Defalarca yazdık, Defalarca anlatmaya çalıştık. “2011’e halk sahiplik etmeli” diye…Ne kimseden ses çıktı,
Ne de bir yetkili “Evet basın doğru söylüyor. Bunun için ne gerekirse onu yapalım” demedi.
Yine yazdık, “Halk sahiplik etmezse yarışmalar yapılır ama şehir ve şehir insanı bundan hiçbir fayda göremez”
Geçen gün Ankara’da yapılan toplantıda Sağlık Bakanı Recep Akdağ’da bizimle aynı tereddüdü paylaştı.
Bakan “Erzurum’da 2011’in saman alevi gibi gelip geçmesini istemiyoruz” dedi.
x
2011’e 10 ay kaldı.
Ortada tesislerin dışında gözle görülür hiçbir gelişme yok.
Bütün gelişme “Yetkililerin açıklamalarında”
Yok efendim şöyle olacak,
Yok efendim bunlar yapılacak…
Ne zaman?
Orası fulü…
x
Baş koordinatör Bekir Korkmaz toplantıya katılanları bilgilendiriyor.
Neler mi diyor,
Korkmaz,
“Her şey yolunda,
Tıkırında gidiyor” diyor.
“Erzurum’u olimpiyat havasına sokmak için büyük bir tanıtım çalışması içerisine girdik. Bunun için birçok proje hazırlandığını ve kısa süre içerisinde bu projeleri ardı ardına uygulamaya koyacağız” şeklinde konuşuyor.
İçi boş laflar……
O toplantıya katılan zevat şehri temsil ediyor Sayın Korkmaz.
2011 onların omuzlarında olacak,
Üç beş kelimeyi bir araya getirerek cümle kurmak yetmiyor.
O projeler neler onları anlat.
Bu projeleri basınla paylaş,
Halkla paylaş,
Yumurta gelmiş tavuğun bilmem neresine,
Hala “Yapacağız, uygulamaya koyacağız” diyorsunuz.
x
Gönül isterdi ki Ankara’da yapılan toplantı Erzurum’da yapılsın,
O toplantıya basın kuruluşları da davet edilsin,
Projeler,
Yapılacaklar,
En ince noktasına kadar açıklansın…
Çünkü yumurta kapıda…
x
Toplantıya katılan heyete bakıyorum,
Bir de Kanada’ya giden heyete…
Bir çelişki göze çarpmıyor mu sizce?
Kanada’ya gidecek ekip Ankara’da,
Ankara’da olacak ekip ise Kanada ‘da…
Daha işin başında bu tür oyunlar oynanmaya çalışılırsa vay geldi Erzurum’un başına.
Bir Erzurum projesinde de ne olur bir kez de ayakları yere basarak düşünelim!…
Esat BİNDESEN
Bir yanıt yazın