Erzurum’da Yükseköğretime Geçiş Sınavı sonuçları farklı tepkilere yol açtı.

Geçmişe göre başarılı bir tablo mevcut.

YGS illere göre yapılan sıralamada Türkiye 42’ncisi oldu.

Önceki yıl Erzurum 51. sıradaydı.

Elbette bu önemli bir başarı ancak, daha iyi durumda olan illeri gördüğümüzde başarımızdan burukluk duyuyoruz.

Önemli olan Erzurum’un ilk 20 hatta ilk 10 arasında yer alması.

Eğitimde başarıyı artırma projesinin bu sonuçta önemli bir rolü var.

EBAP, eğitimde fırsat eşitliği sorunun çözümü noktasında önemli bir adım oldu.

İl Milli Eğitim Müdürü Fevzi Budak,  üniversite sınavında önceki yıl 64, geçen yıl da 51. sırada yer alan Erzurum’un son 2 yılda 22 basamak birden ilerleme kaydettiğini vurguladı.

Erzurum’un eğitimdeki başarısının artırılması için 2 yıldır Erzurum Valiliği tarafından yürütülen ‘Başarıyı Artırma Projesi’ uygulanıyor.

Ulusal basında yer alan haberlerde İstanbul’un Erzurum’un gerisinde kalması eleştiriliyor.

Erzurum doğunun merkezi konumunda bir il ve yıllarca eğitimde süren başarısız manzara imajımızı da oldukça olumsuz etkilemiş anlaşılan.

Önemli olan bu eleştirilerden bir sonuç çıkarabilmek.

Kente hiçbir alanda başarının yakıştırılmaması önemli bir sorun.

Öğretmen açığı sorunu ve stajyer öğretmenlerin doğu illerine gönderilmesi kentin en önemli açmazları arasında yer alıyor.

Sınavlarda sıfır çeken öğrencilerin yoğunluklu olduğu bir atmosferde eğitiminin tüm yönleriyle irdelenmesi gerekiyor.

Eğitimcilere ve velilere de bu noktada önemli görevler düşüyor.

Eğitimcilerin nitelikli olması ve öğretmen yetiştirme programlarının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor.

Erzurum’da ilköğretimi bitirip okuma yazmayı bilmeyen öğrencilere tanık olmak, çok kaygı verici.

Çok fedakarlık yaparak en ücra yörelerde mesleklerini icra eden kişilerde eğitimci olarak nitelendirliyor, öğrenciye okuma yazma dahi öğretemeyen işini öz veriyle yapmayan kişide eğitimci sıfatıyla anılıyor maalesef.

Önemli olan nitelik ve kalifiye eğitimcilerin yetiştirilmesi ve doğuda sürekli kalmasının sağlanması.

Hangi sektörde olursak olalım işini iyi yapanlara ihtiyaç duyuluyor.

Ancak eğitimde hedef kitle diğer sektöreler göre daha önemlidir.,

Eğitimci geleceğimizi şekillendirir.

Eğimcinin yaptığı hatanın telafisi yoktur.

İşte böylesine önemlidir eğitimcinin konumu.

Eğitim sistemi irdelenirken, öğretmen yetiştirme sorunu ve eğitimcilerin nitelik sorunu yoğun bir şekilde gündeme getirilmelidir.

Fırsat eşitliği sorunu, ekonomideki olumsuzlukların eğitime yansıması ve nitelikli eğitimci sorunları ile bir eğitim ve öğretim dönemine daha başlıyoruz.

Önemli olan bu sorunların sadece raporlarda ve söylemlerde kalmaması.

Eğitim sendikaları sadece siyasi ve popülizm içerikli konularla gündeme gelmemelidir.

Sorunlar rasyonel bir şekilde ele alınmamalı, çözüm odaklı öneriler sunulmalıdır.

Uzun vadeli ve en önemli yatırım olan eğitimin hak ettiği konuma gelmesi için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor.

YGS’den aldığımız sonuç eğitimde son hedef olarak görülmemeli.

Bu başarı eğitimdeki önlemleri esnetmeden, kararlı bir hedefle daha iyi sonuçlara ulaşılmalıdır.

Başarının durumuna göre önlemler alınmalı, uzun vadeli çözüm önerileri üretilmelidir.

Gamze İSPİRLİ