MENÜ ☰
ATA-AÖF’te Sınavsız İkinci Üniversite Ön Kayıtları Devam Ediyor
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Vatan kan ağlıyor…
Mehmet Şener
Vatan kan ağlıyor…


Dün şehit askerlerimiz için Van’da düzenlenen askeri tören sürerken, ajanslar son dakika başlığıyla şu haberi geçiyordu:
“Elazığ’ın Palu ilçesinde karakol tarandı, bir Mehmetçik şehit düşerken dört askerimiz de yaralandı.”
Millet olarak yüreğimizi yakıp kavuran o kor ateş bir kez daha alevlendi.Askerlerin omuzlarında al bayrağa sarılı tabutlar, ebedi istirahatgâhlarına uğurlanmak için, kutlu bir yola çıkıyordu.
Başbakan, Genelkurmay Başkanı, bakanlar, askerler, bürokratlar, kadın çocuk herkes öylece donup kalmıştı. Bazıları göz yaşlarına söz geçiremiyordu, bir çoğu da alçakları sevindirmemek için, adeta tunçtan anıt gibi duruyordu.
Oysa mümkün müydü ağlamamak…
Çünkü kendisine “insanım” diyen hiç kimse, bu kahpe saldırıları, bu alçak tertipleri, bu vicdan fukarası anlayışı normal karşılayamaz. Bütün yurdu bir baştan bir başa zifiri bir gece gibi kuşatan bu kara kâbusu, kendisine “ben insanım” diyen hiçbir kimse kabul edemez.
Ama biliyoruz ki, bu gök kubbenin altında bizimle birlikte aynı havayı, soluyan aynı ekmeği yiyip, aynı tastan su içen, binlerce hain ve işbirlikçi var.
Mehmetçik’e sıkılan her kurşundan sonra, sevinç naraları patlatıyorlar, yere düşen her askerimiz için, “Düşman bir kayıp daha verdi” diyerek, tamtam çalıyorlar.
Onların bazıları politikacı, bazıları bürokrat, bazıları işadamı, bazıları aramızda esnaf, bazıları da sokakta çocuklarımızla arkadaş…
Onların gıdaları, yangın yerine dönen Türkiye’nin külleri, anaların-babaların çağlayan olup akan gözyaşları ve ülkenin tükenen enerjisi, yitip giden yıllarımız…
Teröristlerin çektiği her tetik onların coşku ve heyecanını artırıyor, onları aşka getiriyor.
İşte asıl yara budur; budur millet olarak hepimizi kahreden…
Öyle bir fırtına koptu ki, önce sadece düştüğü yeri yakan alevler, artık dört bir yanı sardı ve bütün ocaklar bu ateşe tutuldu.
Her gün her yerde şehit cenazesi kalkıyor; her gün her bucakta analar yitip giden evlatları için kanlı göz yaşı akıtıyor.
Söyler misiniz; çocuğu ya da bir yakını asker ocağında olan kaç kişi vardır, kapı tokmağı vurduğunda veya telefon zili çaldığında, kalbi yerinden çıkacak gibi olmayan?
Kaç asker annesi babası var ki, gözü kulağı evladında olmasın, uzaklara bakıp durmasın?
Dün Babalar Günü’ydü; yaşı, konumu ve adı ne olursa olsun evlat sahibi her baba, o sıcak, o sevgi dolu sözcükleri bekledi:
“Babalar Günün kutlu olsun, sevgili babacığım.”
Ben de bir babayım; aynı zamanda da bir babanın oğluyum……Yaşı doksanı aşan babamın elini öperek, “Babalar Günün kutlu olsun” derken; çocuklarımın da aynı duygular içinde olduğunu biliyordum.
Ben babamın elini, çocuklarım da benim elimi öptü.
Ama içimde kopan fırtınayı dindirmeye mani olamadım. O’nun da gelip, boynuma sarılmasını bekledim. Ama o uzaktaydı ve dün şehit düşen o ana kuzuları gibi O da asker ocağındaydı.
Oğlum Ömer İkbal’i gözüm aradı fakat yoktu…
Neyse ki, O’ndan gelen bir telefon göğsüme çöreklenen ağırlığı az da olsa hafifletti.
Sarılamadım, koklayıp öpemedim ama sesini duymuştum ya…
Fakat dün başka babalara, bana gelen telefon gibi bir telefon gelmedi.
Onlara, “Babacığım, Babalar Günün kutlu olsun” diyecek, uzakta bir evlatları artık yoktu.
Tam da korktukları başlarına gelmişti: En kara haber, en ummadıkları bir zamanda kapılarını çaldı:
“Evladınız şehit düştü”
Dün Babalar Günü’ydü;  bazı babalar evlatlarının tabutlarına sarılabildi ancak…

Mehmet ŞENER

📆 21 Haziran 2010 Pazartesi 14:16   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR