Fethullan Gülen’in yakın akraba ve hısımlarının “Gülen Aile Buluşması” adı altında yaptığı toplantıyı izlemek üzere dün Polat Rönesans Otel’e giden gazetecilerden biri de bendim.

Toplantı öncesinde üzücü bir olay yaşandı.

9 Şubat günü Polat Rönesans Otel’e ait pistlerdeki telesiyejler arızalanmış ve turistler 3 saat boyunca havada asılı kalmıştı…

Arıza her zaman yaşanabilecek bir hadise sonuçta. Polat Rönesans’ın telesiyejlerinin arıza yapması da olağan bir durumdu.

Ancak insanlar giderek soğuyan bir havada 3 saat boyunca metrelerce yüksekte asılı kalıyorsa, bunun adı dünyanın neresinde olursa olsun CAN PAZARI’dır…

İHA adına bu haberi yapan meslektaşımız Ahmet Akbuğa da CAN PAZARI başlığıyla haberi servis etmişti…

Aslında Ahmet, bu haberi yaparken de otelin güvenlikçileri ve kendini bilmez kayak hocaları tarafından saldırıya uğramıştı ama hepimiz o anki bir durumdur diyerek, bunun üstünde durmamıştık.

Aradan geçen bir aylık süreye rağmen bu öfkenin giderek büyüdüğüne şahit olduk dün.

Gülen Ailesi’nin buluşmasını izlemek için otele gelen Ahmet Akbuğa ve mesai arkadaşları -ki birisi Özge Bozo, yani bir bayandır- yine sözüm ona güvenlikçiler ve kayak hocalarının saldırısına uğramış.

Saldırı anını görmedim, Otel Müdürü Bora Kanber’in ifadeleri doğrultusunda, Ahmet’in biraz da abarttığını düşünüyordum ki, bugün İHA’nın servis ettiği görüntüleri izleyince Kanber’in anlattıklarının koca bir yalan olduğunu anladım.

Ahmet Akbuğa, haber takibi için otele geldiğinde, güvenlikçiler sert bir üslupla “çık dışarı” diye üstüne yürüyorlar. Çünkü Otel Genel Müdürü Bora Kanber, İHA ekibinin oteline girişini yasaklamış ve güvenlikçilere de “Otele gelirse atın” talimatını vermiş. Yani açıkça yanında çalıştırdığı güvenlikçileri azmettirmiş!

Onlar da Genel Müdürlerinden aldıkları talimat doğrultusunda Ahmet Akbuğa ve Özge Bozo’yu tekme, tokat dışarı atıyor, bununla da yetinmeyip, dışarıda da dövmeye devam ediyorlar.

Bunların hepsi görüntülerde mevcut…

Siyah takım elbiseli, mafya özentisi içerisindeki güvenlikçiler, 8-10 kişiyle biri bayan, iki muhabire saldırıyor…

Ben olayın ardından otele geldim.

Toplantı öncesinde çay ikramının yapıldığı salonda Ahmet Akbuğa ile Otel Genel Müdürü Bora Kanber’in hararetli tartışmalarını gördüm ve o tarafa yöneldim.

Önce bir ay evvel ki haberin tartışması yapılıyor diye düşündüm. Sonrasında Kanber’in, “Nasıl Fenerbahçe kulübü yasak koyuyor, sesiniz çıkmıyorsa, benim otele girme yasağına da saygı duyacaksınız” ifadesine şahit olunca, olayın çok farklı olduğunu, Kanber’in güvenlikçilerin yapamadığı işi tamamlamak için, yani İHA ekibini dışarı çıkarmak amacıyla orada bulunduğunu anladım. Her ne kadar Kanber sonrasında niyetim o değildi dese de, İHA ekibine saldırıyı bize yalan yanlış anlattığı için artık onun sözlerine pek tabii ki itibar etmiyor, inanmıyorum.

Otel elbette kişiye özel bir yer, şahıs malı sonuçta.

Kimi otele alıp, kimi almayacağına kararı elbetteki otel yönetimi ve otelin sahipleri karar verecektir.

Ancak otelde medyanın davetli olacağı organizasyonları üstlenirken de, organizasyon sahiplerine, “Bakın, siz medyayı çağıracaksınız ama biz otel olarak falan gazete, filan ajansa yasak koyduk, dolayısıyla onları çağırsanız da otelimize almayacağız. Buna göre bizi tercih edin” uyarısı yapmak zorundasınız Sayın Kanber…

Siz bu uyarıyı yapmadığınız için Gülen Aile Buluşması sizin mekanınızda yapıldı. Emin olun, bunu baştan söylemiş olsaydınız, o toplantı sizin otelinizde değil, mafyacılığa özenmeyen, kendini turizme adayan diğer otellerde yapılırdı.

Hasılı, Bora Kanber, otelin güvenlikçileri ile kayak hocalarına sesleniyorum.

Polat Rönesans Otel çalışanları olarak sizi turizmci olarak mı yoksa mafya olarak mı değerlendireceğiz?

Görüntünüz hiç de turizmci gibi durmuyor?

Sayın Bora Kanber belli ki siz turizmi değilsiniz.

Polat Rönesans Oteli’nin turizmci olmadığını yıllardır biliyoruz zaten, yeni ortaya çıkan bir durum değil bu.

Size tavsiyem, Erzurum’da 1996 yılında meydana gelen çığ faciasında Dedeman Otel’in takındığı “medeni” tutumu incelemenizdir.

Ha, ben medeniyetten anlamam, bizim yolumuz mafya yoludur diyorsanız, o başka…

Tercih sizin tabii ki!!!