Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut Basın toplantısı düzenledi.
Toplantı da bu güne kadar ki çalışmalarını anlattı, bundan sonra neler yapacağını
gazetecilerle paylaştı.
‘Beş başı mamur’ derler ya,
Evet Sayın Korkut toplantıya öyle hazırlanıp gelmişti.
Her çalışmanın klasörünü taşımıştı toplantı mekanına.
Gözüm takıldı,
Şöyle bir baktım;
Yaklaşık 20 civarında kocaman klasörler vardı.
*
Sayın Korkut şöyle demek istiyordu,
‘Sağlam adımlar atıyorum. Amacım Erzurum’u modern şehir yapmak. Bu bir başlangıçtır.
Yapabildiğim kadar yapacağım kat edeceğim yol kadar gideceğim’
*
Yakutiye demek Erzurum demek.
Onlarca mahalle var. Gecekondudan tutunuz, eskimiş, yıkılmaya yüz tutmuş, harabeye dönmüş
yapılaşma var.
Tarihi eserlerle dolu bir merkez ilçe.
Altyapısı iflas etmiş,
Yeşil alan fukarası bir mekan.
Eskiyi yeni yapmak zor işlerden birisidir hiç şüphesiz.
Çok çalışmak gerekiyor.
Sadece çalışmak yetiyor mu?
Hayır…
Para lazım,
Kaynak gerek…
*
Sayın Korkut’a sordum,
‘Erzurum demek Yakutiye demek. Bu farkında lığını Ankara’ya anlatabildin mi? Yoksa İller Bankasından gelecek olan paylarla bu hizmetleri yapmak mümkün değil’
Sayın Korkut, ‘Evet anlattık. Ama yeterli görmüyoruz. Anlatmaya devam ediyoruz.’
Gerçekten Ali Korkut’un işi zor.
Çünkü ciddi ciddi çalışmaya soyunmuş,
Az para ile çok işe imza atmış…
Kentsel dönüşümü kafaya koymuş,
Şu ana kadar 1500 civarında eski yapıyı istimlak etmiş ve yıkmış. Ama daha 13 bin 500
yıkılacak bina daha varmış.
Görev süresi bu binaları yıkmaya, yerine hayalindeki Erzurum’u inşa etmeye yeter mi,
Bilmiyorum ama,
Güzel bir söz söyledi.
‘Ben bu işleri siyasi kaygı taşımadan yapıyorum. Ben kazmayı vurdum. Hareket başladı.
Bir dönem daha olursa yolumuza gideriz. Olmazsa gelecek olanlar bu işi yürütür’
*
İstimlak işi zor bir iştir.
Siyasetçiler bu işten kaçarlar.
Çünkü insanları evlerinden ediyorsunuz.
Yani oy hesabı çıkar ortaya…
Hele altyapı hizmetlerini birçok Belediye Başkanı hiç sevmez. Yerin altına yapılan hizmettir.
İnsanlar bunu göremezler.
Daha çok göze görülür işlere imza atmak isterler.
Bir zor tarafı daha var işin,
Sürekli işi takip edip, bir işçi gibi işin başında durmak var.
Yani koltukta oturmak yok.
*
Yeni bir projenin peşine düşmüş.
Yanılmıyorsam ta Orhan Şerifsoy döneminden kalma bir projeydi,
Çifte Minareler, Üç Kümbetler ve Erzurum Kalesini birbirleriyle buluşturmak.
Nihat Kitapçı ve Necati Güllü’nün de hayaliydi bu proje.
İşte bu projeyi Ali Korkut başarıyor.
Düğmeye basmış bile.
*
Ali Korkut basın toplantısında yaklaşık 2 saat projelerden bahsetti.
Kentsel dönüşümü anlattı.
Altyapı hizmetlerini sıraladı.
Hem de görselliğe taşıyarak…
Şükür ki,
Ali Korkut kentsel dönüşümden bahsediyor, ima attığı projelerden söz ediyor,
Bazıları gibi takvim anlatmıyor…
Sanıyorum,
Herkes ufkuna göre konuşuyor!…
Esat Bindesen
Bir yanıt yazın