Türk Dünyasının son yıllarda yetiştirdiği büyük devlet adamı Rauf Denktaş, aramızdan ayrıldı…
‘Çok zeki, Hukukçu, iyi bir fotoğraf uzmanı, eski milis ve çok iyi bir müzakereci…’
Bu sözler Rum Basınının onunla ilgili yaptığı tanımlamaların yalnızca bir kaçı…
*
Dr.Fazıl Küçük ve Denktaş…
Kıbrıs Türk’ünün bu günlere gelmesini sağlayan iki fedâkar mücahit, Dr.Fazıl Küçük ve onun yanında yetişen Rauf Denktaş…
Rauf Denktaş’ın Kıbrıs’taki mücadelesi 1948 yılında başlıyor…
27 Kasım 1948’de Kıbrıs Türkleri’nin düzenlediği ilk mitingde Dr.Fazıl Küçük ile birlikte Kıbrıs Türk’ünün bağımsızlık özgürlük mücadelesi için ilk hitabı coşku ile yapıyor…
Sonra bu doğrultuda Halkın Sesi Gazetesi’nde Akın Yılmaz adı ile yazılar…
1957 Savcılık görevinden istifa ve Dr.Fazıl Küçük’ün yanında fiili mücadele hayatı…
*
1957 Yılının Kasım ayına gelindiğinde Rumlar baskıyı iyice artırmış, Kıbrıs Türklerini adeta cendere altına almıştır. O güne kadar kısmi güvenlik ve istihbarat işini yapmağa çalışan Volkan Teşkilatı, yetersiz kalmıştır.
Rauf Denktaş Rumlara karşı daha aktif karşı koyabilmek amacı ile Türkiye’nin organizesi ile Ankara’da Volkan Teşkilatı yerine Türk Mukavemet Teşkilatı ‘nın kuruluşunu geçekleştiriyor.
Kıbrıs mücadelesinde çok etkin bir görev yerine getirecek olan TMT’nin bir numaralı ismi Rauf Denktaş’tır…
Rauf Bey aynı zamanda teşkilatın yayın organı Nacak gazetesinde yazılar da yazmaktadır.
1960 yılına gelindiğinde Ada’da büyük sıkıntı yaşanmaktadır.Rum çeteciler köyleri basmakta, savunmasız kişileri göçe zorlamaktadır.
Denktaş’ın rahmetli Fatin Rüştü Zorlu ile görüşmesi sonrasında 16 Ağustos 1960’ta Türkiye Ada’ya 650 kişilik bir kuvvetle çıkarma yarar, uçaklar gövde gösterisinde bulunur ve tansiyon düşer…
Adadaki sükunet geçicidir ve sessizlik büyük olaylara gebedir.
Denktaş ve TMT boş durmaz… Rum çetelere karşı savunma yapabilmek amacı ile küçük kayıklar şeklindeki teknelerle Adaya silah ve mühimmat taşınır. Bu kayıkların en ünlüsü de Ester’dir…
*
1963 yılına gelindiğinde olaylar patlak verir ve Kıbrıs’ta fiili direniş başlar…
Bu direnişi örgütleyen TMT içerisinde kod adı ‘Toros’ olan Mücahit Rauf Denktaş’tır…
Rauf Denktaş, 1964 yılında Makarios tarafından istenmeyen adam ilan edilir ve Kıbrıs’a girişi yasaklanır…
TMT’yi kuran, fiili direnişi başlatan Mücahit Denktaş, bu kakarı tanımaz ve 1964’te gizlice Erenköy’e gelir ve fiilen çatışmalara katılır…
Görüşmelerde bulunmak üzere Türkiye’ye gelen Denktaş, yine rahat duramaz ve dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’in de haberi olmadan 1967 yılında tekrar gizlice Ada’ya çıkar ve bir Rum köylüsünün tanıması ile Rum askerlerce yakalanır ve tutuklanır.
İdamlık mahkumların hücresinde zorunlu ikamete tabi tutulan Rauf Denktaş, eskiden akıl hastanesi olan yerde tutulmaktadır.
Uzun bir arkadaşlık geçmişi olan ve aralarında iyi bir ilişki bulunan Rum lider Klerides, tutuklu bulunduğu yerde Denktaş’ı ziyarete gider…
Klerides: ‘Rauf ne işin var burada’ diye sorar…
Rauf Denktaş; ‘Siz koydunuz buraya’ diye cevap verir…
Denktaş’ın tutuklanması olay yaratır Türkiye ve BM’nin araya girmesi ; Başbakan S.Demirel’in yoğun girişim baskısı sonucu Rauf Denktaş , serbest bırakılır…
***
Rauf Bey, 1970’te Kıbrıs Türk Cemaat Meclis Başkanı seçilir ve 1973 yılında Dr. Fazıl Küçük’ten Kıbrıs Türk Toplumu liderliğini resmen devralır…
Ardından 1973 yılında Kıbrıs Cumhurbaşkanı Muavini ve Kıbrıs Türk Yönetim Başkanı seçilir.
Bu görevi de Kıbrıs’taki EOKA tedhişini durdurmaz. Olaylar artık adeta katliam boyutuna ulaşmıştır ve beklenen gün gelir…
1974’te Türk Silahlı Kuvvetleri Kıbrıs Türk Barış Harekatı’nı başlatır…
Çok kısa zamanda başarı ile sonlandırılan Barış Harekatından sonra asıl mücadele başlamıştır.
Dünya’dan tecrit edilen Kıbrıs Türk toplumunun tanınma ve uluslar arası meşru haklarını kullanabilme mücadelesidir bu…
Rauf Bey için çok zor, uzun ve mücadeleci bir müzakere dönemi başlamıştır.
Türkiye’nin bütün mücadelesine karşın, uluslar arası alanda yalnızlığa itilen Türk Toplumu için atılacak ilk adım devlet kurmadır…
13 Şubat 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin ilan edilir… Devlet ve Meclis başkanı görevlerini de yürüten Denktaş, anayasa uyarınca 1976’da yapılan ilk genel seçimlerde Devlet Başkanlığına seçildi.
1983 yılına kadar bütün yolları deneyen ancak müzakerelerden bir sonuç alınamayan Kıbrıs’ta, 15 Kasım 1983’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ilan edildi.
22 Nisan 1990’da yapılan erken seçimde ikinci kez cumhurbaşkanı seçilen Denktaş, 1995’teki seçimlerde de cumhurbaşkanı oldu.
Denktaş 36 yıl müzakere masasında Türk tarafının büyük bir başarı ve dirençle temsil etti…Bu süre içerisinde 5 Rum Yöneticisi 5 BM Genel Sekreteri değişti…
Kıbrıs’ta uygulamaya konan ve Kıbrıs’ı adeta yok etmeyi amaçlayan Annan planına şiddetle karşı çıktı.
Öyle kikendisindensonra Cumhurbaşkanı olan Mehmet Ali Talat, Denktaş’a en sert karşı çıkan liderken, o da başlanan noktaya geri döndü…
Kendisiyle uzun süre birlikte çalışan ve çok büyük destek olan 9.Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel diyor ki ;
‘Bana göre kendisi kahramandır’
Genç yaşında Rumların karşısına dikilen ve Kıbrıs Türk Toplumun var olma mücadelesini veren Rauf Denktaş, dünyanın takdirle karşıladığı mücadelesi için;
‘21 yaşında karşılarına dikildim, 81 yaşındayım yine karşılarındayım… ‘
‘Kaybedersen, kaybolursun…’ demişti…
Türk Dünyasının bu büyük lideri yarım asırlık mücadelesi sonunda miras olarak bağımsız bir cumhuriyet bıraktı; KKTC…
Ruhu şad olsun…
Feridun Fazıl ÖZSOY
Bir yanıt yazın