Londra Büyükelçimiz Ünal Çeviköz’den Erzurum’a selam var

AB Bakanlığı ,Türkiye’nin değişik illerindeki basın kuruluşlarında görev yapan bir grup Yerel gazeteciyi Brüksel ve Londra’ya bir çalışma ziyareti için davet etti.

Bu ziyarete ben de katıldım. Brüksel ve Londra’da AB’nin bir çok kurumunu ziyaret ettik ve bu kurumların önemli isimleriyle Türkiye’nin AB yolculuğunu konuştuk.

Londra’da  Büyükelçimiz Ünal Çeviköz tarafından kabul edildik… Geçtiğimiz yıl Büyükelçiler toplantısı için Erzurum’a gelen Çeviköz,  2010 yılının Mayıs ayında da Dışişleri Müsteşar yardımcısı olarak buraya gelmiş ve Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyetini de ziyaret etmişti.

Büyükelçilikteki tanışma faslında; ‘Erzurum’dan tanıdıklarım birer birer geliyor, geçen hafta da Vali ve Belediye Başkanı da buradaydı. Erzurum’a kan çekiyor’ sözleriyle Erzurum’a olan yakınlığını dillendirdi.

Sayın Büyükelçi, Türkiye ile bir çok konuyu bizimle paylaştı.Tabii özel olarak da Erzurum’u…

***

AB YOLCULUĞU TÜRKİYE İÇİN BİR ÇAĞDAŞLAŞMA PROJESİDİR

Türkiye’de halkta AB’ye giriş arzusu azalıyor… Üye olmayalım diyenlerin oranı artıyor.

Gümrük Birliği anlaşmasını imzalayıp da üye olamamış bir tek üye yoktur. 1963’e Ankara anlamasını imzaladık ama halen daha kapıda bekliyoruz

Türkiye’deki üçüncü nesil ‘bunlar bizi zaten istemiyorlar’ diye büyüdü…

Türkiye’de böyle düşünenlerin bu düşüncelerinden vazgeçmeleri gerekiyor.  Türkiye’deki yerel basın bu düşünceyi ortadan kaldırabilir. Türkiye’nin  AB yolculuğu devam etmelidir.

AB yolculuğu Türkiye için bir çağdaşlaşma projesidir.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde  Avrupa ile iç içe olan Türkiye, Cumhuriyet döneminde Avrupa’nın dışına itilmiş…

Avrupa’nın kurumlarının oluşma sürecinde Türkiye hep var…

Avrupa standartlarına ulaşmak, Türk halkının hakkıdır… Türk halkının AB’ye üyelik kararı kendi taktiridir. Bu karşılıklı menfeatlere dayanan bir ilişkidir… Burada birinin kaybı diğerinin kazancı değildir…

Kalem sahibi basın mensupları Türkiye’nin bu yolculuğunu iyi anlatmalıdır. Özelikle Yerel Basının böyle bir misyonunu vardır.

İNGİLTERE GEREKENİ YAPIYOR

İngiltere Türkiye’nin AB üyeliği konusunda gereken desteği veriyor. İngiltere ,Türkiye’ye olan desteğini daha yüksek ve daha net bir şekilde söylemeli … Ancak, şu sıralarda AB gündeminin alt sırasındaki Türkiye’nin sorunları ile uğraşmayabilir.

SARKOZY SEÇİLİRSE DAHA AKILLI OLMAK ZORUNDA…

Fransa halkı ulusal bilinci kuvvetli bir halktır. Türkiye’nin Fransa ile ciddi ilişkileri vardır. Sarkozy, yapılacak seçimlerde hiç ummadığı bir yenilgi alabilir.

Sarkozy’nin Fransa halkının desteği yerine Almanya ve diğer bazı ülkelerin desteğini alma çabası rakibi Holand tarafından  utanç verici olarak nitelendirilmekte…

Sarkozy, yeniden seçilirse daha akılcı olmak zorunda…

ERMENİ SORUNU BİR TRAVMADIR

Ermenistan’ın izlediği politika yanlıştır. Bu Ermenistan’a bir şey kazandırmaz.

Ermenistan, Dağlık Karabağ sorununu mutlaka halletmeli ve bir an önce işgali kaldırmalıdır.

Bu gerçekleştiği takdirde Türkiye Ermenistan sınırını açar ve Ermenistan aha rahat eder.

1915 yılında ne olmuşsa, bir şeyler olmuş… Yaşadıkları yerlerden ayrılıp da bir daha dönemeyenler için bu bir travmadır. Aynı şeyi biz de yaşasak bizim için de bir travmadır.

Bu travmayla büyüyen diaspora  şimdi bunu kullanıyor.  Ermenistan’daki Ermeniler diyor ki, ‘biz açız…’

Bunun çözülmesi gerek…

YUNANİSTAN’IN KRİZDEN ÇIKMASINI EN ÇOK TÜRKİYE İSTİYOR

Bu tür krizler hep olur…  Avrupa sonra kendine çeki düzen verir ve güçlenerek çıkar. Bu defaki daha derin bir iz bırakabilecek bir kriz olmasıdır.  Bu açıdan birkaç yıl sürebilir. Sayın Babacan da bunu söylüyor ve hazırlıklı olunmasını istiyor.

Avrupa’da denir ki; ‘Almanlar haftada 40 saat çalışır, Yunanlılar 20 saat çalışıyor gibi görünüler…’

Bu güne kadar Yunanlılar AB fonlarını eğlence için harcadı. Sonunda gelinen nokta budur ve bu krizden çıkması hayli zordur. Yunanistan artık iflas etmiş durumda  ve hükümet inandırıcı  bir reçete üretemiyor.  Bu durum siyaseti de radikalleştiriyor. Ülkeyi yıllarca yönetmiş ana partilerin çok aşağılarda oluşu ileri uçtaki aşırı sağ ve sol partilerin güçlenmesine neden oluyor. Bu durum ciddi bir risktir ve rejim adına ürkütücüdür…

Yunanistan’ın içinde bulunduğu durumdan kurtulmasını en çok Türkiye istemektedir.

ERZURUM’A KAN ÇEKİYOR

Ben anne tarafından  Erzurum’luyum… Dedem Erzurumlu… Onun için bir yakınlığım var ve kan çekiyor…

Erzurum son yıllarda büyük aşama kaydetti. çok yol aldı…

Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiği 2011 Universiade oyunlarıyla da dünyaya adını duyurdu. Yüksek potansiyele sahip Erzurum, Doğu’da kalkınmaya en yüksek aday…

Özellikle Kış sporları ve eğitim sektöründeki gelişmelerle dikkat çekiyor.

Londra’dan bütün Erzurumlular’a selam gönderiyorum…