AK Parti 16 büyükşehirde temayül yoklaması yapıyor. Dün Erzurum Kazım Karabekir Kapalı Spor Salonu’nda yapılan ön seçime AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu başkanlık etti. Soylu yaptığı konuşmada üç sağ parti lideri üzerinden Erzurum’a vurgu yaptı. Yüksek ses tonu ile adeta salonu inleten Soylu, 30 Mart yerel seçimlerinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin provası olduğunu çok ince mesajlarla verdi. Tüm aday adaylarının katıldığı temayül yoklamasında adeta gövde gösterisi yapıldı. Son genel seçimlerde olduğu gibi bu yılki temayül yoklaması için kullanılan oy sandıkları yine Ankara’da açılacak. Her seçim sonrası sonuçları tartışılan bir temayül yoklaması daha yapıldı yine.
Sabahın erken saatlerinde başta mevcut milletvekilleri, belediye başkanları ve teşkilat mensupları salondaki yerlerini aldılar. Lacivert kıyafetlerini giyen aday adayları teşkilat önünde adeta görücüye çıktılar. Salonun sağ üst tribün kısmı protokol olarak hazırlanmıştı. Salonda Erzurum Milletvekillerinden Muhyettin Aksak, Adnan Yılmaz ve Cengiz Yavilioğlu yerini alırken, Fazilet Dağcı Çığlık başka bir ilde yapılan temayülde görev aldığı için Erzurum’a gelemedi. Eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ’da katılımcılar arasında yer almadı. Eski vekillerden ikisi belediye başkan aday adayı olarak protokolde yer aldı.
Soylu, rüzgarı esti.
Temayül yoklamasının açılış konuşmasını AK Parti İl Başkanı Murat Kılıç yapıtı. Kılıç şuana kadar ‘bende aday adayıyım’ demedi ama konuşmasını birlik ve beraberlik vurgusu üzerine inşa etti. Tüm konukları karışlayarak ev sahipliği yapan Murat Kılıç’ın gönlünde belediye başkanlığının yattığı artık bir sır değildi ve salonda herkes bu bilgiye sahipti. Erzurum’da temayül yoklamasına katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu adeta gövde gösterisi yaptı. Başbakan Recep Erdoğan kadar beden dilini iyi kullanan Soylu, üç lider üzerinden Erzurum’u yorumladı. “Sayın Adnan Menderes, Sayın Turgut Özal ve çok değerli Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ne zaman daralsa Erzurum da rahatlar” dedi ve Erzurum’un Türk siyasetindeki yerini kalın çizgilerle çizdi. Konuşmasının sonunda 30 Mart yerel seçimlerinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin bir provası olduğunu, bu nedenle en küçük hatanın bile telafi edilemez sonuçlar doğurabileceğinden bahsetti. Yüksek ses tonu ve akıcı konuşması ile dikkatleri üstüne çeken Süleyman Soylu, delegeler arasında ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın ardından AK Partiye Genel Başkan bu isim olabilir mi’ görüşlerinin fısıldanmasına neden oldu. Soylu sandıkları Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler ile gezdi. Tüm aday adayları Soylu’nun konuşmasının satır başlarında ipucu aradı. Süleyman Soylu ile gerçekleştirdiğim ayaküstü sohbette, “Oy verme işlemi 17‘de son bulacak. Sandıklar Ankara’da belirlenen komisyon tarafından açılıp tasnif edilecek. Sonuç kamuoyu ile paylaşılmayacak, bizzat Sayın Genel Başkanımız Başbakan Recep Tayyip Erdoğan komisyona başkanlık edecek. Bu oylama partimiz için en önemli aşamadır, bundan kimsenin şüphesi olmasın. En iyi adayı belirlemek için var gücümüz ile çalışıyoruz” dedi.
Sadullah Kara dikkatimi çekti
Yalnızca AK Parti Erzurum Teşkilatının katıldığı temayül yoklamasında her aday adayı yanında en az üç kişi ile salona giriş yaptı. Hatta birçoğu özel şoförü ile spor salonuna gelmeyi tercih etti. Benim dikkatimi tribünlerin arka sıralarında delegelerin arasına oturmuş bir aday adayı çekti. Dikkatli bakınca bu adayın Av. Sadullah Kara olduğunu fark ettim. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan aday adayının esasen daha göz önünde olması gerekirken, Kara’nın aksine arka sıralarda oturup, olup biteni oradan izlemesi ilginç bir durumdu. Zira bu ön seçimde dolaylı olarak kendilerini oylayacak olan delegelere şirin görünmek ve oylarını almak için elli bin türlü takla attıkları bir ortamda, Sadullah Kara’nın bu doğal tavrı kendini hissettiriyordu. Kişilik olarak girişken bir yapıya sahip, mesleğinde profesyonel biri olan Sadullah Kara, belli ki aday olan ve sırf o yoklamada adının çıkması için her yolu deneyen siyasilere hiç benzemiyordu. Sadullah bey kendine has bir seçim kampanyası yürüteceğinin sinyallerini verdi.
Bir ara yanına gittim ve neden böyle bir yerde oturduğunu sordum. Kara,“ İllaki protokolde oturmam gerekmiyor. Bir şehrin yönetimini layıkıyla yapacağımıza inandığımız için demokratik bir hakkımız vardı onu kullandık ve aday adayı olduğumuzu ilan ettik. Burada bulunan herkes bizi tanır, bizde onları tanırız. Nerede olduğumuzun, kimle oturduğumuzun bir anlamı yok” cevabını verdi.
Vekiller ve belediye başkanları oy kullandı
Konuşmaların ardından öncelikle Büyükşehir Belediye Başkanlığı için oy kullandı. İlk oyları milletvekilleri, belediye başkanları ve İl teşkilat yetkilileri verdi. Sadece büyükşehir için yedi ayrı sandık oluşturuldu. Mevcut belediye başkanından memnun musunuz? Çalışmaları nasıl buluyorsunuz? Kimi aday görmek istiyorsunuz? gibi soruların yer aldığı pusulaya ancak tek aday adayının ismi yazılabildi. İki isim yazanların oylarının geçersiz olacağı bildirildi. Şüphe yok ki herkes salona aklına bir aday koyarak geldi. Tüm aday adaylarının yüzünün güldüğü temayül yoklamasında ilk sırada kim yer alır bilenmez ama birçok aday adayı ‘bu sandıklardan ben çıkarım’ fikrine sahipti.
1 Kasım’da müracaat eden ne olacak?
Bu temayül işleyiş bakımından diğerlerine pek benzemiyor. Zira ‘adayımız kim olsun’ şıkkı yok. Daha çok anket tarzı sorular var. Pusulanın son maddesinde ‘aday kim olmalı’ diye soruluyor. Şuana kadar müracaatta bulunan ve temayül için çalışma yapan aday isimleri sandıktan çıkacaksa, son dakika müracaatta bulunan ve temayüle katılmayan aday adaylarının durumu nasıl olacak? Her halde muaf tutulacak.
Sürekli sonuçları ve işlevi tartışılan temayül yoklaması esasen tek başına bir anlam ifade etmiyor. Diğer seçimleri bilmem ama bu seçimlerde Başbakan çok ama çok dikkatli. Zira önümüzdeki üç yıl içinde ülke peş peşe seçime gidecek.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gönlünden geçen önce Cumhurbaşkanı olmak, ardından yarı Başkanlık yahut Başkanlık sistemini Türkiye’ye getirmek. Bu nedenle yetkileri artırılan yerel yönetimler bu sistemin en önemli ayağı. İş bilen başkanların yanı sıra göreve gelecek isimlerinde Erdoğan’ın ekibi olma zorunluluğu var. Eğer iddia edildiği gibi Sayın Erdoğan’ın cebinde bir isim var ise o ismin temayül yoklamasında, anketlerde ve kamuoyunun antak kaldığı bir isim olma zorunluluğu ortaya çıkıyor. Yani bir aday adayı temayülde olacak, anketten çıkacak ve ildeki sivil toplum örgütlerinin de iyi anlamda olur verdiği bir isim olacak. En önemlisi bir tarafın adamı olmayacak. Tüm bu detaylar sonunda “Erzurum’da kimin şansı olur” derseniz işte o soruya feriştahı gelse cevap veremez. Bugüne kadar birçok seçim geçirdik ama bu kez gerçekten farklı bir seçim, farklı bir propaganda dönemi yaşayacağız. Zira AK Parti bu seçimlerde mevcut oy oranını ciddi anlamda artırmanın peşinde. Sadece seçimi alacak bir aday değil seçimi geçmiş yıllara oranla yüksek oy ile alacak aday gerekiyor.
AK Parti temayül çalışmalarını bitirdikten sonra Kasım ayının ilk haftası illerde geniş çaplı anket çalışması yapacak. Aday adayı olan isimleri bu kez halka soracak. Temayülden bile daha önemli, bu anket çalışmaları olacak. Aday adayları teşkilatın ardından kendini halka anlatıp seçmenin aklında kalmak için çaba harcayacak.
Anketin ardından bu kez Ankara’ya çıkarma yapacak olan adaylar, MKYK’nın kendileri için bir karar vermesini bekleyecek. Nihai kararı ise Kasım ayının sonuna doğru Başbakan Recep Tayyip Erdoğan verecek.
Bir yanıt yazın