Aziz Nesin’in aynı adlı romanından uyarlanan Kartal Tibet’in yönettiği ve Kemal Sunal’ın başrolde oynadığı “ Zübük” filmi geliyor aklıma.
İbrahim Zübükzade yaşadığı yörede çevirdiği onca dolapla, olmamışı olmuş gibi göstererek ilk iş partisinin il başkanlığına seçilir. Oturduğu koltuğu çok iyi kullanan Zübükzade sonrasında Belediye başkanı olur.
Akılda kalan sahnelerinden birinde muhalifleri halkın gözünde küçük düşürmek, kendisini yüceltmek için yöreye cami yaptırma derneği kurup, başkanlığına da muhalif bir ismi getirmek istemişti. Muhalif, “yöremizde cami var okul yaptıralım” diyince de, “ Görüyorsunuz bu muhalifleri memleketimize cami yaptırılmasına bile karşılar” diyerek, kendisi tek rekât namaz kılmadan dinin savunucusu olur.
Seçmenlerinin yanında hattı kesik telefonla Başvekili arayarak “ bakanlarına talimat ver, bizim baraj projemiz ne oldu, bak darılıyorum sana” deyip; beldedeki kuru dereye baraj yaptıracağını söyleyerek vekil adayı olur ve seçilir.
Milletvekili seçilen İbrahim Zübükzade bir takım taleplerle Ankara’ya gelen seçmenlerini, kendisini kaçırıyorlarmış gibi göstererek hapse bile attırır. İktidar partisine bu kaçırma olayını bahane ederek yumuşak bir geçiş yapar.
Gençlik yıllarında izlediğim 1980 yapımı Zübük filmini çok abartılı bulmuştum. Yok artık dedirtecek sahnelerle doluydu. Ama bu gün baktığımda Zübük karakteri ile benzerlik gösteren politikacıları görüyorum.
Bir düşünün “ Zübük karakterine kim uyuyor? Partisinin il Başkanı olmak için inanılmaz mücadeleler veren, sonrasında belediye başkanı seçilen, kendi partisi oy kaybedince yumuşak bir biçimde iktidar partisine geçen ve milletvekili seçilen… Sizce kim uyuyor Zübük karakterine?
Erzurum’da esnaf teşvik yasasının süresi uzatılmazsa batacağından endişe ederken, Hayvancılık dibe vurmuşken, Erzurum etini bile başka illerden ithal ederken, sanayi yok denecek kadar azken, işsizlik almış başını giderken, kim meclis kürsüsünden öyle bir Erzurum anlatıp batıda yaşanları bile bu şehirde yaşamaya heveslendirebilir? Bu anlatımıyla neredeyse muhaliflerin bile Erzurum’u Paris’e benzetmelerine sebep olabilir?
Elbette ki “Zübükzade”!
Bir yanıt yazın