1968 yılında dönemin Erzurumlu Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in adı verilerek açılan Erzurum Stadyumu, 30 yıl boyunca 15 bin kişi kapasitesiyle ve “tek bir çivi” dahi çakılmadan hizmet verdi.
Erzurumspor’un 30 yıllık tarihinde ilk kez şampiyon olarak o zaman ki adıyla 1. Lig’e yükseldiği 1997-98 futbol sezonunda Erzurum’da oynanan Erzurumspor-Ankara Büyükşehir Belediyespor maçını izleyen dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’ın talimatıyla 17 bin 600 kişi kapasitesine, maraton ve kapalı tribünlerin üstünün kapatılmasına ve ışıklandırmasına varıncaya kadar kapsamlı tadilatın yapıldığı stadyumda 10 yıl sonra bir kez daha tadilat yapıldı.
2007 yılında Erzurum’un 2011 Dünya Üniversiteler Kış Oyunları’na ev sahipliği yapma hakkını elde etmesinin ardından oyunlarının açılışına ev sahipliği yapacak olan stadyumun depreme dayanıklı olmamasıyla birlikte yetersizliği tespit edildi ve aradan geçen 10 yılın ardından tekrar “kapsamlı tadilata” alındı.
Bu kez “tadilat” 10 yıl öncekinden çok daha büyük oldu. Kale arkaları ile 10 yıl önceki tadilat esnasında işlem görmeyen tribünler tamamen yıkıldı geriye sadece “karkas” bırakıldı. Stadyumun çimleri dahi söküldü, alttan ısıtma yapıldı. Tüm tribünlerin üstü kapatıldı, seyirciler kışın üşümesin diye doğalgazlı ısıtıcılar çatılara monte edildi…
Tadilatın bittiği 2010 yılında 23 bin kişi kapasitesine çıkarılan stadyumun ismi de değiştirildi. Önce “Yeni Erzurum Stadyumu” denildi sonra da “Kazım Karabekir Stadyumu” olarak değiştirildi…
….Ve aradan 10 yıl geçmemişti ki, tepeden tırnağa yenilen stadyumun aslında çok yetersiz olduğu ortaya çıktı. Elektrik sistemi çalışmıyor, ısıtmalar kışın yetersiz kalıyor, zeminin buz tutmasının önüne geçilemediği gibi seyircilerin “buz kesmesine” de müdahale edilemiyordu.
2017 yılından itibaren Erzurumspor taraftarları ve medya, “Bu böyle gitmez” diyerek, yeni stadyumu dillendirmeye başladı…
Burada hiç mütevazi olmayacağım, bu konuyu Erzurum’da ilk dillendiren, “Erzurum’a modern bir stadyum yapılmalı” çağrısında bulunan bizzat bendim. Sonrasında bu çağrıma Erzurumspor camiası inanılmaz katkı verdi ve bugünlere geldik…
Tüm bunları yazmamım elbet bir sebebi var…
Gelelim o sebebe…
1998’den beri 10 yılda bir tadilata giren stadyumda yeni bir tadilat gündemde…
Demem O ki, devletin parasını çarçur etmenin bir anlamı yok…
Bu stadyumun “tadilata” değil, “yenilenme”ye ihtiyacı var…
Yıkılıp, sıfırdan yapmak gerekiyor…
Zira, yaşadığımız iki ayrı “tadilat tecrübesi” gösterdi ki, her seferinde “çok kapsamlı” denilerek yapılan tadilatların ömrü ancak 10 yıl oluyor…
Ülkenin parasını çöpe atmamak, ortaya kalıcı, uzun yıllar masraf çıkarmayacak bir eser bırakılmak isteniyorsa, tadilat fikrinden vazgeçip, yeni stat kararı almak dışında bir seçenek bulunmuyor…
Hem tadilat diye diye koca bir yaz sezonunu da boş geçirdik…
Ben “tarihe not düşme” adına, Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu ve tüm Spor Bakanlığı bürokratlarını ve Erzurum siyasetini uyarıyorum…
10 yıl sonra “ben demiştim” demenin ne bana, ne de bu ülkeye bir faydası olmayacağını bilen birisiyim…
2007’de yapılan tadilata karşı çıkmış ve o gün de “yeni stadyum” çağrısında bulunmuş (O dönemin Palandöken Gazetesi arşivlerine bakabilirsiniz) ne yazık ki sözünü dinletememiş ancak bugün de haklı çıkan birisi olarak tadilat olayına “muhalefet şerhimi” koyuyorum…
Gerisi sizin vicdanınıza kalmış!
Bir yanıt yazın