Turizm Haftası. Herkese hayırlı uğurlu olsun. Şehirlerin hayatında bu tür haftaların çok büyük önemi var.
Bu haftalar bahane edilerek,
Şehre turist akınını sağlamak için Kültür ve Turizm İl Müdürlükleri çeşitli
etkinlikler yaparlar.
Şehirlerini tanıtır,
Bunun için kafa yorarlar.

x

Bu hafta dolayısıyla Erzurum Turizm İl Müdürlüğü de bir dizi etkinlik hazırlamış.
Bakın etkinliklere,
15 Nisan Perşembe günü Çifte Minareli Medrese önünde başlayıp Havuz başında
çelenk sunumuyla noktalanacak olan kortej yürüyüşü ile start alacakmış.
Sonra,
Bu etkinlikler hafta boyunca öğrencilere tarihi ve turistik mekanlar gezdirilecekmiş,
Sonra,
17 Nisan Cumartesi günü saat 10. 00’da Erzurum Dedeman Anadolu Otelcilik ve Turizm
Meslek Lisesinde düzenlenecek olan ödüllü ‘Yöresel Yemek Yarışması’yla ev hanımlarının da etkinliklere dahil edilmesi sağlanacakmış,
Sonra,
Ayrıca ilk ve ortaöğretim öğrencileri arasında “ Turizm” konulu resim-şiir-kompozisyon
yarışmaları düzenlenecekmiş…

x

Hepsi bu kadar.

x

Yani işi idare etmek,
“Haftayı kutladık” demek.
İşi geçiştirmek…

x

Böylemi olmalı Kültür ve Turizm Haftası kutlamaları.
Bu kadar amatörce mi yapılmalı.
2011’e giden Erzurum’da bu haftanın nimetinden bu kadar mı faydalanılmalı.
Tabi ki değil.
Ama ufuk gerekir,
İleriyi görmek lazım.
Spordan sorumlu Devlet Bakanı birkaç gün önce Erzurum’a geldi.
Neden geldi?
2011’in ve Erzurum’un tanıtımı için adamcağız Ankara’dan kalkıp Erzurum’a geldi.
Sadece kendimi?
Peşinden birkaç tana de Genel Müdür getirdi.
Amaç tanıtımı kuvvetli yapmak.
Bizim Turizm İl Müdürlüğümüz ise,
2011’e sayılı aylar kala böyle bir haftayı “Geçiştirir” cinsten programlarla geçiştirmek.
Halbuki,
Aylar öncesinden 2011 de işin içerisine katılarak ciddi bir kutlama programı oluşturabilirdi.
Tanıtım amaçlı düşünülebilirdi,
Şehrin turistik ve kültürel zenginlikleri dünya çapında tanıtımı sağlanabilirdi,
İşin içerisine,
Biraz ufuk,
Biraz para,
Biraz da istişare geleneği konulabilir,
Daha devasa işler yapılabilirdi.

x

Bence sadece Kültür ve Turizm Müdürlüğü değil,
Erzurum’daki bütün kamu kurum ve kuruluşlar yapacakları etkinliklerine 2011’i
işin içerisine katarak düşünmeliler.
El atmak,
Görev almak bu demek.
İşe sahiplik bu demek,
Elin taşın altına konulması bu demek…

x

Geçende bir arkadaşla konuşuyorduk.
“Turizm Haftası’nda ‘Nuh’un Gemisini’ temsili olarak yaptırıp helikopterler vasıtasıyla
getirip Palandöken’in tepesine koysaydınız”
Çok ilgi çekerdi,
Dünya TV lerine haber olurdu.
Mesela,
“Avrupalı tiftik işlerini çok sever,
Kültür ve Turizm Müdürlüğü bir yarışma düzenleyebilir tiftik üzerine 2011 amblem motifli
başlık, atkı, eldiven yarışması yapabilirdi.
Sonra da 2011 öncesi bu ürünler üretilebilirdi.
Ve ciddi bir satış olabilir” dedi.

Biraz mahalli bakışlardan kurtarıp, bu tür haftalara daha profesyonel gözle bakmak
gerekmez mi?

Esat BİNDESEN