Atalarımız boşa laf hiç etmemiş. Her bir atasözünün altında derin manalar ve gerçekler yatıyor. Kısa bir süre önce hükümette kabine revizyonu oldu. Değişen Bakanlar arasında maalesef  Erzurum Milletvekili ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ da vardı.

Recep Akdağ’ın bu ülkenin sağlık sistemine yaptığı hizmetler kuşkusuz tartışılmaz bir gerçektir. Bir Erzurumlu olarak bakan beyin refüze edilmesi beni de derinden yaraladı. Elbette bir ömür boyu bakan olarak kalmayacaktı ama en azından görev süresi bitene kadar diğer bakanlar gibi koltuğunu korumasına izin verilmeliydi. Bunu en az Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım kadar hak ettiğini düşünüyorum.

Bu konuya dair şu ana kadar hep bekledim. Öyle ya bu kadar milliyetçi bir kent mutlaka bir tepki verecekti. En azından küçücük bir Ordu ili kadar da olsa ses çıkarıp bakanına sahip çıkacaktı. Ama olmadı. Sükûtu hayale uğradım. Bırakın sahip çıkmayı birde sosyal medyada “oh iyi ki gitti” mesajları vardı.

Hatta “bu kente ne yaptı” diyenler bile çıktı. Recep Akdağ hiçbir şey yapmasa bile 10 yıl Erzurum’u iktidar partisinde ve kabinede layıkıyla temsil etti. Ayrıca da çok başarılı bir bakandı. İlk kez Erzurum marka bir siyasetçi ile tanıştı. Hadi halk, gidene ağam, gelene paşam yaptı. Peki devir teslim töreninde neden 5 milletvekili ve tüm belediye başkanları yoktu. Bir tek görebildiğim kadar Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut oradaydı. Tek açıklamada Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’ndan geldi. Bir kez daha anladık ki, Erzurumlular olarak biz bizden olana sahip çıkmıyor ve yerden yere vuruyoruz. Bu örneği her yerde verdim, vermeye de devam edeceğim. 2005 seçimlerinde Başbakan Erdoğan Trabzon halkının istediği ismi belediye başkan adayı yapmadı. Trabzonlular çok kızdı, “liderin değil halkın sözü olacak” diyerek AK Parti’ye oy vermediler. O dönem AK Parti Trabzon’da kaybetti, seçimi CHP kazandı. 2009 seçimleri öncesi Başbakan Erdoğan Trabzonlulara hitaben bir konuşma yaptı “Ey Trabzonlular, kimi istiyorsunuz, kimi aday yapalım” dedi. Trabzonlu seçmenin istediği kişi belediye başkanı oldu. Seçmen bilinci işte buydu.

Şüphe yok ki; bakan beyin gidişi sağlık çalışanları arasında da bir mutluluk vesilesi oldu. Sağlık çalışanları bakan beyden epey rahatsızdı. Ama mutlulukları uzun sürmedi. Göreve yeni gelen yeni Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, gelir gelmez doktorların performans ücretlerini kaldırdığı iddia edildi.

Dün tam gün yasasına itiraz eden doktorlar, bakanlığın bu kararı karşısında şok oldu. Çünkü baktıkları her hasta başına ücret alıyorlardı. Bunun yanı sıra döner sermayeden aktarılan payla nöbet dahi tutmayan bir doktor hatırı sayılır bir maaş alıyordu.

Ünlü oyuncu Tuba Ünsal sosyal paylaşım sitesinden ‘Ok Meydanı Hastanesinde rezalet’ diye bir kare fotoğraf yayınladı. En az 11 yıl önceki kuyruklardan farkı yoktu. Sedyede bekleyen hastalar isyan noktasındaydı. Bakanlık yetkilileri konuya dair bir açıklama yaptı.

“Yetkili arkadaşlar uyarıldı. Duyarlılığınıza teşekkür ederiz” denildi. Bir günde Türkiye bu görüntüyle 11 yıl geriye gitti. Belki biraz abartmış olabilirim ama şu atasözü galiba durumu özetliyor:

“Gelen gideni aratır”

Başka bir atasözü de derki “Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır” Çiçeği burnunda yeni Sağlık Bakanı ayağının tozu ile ilk kara müjdeyi doktorlara verdi.Bu karar uygulanırmı bilmem ama huzursuzluğu bile yetti.  Bu arada Sağlık eski Bakanı Recep Akdağ’ın siyasetteki rolünün ne olacağını merak edenlere, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü izlemelerini tavsiye ederim.