Vurun abalıya.
Meşhur bir söz.
Bu sözün altına sığınanların sayısı az değil.
Suçu üzerinden atma,
Hedef şaşırtma,
Bir nevi kendini temize çıkarma,
Aklama gibi manevralarda diyebiliriz.
*
Meseleyi fazla uzatıp insanların kafasını şişirmeye gerek yok.
Mevzu şu efendim;
Polis 8 ay gibi bir zaman teknik takip yapıyor.
Telefon dinliyor,
Sonra kamuoyu konudan haberdar oluyor.
Ilıca termal tesirsilerine fuhuş bakını.
Aziziye Belediyesi’nde çalışan 2 kişi bu dümenin başında olanlar.
Soruşturma genişletiliyor,
Gözaltılar,
Ve peşinden tutuklamalar oluyor.
*
Tabi ki olaylar sonrası insanları kafasında bir dizi istifamlar oluşuyor.
İnsanlar birbirlerine soru sormaya başlıyorlar.
Olay sorgulanıyor anlayacağınız.
Bu kadar zaman bu olaylardan Aziziye Belediye Başkanının haberi hiç olmamış mı?
Belediyesine her defasında hakim olduğunu söyleyen Sayın Başkan böyle bir olayı nasıl altlamış olabilir?
Burası Türkiye’nin büyük turizm merkezlerinden biri değil,
Başı sonu belli olan,
Herkesin birbirini tanıdığı küçük bir ilçe.
Böylesine bir fuhuş olayından yetkililer nasıl haberdar olamazlar?
*
Çok haklı olarak kamuoyu bu soruları soruyor.
Ve yetkililerden bir açıklama bekliyor.
İşte tam bu sırada Aziziye Belediye Başkanı bir açıklama yapıyor.
Açıklama tam bir hayal kırıklığı yaşatıyor kamuoyuna.
Çünkü Başkan faturayı basına kesiyor.
Ne diyor biliyor musunuz;
Basın işi abartıyor,
Bu tür haberlerle termal tesisin önü kesilmiş oluyor.
*
Basın ne yapmalıydı peki?
Olayı hiç yazmamalıydı?
Kamuoyuna duyurmamak mı lazımdı?
Duyup duymazlıktan mı gelmeliydi?
O zaman basın görevini yapmış mı sayılacaktı?
Sayın Başkan o zaman basına teşekkür mü edecekti?
*
Ama öyle olmadı,
‘Vurun abalıya’ taktiği ortaya çıktı.
Sayın başkan alelacele dümenin başında olan bir geçici işçinin işine son verdi.
Diğer kadrolu işçinin ise durumunun mahkeme kararı sonrası değerlendirileceğini söyledi.
Yani olay bu kadar basit mi?
Gerçi olaylarla Başkanın bir ilgisi olmadığını,
Olamayacağını herkes biliyor.
Belediyenin bir biriminde suç işlenmiş, takip edilmiş, kanıtlanmış.
Başkanın buradaki tavrı basını suçlamak değil, gereği yapılacak şeklinde olmalıydı.
Böyle celallenmeye gerek yoktu.
Ortada fuhuş gibi çirkin bir olay var.
O failler arasında ne başkan var,
Ne de suçladığı basın…
Öyleyse bu gereksiz telaş neden?
*
Birde Sayın Başkan hatırlı misafirlerini hep kaplıcalara götürür.
Allahtan ki baskın,
Bu hatırlı misafirlerin kaplıcada misafir edildikleri ana denk gelmemiş.
Yoksa işin içinden çıkılamazdı inanın.
*
Bir talihsiz ve hiçbir mana ihtiva etmeyen bir açıklama daha vardı.
Olay termal tesislerde değil,
Kabinlerde meydana gelmişmiş.
Erzurum’u,
Ilıcayı bilmeyenler zanneder ki kabinler Palandöken de…
Kabinler termal tesislerle aynı mekanda değil mi?
Havuzlara giden su,
Kabinlere gitmiyor mu?
Dedim ya,
İşin içinde ‘Vurun abalıya’ var.
Burada vurun abalı tabii ki basın oluyor.
Suçlu basın ilan ediliyor,
Kamuoyunun gözü kulağı basın suçlanıyor.
*
Suçlu basın değil,
Basın kamuoyu görevi yapıyor.
Gücünü kuvvetini kamuoyundan alıyor.
Yani basın görevini yapıyor,
Peki ya,
Bu olay karşısında Aziziye belediye Başkanı görevini yapmış oluyor mu?
Ona da artık kamuoyu karar versin!…
Esat Bindesen
Basin sutten çikmis ak kasik degil oncelikle. Basin’da istedigini alamayinca hiç acimadan “vur abaliya” diyebiliyor. Basin suya sabuna dokunacaktir elbette isi odur. Ama yansiz olmalidir. Taraf tutularak yapilan yayincilik asla ve kat-a yayincilik anlayisiyla bagdasmaz. Suya sabuna dokunacak diye kisiler kuçuk dusurulemez, kamu oyuna zarar verici ifadeler kullanilamaz, herkes her istedigi gibi yazamaz. Hem gorsel hemde yazili basin, olaylar ve insanlar arasinda araci bir makamdir, kisilerin kendi menfaatleri için kullanilamaz. Degil belediye baskani, halkin haber alma ozgurlugunu kimse kisitlayamaz. Belediye baskaninin haberi olmamis olabilir ama bunun faturasini elbette ki basina çikartmasi yanlistir. Bazi olaylar heryerde vuku bulabiliyor. Baskanin haberi olduguna dair bir kanit var midir? varsa eger boyle birseyin olmadigini iddia etmesi yada basina çamur atmasi onun handicapidir elbette. Olay emniyete intikâl etmis anladigim kadariyla. Bu olaydan haberdar olmadigi halde, bunu basin abartiyor demesi onun suçlulugunu gosterir. Basinin da dedigi gibi bu iste el’i yoksa eger kendini neden haksiz duruma dusuruyor? Muhafazakâr bir sehirde boyle olaylarin yasanmasi çok infiâl yaratir. Erzurum bile boylesi bozulursa Turkiye’nin vay haline…!
Serap Durmazpinar Kuruhasanoglu / France
SİZDE SAYIN BAŞKANA DANIŞMADAN YAZI YAZMAYIN . HİZMET HİZMETTİR