MENÜ ☰
ATA-AÖF’te Sınavsız İkinci Üniversite Ön Kayıtları Devam Ediyor
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Yıllar sonra maçtayım…
Orkun ÇİZMELİ
Yıllar sonra maçtayım…


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “başarısız” bulup, değiştirilmesi yönünde karar verdiği Ahmet Küçükler’in “sade vatandaş” olarak aramıza katılmasının ardından Erzurum Büyükşehir Belediyespor’un Sancaktepe Belediyespor ile oynadığı maçın tamamını izlemek için yıllar sonra Cemal Gürsel Stadyumu’na gittim.

Aslında 29 Mart Cumartesi günü Sakaryaspor maçının ikinci yarısını da tribünden izlemiştim ama bu 90 dakika olan ilk maçtı.

Kendi kendime yemin etmiştim…

Bilerek ve isteyerek, kendi siyasi geleceği için Erzurumspor’u kapattıran Ahmet Küçükler’in desteklediği Erzurum Büyükşehir Belediyespor’u izlemeyecek, desteklemeyecek, hatta karşısında duracak, Küçükler’in “siyasi heybesine” oy taşımayacaktım.

Allah’ın izniyle bu sözümü sonuna kadar tuttum.

Benimle birlikte binlerce Erzurumspor taraftarı da aynı düşünce içerisinde hareket edince Erzurum, Küçükler’in takımına hiç sıcak bakamadı, sahiplenemedi.

Doğrusunu da yaptı…

Erzurumspor’u planlı bir şekilde yok eden ve sonucunda da kendine bir takım kuran Ahmet Küçükler’in bu anlamda hiç yüzü gülmedi.

Harcanan milyonlara rağmen, Ahmet Küçükler’in takımı ne bir üst lige çıkabildi ne de kendisine siyasi bir fayda sağlayabildi…

Hatta “sade vatandaş” olurken bile Küçükler’in takımı ilk 5 içerisine giremedi…

Bir bakıma Mevlam O’na gereken cezayı kesti.

Her neyse, Ahmet Küçükler artık “sade vatandaş” ve 750 bin kişiden biri…

O’nun ne diyeceğinin, kimin yanında yer alacağını, ne söyleyeceğinin hiçbir hükmü ve önemi yok.

(Gerçi benim için başkanken bile yoktu ya…)

O gidip, yerine gelen Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen de, “Erzurumspor’u bu şehre yeniden kazandıracağız” sözünü verince, bizim de Cemal Gürsel’e gidip, bir zamanlar amatör olarak formasını bile giydiğim Belediyespor’a artık destek verme zamanı gelmişti.

En azından ben öyle düşündüm.

Zira, Belediyespor en azından artık bir şahsın değil Erzurum’un takımı olabilmek için önündeki en önemli engelden kurtulmuştu.

Ve nihayetinde de bize Erzurumspor’u geri verebilecek tek unsurdu.

O nedenle Cemal Gürsel’e gittim.

Ama açık söyleyeyim Sakarya maçının ikinci 45 dakikası ve bu maçın tamamını izleyince, bu takım için bulunduğu yerin bile fazla olduğunu gördüm.

Ben açık konuşmayı seven bir insanım ve doğru bildiğimi her ortamda söylemeyi de severim.

Öncelikle Belediyespor’un hiç öyle takım olma havası yok…

Bir kere futbolcular çok acemi ve inanılmaz derece korkak.

Hepsi özgüvenlerini yitirmiş durumda.

Hiçbiri ayağında top tutup, bilinçli bir şekilde atak başlatma gayesinde değil.

Top ayağına gelen dam-dum oynamayı tercih ediyor.

Bir de maalesef takımda ayağına top yakışan bir tane oyuncu yok.

Defansa Erdinç ve Onur özverili oynuyor.

Her iki kanatın bekleri çok vasat…

Orta sahada oyunu kuracak çapta bir oyuncu yok.

Ekrem bu görevi üstlenmiş ama çok yetersiz.

İleride Fatih Arat, çok koşuyor, çalışıyor ama bal yapmayan bir arıyı andırıyor.

Güner’in ne oynadığını anlamadım bile…

Gencay ve Muhammed Fettahoğlu’nu ise çözemedim, çünkü ikisini de göremedim!

Takımda iki farklı oyuncu gördüm.

Biri Sakarya maçına damgasını vuran Deniz Sert…

Diğeri de Sancaktepe’yi deviren Sefer…

Deniz Sert’in bu maçta cezalı olduğu için oynamadığını öğrendim.

Çok büyük eksiklik..

Sefer ise çok süratli ve çalışkan… Ama biraz da egoist.

Şahsi oynamasa biraz da takım oyunu oynamaya özen gösterse, bu ligin çok çok üstünde bir oyuncu.

Kaleci İlker için birşey diyemiyorum. Sakarya maçında kritik kurtarışlar yaptı, Sancaktepespor maçında ise fazla iş düşmedi. 35 metreden atılan bir frikikte ise yanlış yerde durdu ve gole davetiye çıkardı. Neyseki top direkte patladı.

Takım kontraatağa çıkarken, forvet oyuncularının ısrarla ceza alanı dışında kalmaları ve pozisyon aramak yerine ölü alanlara koşular yapmaları inanılır gibi değildi. Üstelik bu ilginç pozisyon bir kere değil, maç boyunca defalarca yaşandı. Demek ki, oyuncuların futbol bilgisi bu.

Bir de defans oyuncuları çok garibime gitti. Göbeğe doğru atılan her topu tandem bölgesine indirmeleri çok tuhaf ve riskli. Hamlesiz oynuyorlar bu da garibime gitti. Her takım Sancaktepe gibi cömert olmaz hele hele Play Off’larda.

Maçta konuştuklarım, aslında takımın önceki maçlarda bu kadar kötü oynamadığını söylediler.

İnşallah öyledir…

Ama benim seyrettiğim 135 dakika bu takımın çok yetersiz olduğunu gösteriyor. 

135 dakikaya bakarak söylüyorum ki, bu takım Play Off’a kalsa bile başarılı olma şansı çok zayıf.

Az daha unutuyordum, maçın son bölümünde Muhammet Buğra Gökçan oyuna girdi. Hani bizim yani Erzurumspor’umuzun efsane golcülerinden Abdüsselam Gökçan var ya, onun oğlu…

O da babası gibi bir forvet…

İlk kez seyrettim…

Gerçi çok kısa bir süreydi ama sahada duruşu, fuleli koşularıyla bana Abdüş’ü hatırlattı.

Okuldan kaçıp, sırf onu izlemek için stada koştuğum Abdüş’ü…

İnşallah O’da babası gibi bu şehrin yeni efsanesi olur…

Olmaması için hiçbir neden yok, kumaşı da alt yapısı da sağlam…

📆 08 Nisan 2014 Salı 23:22   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR