzurum’da karşılaştığı zorlukları anlattı.
Çekinmeden,
Korkmadan ifadelerde bulundu.
Mesela,
‘Erzurum’da bürokrasi bir araya gelemiyor’ dedi.
‘Siyasetçiden bürokrasiye hiç kimse birbiri ile barışık değil’ dedi
‘Yatırımcıya destek değil köstek olunuyor’ dedi…
Osman Nuri Bakırcı aslında herkesin kendi arasında konuşup bir türlü kamuoyuna söylemeye
çekindiği konuları dobra dobur anlattı.
Doğru cümleler kurdu,
Erzurum’un gelişememesinin,
İleri iller arasına girememesinin önündeki engelleri sıraladı.
Gönül isterdi ki bir iş adamının yaptığı tespitleri Erzurum’un sivil toplum kuruluşları dile
getirseydi.
İş adamı gibi açıkça konuşabilselerdi.
Bunlar olabilseydi,
Erzurum şimdi daha ileri bir şehir konumun da olmaz mıydı?

*

Defalarca yazdık,
Aynı cümleleri birçok gazeteci arkadaş gibi bizlerde ifade ettik.
Ama ‘Kendimiz söyledik kendimiz dinledik’
Erzurum’u idare edenler,
Erzurum’un köşe taşlarından hiç ses çıkmadı.
Kim doğruları söylemeye kalktıysa,
Kim Erzurum için bir çivi çakmaya kalkıştıysa ya hırsız ilan edildi, yada ‘Bu da kendine siyasi ikbal’
arıyor ‘ diye hakkında dedikodu yayıldı.
Bakın Osman Nuri Bakırcı hakkında da bazı çevreler hemen ortaya bir dedikodu attılar bile.
Neymiş efendim,
Osman Nuri Bakırcı Vali Bey’e ‘Bana hibe arsa ver 5 bin konut yapayım. Ondan sonra Erzurum’a
istihdama yönelik yatırım düşünelim’ demiş.
Konuyu daha önce bilmesek,
Olayların nasıl geliştiğine şahit olmasaydık belki kafamızın bir köşesinde istifamlar oluşabilirdi.
Halbuki ilk etapta çok kişinin çalışabileceği tesis kurmak için arsa söz konusu olmuş.
Araziyi alması önerilmiş.
Adam hem tesisi yapacak,
O tesiste ilk etapta insanlar istihdam edecek.
Eeeee,
Gel sen parasını ver birde arsasını al.
Erzurum teşvik kapsamında değil mi?
Yatırımcıya arsa parayla mı satılıyor?

*

‘Biz İstanbul Adapazarı’nda yatırımlarımızı yaptıktan sonra doğunun birçok yerine eğim ve sağlık hizmetleri vermek için yatırımlarımız oldu. Şimdide yönümüzü memleketimiz Erzurum’a yönlendirdik. Erzurum’un ileri gelen bürokrasiyle bir türlü bağdaşamadık ve onlarda bizlerin bu tür yatırımlarını çekemediler. Bizde kimseye haber vermeden gittik gerekli görüşmelerimizi yaptık. Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin içerisine bir tane ek fakülte binası yaparak ayrıca 5 adet anaokulun çeşitli yerlerine ve bir lise yapmaya başlıyoruz’
Bu ifadeler Osman Nuri Bakırcıya ait.
Belli ki adamcağız illallah etmiş.
Bir dizi engellerle karşılaşmış.
Ama bütün bunlara rağmen vazgeçmemiş,
Vazgeçmesinde…
Bakırcı birde şöyle diyor
‘Bir şeyler yaparken yanlış anlaşılırsam Ayağıma köstek takılırsa, canım yanarsa nüfus müdürlüğüne gider nüfus cüzdanımdaki Erzurum ibaresini sildiririm’
Bence bu söz kızgınlık ifadesidir.
Vatandaşın günahı ne bu işte?
Bence bırak kervan yürüsün…

*

Şehri idare edenler,
Yerel yöneticiler,
Şehrin siyasileri şöyle demiyorlar mıydı?
‘Yatırımcıya kapımız ardına kadar açık’
‘Elimize kazmayı küreği alır o yatırımcıyla birlikte bizde çalışırız’ beyanatları yer almamış mıydı
gazete sütunlarında ?
Doğru,
Ellerine kazma kürek aldıkları… Doğru vallahi,
Ama o kazma ve kürekleri gelen yatırımcıyı kovalamak için sanırım…

*

Bu güne kadar böylesine cesur kimse konuşmadı.
Osman Nuri Bakırcı’nın konuşmalarının her satırına birçok Erzurumlu gibi bende imza atıyorum.
Doğruları konuşmadıkça,
Doğru tespitler yapmadıkça,
Tepkili toplum olmadıkça,
Bana neciliği kendimize şiar edindikçe,
Yüze dost arkadan düşmanca davrandıkça,
Koltuk sevdasına kapıldıkça,
Erzurum irice köy olmaya devam edecektir.

Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın…

Esat Bindesen