Çeşme başlarında kuyruk oluşturan vatandaşa artık acıyın. Biri çıksın ortaya, Su ile ilgili gerçekleri açıklasın. Şehir şebeke suyunun ne kadar içilir veya içilmez olduğunu polemik yapmadan, siyasi hesap olarak görmeden ortaya koysun.
x
Bakın,
Şehir insanı şebeke suyunu ya bulaşığını yıkarken,
Ya da temizlik işlerinde kullanıyor.
Ama birçok insan, bu suyu içme suyu olarak ve yemeklerde kullanmıyor.
x
İnsana saygısızlığın ötesinde vurdumduymazlığın en büyük göstergesi olan bu
durumu görmezlikten gelmek çok yanlış
İsterseniz anket yaptırın,
İsterseniz ekipler kurup, çeşmeleri dolaştırın,
Göreceksiniz ki şebeke suyunu vatandaş kullanmıyor.
x
ESKİ Genel Müdürü Remzi Ertek, ozonlama sisteminin devreye girdiğini
söylüyor.
Bunu söylemek yeterli değil.
Ozonlama sistemi suyu içilebilir hale getirecek mi?
Vatandaş gönlü rahat olarak su içebilecek mi?
Bunu istiyor vatandaş.
Yoksa bir yılı aşkın zamandır “Suyumuz temiz” demekle ne su temiz oluyor,
ne de vatandaş buna inanıyor.
x
Birde “Çeşme başı psikolojisi” çıktı.
Genel Müdür Ertek öyle demiş.
“Kuyrukları görüyorum. Bu durum biraz psikolojik. Vatandaş şehir şebekesinden
çokta haberdar değil”
Evet ortada bir psikolojik durum var… Bizce Genel Müdürün bu yaklaşımı biraz değil
tam psikolojik…
Atalarımız bu tür ifadelerin sonunda derlerdi ki,
“Zurnanın son deliği”
Sayın Genel Müdür, çeşme başlarındaki kuyruklar neyin sonucu?
İnsanlar eksi 20 lerde vakit geçirmek için kuyruk yapmıyorlar sanırım.
Yapmayın Allah aşkına.
Vatandaş neyin ne olduğunu biliyor.
Hiç kimse vatandaşı zorla çeşme başlarına, su kuyruklarına gönderemez,
hiçbir kuvvet yapmak istemediğini yaptıramaz.
Siz vatandaşı ne zannediyorsunuz?
x
Bakın ben size söyleyeyim.
Vatandaş şehir şebeke suyunun içilebilir olduğuna asla inanmıyor.
Bunu nasıl mı anlıyorsunuz? diyorsanız.
Vatandaş şöyle anlatıyor;
“Sabah namazı için abdest alıyorum su acayıp pis kokuyor. Adamın midesi
bulanıyor”
“Geçen gün hanım kettli getirdi. Bulaşık yıkamak için su kaynatıyormuş.
İçi sapsarı olmuş. Bunu temizle dedi. Kirli su kettli sapsarı etmiş”
“Teyzemlere gitmiştik. Bir gün orda kaldık. Ertesi gün geldik suyu bir açtım
acayip renkte su aktı”
Gibileri uzatmak mümkün.
Sayın Ertek görevinde uzman biridir.
Bunu ben yakinen biliyorum.
“İçilebilir su renksiz ve kokusuz olmalıdır”
Öyle değil mi?
x
Şehre temiz su vermek sizin göreviniz.
Bir şekilde Erzurumluya temiz su içirme zorunluluğunuz var.
Her şeyden önce vatandaşın sağlığını düşünmelisiniz.
Kendinize güveniyor,
Ve “Suyumuz temiz” diyorsanız.
Sizleri vatandaşın huzurunda ispata çağırıyorum.
Gelin bunu hem kendi iyiliğiniz için,
Hem de vatandaşın sağlık ve sıhhati için yapın lütfen!…
Esat BİNDESEN
Bir yanıt yazın