MENÜ ☰
ATA-AÖF’te Sınavsız İkinci Üniversite Ön Kayıtları Devam Ediyor
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » KEŞKE AYIK’IN TIRNAĞI OLABİLSEN !
Sinan Özcaylak
KEŞKE AYIK’IN TIRNAĞI OLABİLSEN !


Dervişe sormuşlar “İslam’ın şartı kaç?” diye.

Derviş “altı” demiş.

“Hocam” demişler “beşini biliyoruz da bu altıncısı nedir?”

Hoca sakin bir tavırla “ HADDİNİ BİLMEK” demiş.

Yine güzel bir söz var “ Haddini bilmeyene haddini bildirmek, fakire don gömlek giydirmekten evladır.” diye.  Muradım sevap kazanmak.

Pazar günü Kayak Federasyonu Başkanı Erol Yarar Palandöken’de bir basın toplantısı düzenliyor. Toplantıda sözüm ona eski yönetimin Federasyona gönderilen paraları israf ettiğini, iyi bir yönetim sergileyemediğini söylüyor.  Bununla da yetinmiyor, başlıyor Erzurum milletvekillerini eleştirmeye; Erzurum milletvekilleri Palandöken dağına sahip çıkmıyormuş da,dağı Belediyenin almasına engel oluyormuş da… Bir sürü ipe sapa gelmez iddiada bulunuyor.

Sayın Yarar eski yönetimi hırsızlıkla suçlamak senin haddin değil. Hele bir de bunu gelip Erzurum’da yapman, senin ne kadar kötü niyetli biri olduğunun ifadesi. Erzurumlu Özer Ayık’tan önce kayak sporu neredeydi bu gün nerede sen önce bunu bir araştır. Dersine iyi çalış. Sana bu aklı hangi Erzurumlular verdi bilmem ama sen sakın Erzurumluları yanında çanta, telefon taşıttığın, “Telefonumu getir, Çantamı ver” diye emir kipi kullanarak asker ettiğin Nursuz Erzurumlularla karıştırma.

Sen Dadaşları talihsiz bir olay sonrası, hemşerisinin hiçbir suçu yokken, sırf gelecek seçimlerde yıpratmak için aleyhte bilirkişi raporları yazan, Palandöken’in imajına kıyan KIYICI’larla karıştırma.

Sen Erzurum’daki gazetecileri, seçim biter bitmez yanına koşan “ beyefendiciğim sizi bana yanlış tanıtmışlar. Sizden çok etkilendim.” diyenlerle, basın toplantısı sırasında “ bizde dağ taş dolaşıyoruz bize de kayak montu verin” diye acizleşenlerle karıştırma.

Sana Erzurum’u kim anlatmışsa yanlış anlatmış.

Sen diyorsun ya Özer Ayık ve yönetimi paraları israf etmiş, biz şöyle yönetiyoruz, biz böyle iyiyiz diye. Beyefendi senin yöneticiliğin batırdığın şirketlerinle kaimdir. Madem çok iyi yöneticiydin, şirketlerini batırmasaydın. Bahsettiğin iddialarla ilgili Özer Ayık çoktan aklandı. Müfettişlerin federasyonu o dönem neden üs haline getirdiğini de Suat Kılıç döneminde yaşananlardan herkes iyi biliyor. Bu şehirde kayakla ilgili yapılan en büyük organizasyon olan 2011 kış oyunlarının alınmasında ve gerçekleştirilmesinde Özer Ayık ve ekibi büyük emek sarf etmiştir. Sen bunları bilmezsin, bilsen de söylemezsin.

Toplantıda “doğudan sporcu çıkmıyor” diye bir serzenişte bulunmuşsun, daha geçen hafta Amerika’da ki yarışlarda altın madalya kazanan Samet Karta nerenin sporcusu önce onu öğren.

Yine “FİS federasyonu bizimle tanıdı. Komitelere bizimle girebildik” diyorsun, o kadar kayağa cahilsin ki  anlatamam. Bu gün değil, seksenli yıllarda bu gün seninde yönetiminde olan Yavuz Tanyeri, Fuat Kulaçoğlu o komitelerdeydi.

Sayın Yarar, Kayak kulübüne cevap vermeye çalışmışsın orada da çam deviriyorsun,  Erzurum Kayak Kulübü’nün daha adını bilmiyorsun. “Erzurumspor kulübü başkanı” diyorsun. Sen önce Federasyonuna bağlı kulübün adını öğren. Beyefendi Erzurumspor kulübünün kayak takımı yok.

Gelelim dağın özelleştirilmesi meselesine; Sen o kadar kaba bir adamsın ki Kış festivalinin açılış toplantısında büyükşehir belediye başkanı Mehmet Sekmen “Palandökenle ilgili de çalışıyoruz, İnşallah dağı belediye olarak alacağız.” diyerek mütevazılık gösterirken, sen “İşi çözdük, Palandöken’i belediyeye aldık.” deme nezaketsizliğini gösterdin.

Yine EYOF’da hiçbir emeğin yokken, bu işin bütün cefasını buz pateni federasyonu başkanı Dilek Okuyucu çekmişken, uçakla toplantıya giderken Okuyucu’ya “Bu EYOF nedir?  Bizi nereye götürüyorsun?” diye soran sen, kış festivalinde EYOF’u aldık geldik deme kabalığını gösterdin. Sayın Yarar sana biraz ilgi gösterdiler diye sen kendini dev aynasında görmeye başladın.

Erzurum milletvekilleri Palandöken dağını belediyenin almasına engel oluyormuş. Hem de Başbakan Davutoğlu’na, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya rağmen. Senin bu ifadelerine gülerler beyefendi, gülenlerde ağzıyla gülmez benden söylemesi.

Erol Bey, samimi Erzurumlular ne Özer Ayık’ın, nede Erzurum milletvekillerinin kesip attığı tırnağı senle değişmez. Bunu bilmeni isterim. Yukarda da söyledim, etrafında fır dönen Erzurumlularla gerçek dadaşları sakın karıştırma, zarar edersin. Biz senin beğenmediğin hemşericiliğimizle bu gün buralara kadar geldik.

Erol beyin “ çantasını taşımaktan, telefonlarına cevap vermekten “şeref” duyan, kendi hemşerisini  koltuktan indirmek için olmadık hilelere başvuran sözüm ona Erzurumlulara da bir kıssa; Bir Gün Yavuz Sultan Selim pazarın birini gezmeye karar verir ve saka kuşlarının satıldığı bir tezgaha yönelir. Bütün sakalar 1 altındır fakat bir tanesi ayrı bir kafes içinde ve 50 altındır.

Yavuz Sultan Selim sorar:

-Bunlar 1 altın da bu neden 50 altın?

Satıcı:

-Hünkarım 50 altınlık olan ötüşüyle diğer saka kuşlarını kendine çeker ve yakalanmalarını sağlar.

Yavuz Sultan Selim 100 altını çıkarıp adama verir ve ver o kuşu bana der.

Herkes şaşkınlık içinde ne yapacak acaba koca padişah bir saka kuşunu diye düşünürken,

Yavuz Sultan Selim kuşun kafasını tuttuğu gibi gövdesinden ayırıverir ve der ki:”””KENDİ IRKINA İHANET EDENİN SONU BUDUR!!!”””

📆 09 Mart 2015 Pazartesi 16:15   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR