Sözlük anlamı itibarı ile zaten iki kelimede soğuk bir ifade barındıran Aldatma veya sadakatsizlik; evli ya da duygusal veya cinsel bir ilişki içerisindeki taraflardan birinin bir başka kişi ile ilişkiye girmesi anlamına geliyor.
Düşünün ki bir kadın yıllarca eş olmuş ana olmuş çalışan olmuş. Ama o kadar yılın sonunda karşılaştığı manzara kendi kadınlığını sorgulamak.
Travmaların en büyüğü güvenin en yüksek seviyede bittiği nokta. Eş demek iki yarıdan biri demektir. Bu yarının birini erkek birini bayan oluşturur. Bunların arasındaki sadakatsizliğe de aldatmak denir. Aldatmayı iki ana temele dayandırabiliriz.
Her iki taraftan biri bu eğleme yaşantısında bir sıkıntı olmadan her şey yolundayken kalkışırsa bu o kişinin karakter ve kişilik bozukluğunu gösterir. Mesela bir kadın kadınlık görevini tam anlamıyla yapıyorsa çocuğuna analık eşine kadınlık evine analık geçinmeye de ortaklık yapıyorsa hakkı yenemez. Hakeza erkek içinde geçerlidir. Buna rağmen aldatmaya meyil eden kişi kabul edilemez bir yanlışın içindedir.
Diğer bir aldatma sebebi ise. Bu da uyumsuz eş arasında olan durumdur. Kadın ya da erkek aynı evin içinde birbirlerini görmüyorsa aralarındaki saygı sevgi bitmiş ise aldatma yoluna giriyor.
Hepimizin yakınlarında böyle hikâyeler mevcuttur. Kadim bir arkadaşım aile baskısıyla bir evlilik yapıp eşine harika bir eş olup güzel evlatlar verdi. Hiçbir durumda eşine ve evine karşı ödün vermediği gibi günümüzün zalim hastalığıyla mücadele etti. Eşinin hep yanında olduğunu zannediyordu. Zamanla eşinin hatalar zinciri boy gösterdi. Ardından ta ki net olarak yakalayana kadar.
Hikâyenin özeti bu olsa da ateş yine düştüğü yeri yaktı. Aile içinde travma lar ve güvensizlik. Peki, sonuç ne olabilir. İşte bu daha da acı yıllarca yeri geldiğinde eşini desteklemek adına kendi ailesini karşısına alıp yıllarca konuşmadığı ailesinden yardım mı istemesi, çocuklarına karşı sorumluluğumu. Başlaması kolay olup sonuçları kötü olan aldatmak, Türk toplumunun örf ve adetleri içinde olmayan bir kavram. Ne yazık ki, sosyal medya diziler bunların en büyük etkeni.
İnsan vücudu yaratılış itibari ile birbirine benziyor. Ahlak sevgi saygı değişebiliyor. Mutlu olan bir çiftin aldatmayı seçmesi kabul edilebilir bir durum değildir.
Nitekim NUS İLE USLANMAYANI ETMELİ TEKTİR TEKTİR İLE USLANMAYANIN HAKKI KÖTEKTİR eğer ki kaçamak hataların sonu aldatmaya varmışsa güven saygı biter. Saygının güvenin olmadığı bir yerde medeni kanunun vermiş olduğu diğer seçenek mubah olmuştur.
Eşlerinizi ihmal etmeden onların diğer bir yarınız olduğunu unutmadan iki tatlı bakış iki güzel kelimeye değişmeyin. Sorumluluk ve sonucu çok ağırdır. Kalın sağlıcakla
Bir yanıt yazın