Türkiye için nasıl 2002 tarihi dönüm noktası oldu, gelişen ve büyüyen Türkiye için adımlar atılmaya başlandıysa, 2004 yılı da Erzurum için hayal kırıklıklarının ve hüsranın başlangıcı oldu…
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndaki başarılı performansının yanı sıra uğradığı haksızlıklardan dolayı Türk halkının yakından tanıdığı Recep Tayyip Erdoğan’ın 3 Kasım 2002’de yapılan seçim ve sonrasında Siirt’te gerçekleşen ara seçimin ardından başbakan olmasıyla birlikte Türkiye, “süper güç” olma yolunda da ciddi adımlar attı.
Tek şeritli “ölüm yolları” gitti, adeta uçakların inebilecekleri genişlikte duble yollar inşa edildi, acil servislerde sedye üzerinde ölümler, hastaların parasızlık yüzünden rehin kalmaları tarih oldu, iki kişilik, özel oda ayarındaki hasta odaları ile tanıştık. 2002 öncesinde sadece SSK hastanelerine “mahkumken” bugün, istediğimiz hastaneye, istediğimiz doktora, elimizi kolumuzu sallaya sallaya gidiyoruz.
Başbakanlarımızın ABD başkanları önünde “el pençe” durduğu günler tarihte kalırken, bugün ayak ayağa atabilen, yeri geldiğinde de “masaya yumruk vuran” bir ülke olduk…
TÜRKİYE 10 YIL 7 AYDA NEREDEN NEREYE?
Uzaya çıkmaya başladık…
Dünyaya kabul ettirdiğimiz THY gibi kendi markalarımızı oluşturduk…
Kanal İstanbul’u yapabilecek bir güce ulaştık…
IMF denilen, ülkemiz için “kene” konumunda olan kuruma olan borcumuzdan kurtulduk…
Birçok avrupa ülkesinin yapamadığı sportif organizasyonları, “çocuk oyuncağı” haline getirip, kolaylıkla yapar bir hale geldik…
Olimpiyatlar için en şanslı ülke olduk. (İnşallah Gezi olayları baltalamaz)
Ve daha onlarca hayalin gerçekleştiği bir 10 yıl 7 ayı geride bıraktık ülke olarak…
Türkiye’ye çağ atlatan Başbakan Erdoğan için Erzurum’un da özel bir yeri vardı…
Öyle ki, Erzurum’dan giden tüm talepleri, projeleri destekledi Sayın Başbakan…
Deyim yerindeyse, Erzurum için akan suları durdurdu…
Kış Oyunları’nın Erzurum’da yapılmasının baş mimarı oldu…
Cumhuriyet tarihinin en büyük spor yatırımları yine Sayın Başbakan’ın sayesinde yapıldı Erzurum’a…
Tüm bunlar olurken, maalesef belediyecilik açısından Erzurum’un yüzü gülmedi…
HÜKÜMET NE KADAR BAŞARILI İSE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BİR O KADAR BAŞARISIZ!
2004’de, belki genç ve dinamik olduğu düşüncesiyle Büyükşehir Belediye Başkanı yapılan Ahmet Küçükler, üzülerek ifade ediyorum ki, o günden bugüne kadar Erzurum için hayal kırıklığından başka bir anlam ifade etmedi…
Erzurum’un neredeyse tamamı, 2009’da ikinci kez neden aday gösterildiğini bugüne kadar anlamadı…
Şehirle kopuk…
Halkından uzak…
Esnafıyla mesafeli…
İşadamını canından bezdirmiş…
Yatırım yapanı da yapacak olanı da “illallah” dedirtmiş…
Partilisiyle de bağları kopuk…
Ve hepsinden de önemlisi, güven kaybına uğramış bir isim Ahmet Küçükler…
Erzurum’da 3-5 kişinin dışında seveninin olmayan, yalnız biri aslında…
Erzurum sokaklarını karış karış, adım adım gezen biri olarak bunu net bir şekilde görüyorum…
KÜÇÜKLER’İ BİR DE BENDEN DİNLEYİN BAŞBAKAN’IM!
Bu nedenle de Sayın Başbakan’a sesleniyorum…
Sizler Türkiye’yi nasıl ileriye götürdüyseniz, Sayın Küçükler de Erzurum’u maalesef bir o kadar geriye götürdü…
İsterseniz yaptıklarını ve yapmadıklarını size bir bir sıralayayım da, Kış Oyunları’nın kapanış töreninde ve sizin de gözleriniz önünde binlerce Erzurumlu’nun protestolarının neden olduğunu işte o zaman daha iyi anlacağınızı düşünüyorum…
“Ben yaptım oldu” mantığıyla hareket eden ve sadece ama sadece “kendi aklını” seven Sayın Küçükler, 5-6 yıl öncenin parasıyla yaklaşık 40 milyon liraya malolan ve kimsenin kullanmadığı bir otopark inşa etti. Tüm uyarılara ragmen zemin etüdü yaptırılmadığı için zeminden çıkan su yüzünden maliyet 3-4 çok arttı. Bunu da Kiremitlik Tepe’de olmayan bir rekreasyon alanı icat edip, buradan gelen 6 milyon lirayı, otoparkın yapımına aktardı. Atlama Kuleleri’nin bulunduğu Kiremitlik Tepe’ye bir bakın Sayın Başbakanım, biz orada rekreasyon alanı göremedik ama 6 milyon lira oraya harcanmış olarak gösterildi…
Bu konuyla ilgili defalarca savcılığa suç duyurusu yapılmıştır…
Halkla inatlaşılarak, biline biline yönleri hatalı yapılan ve bu yüzden trafiği iyice sıkıştıran 3 alt geçit…
Özellikle SSK kavşağındaki alt geçit, yine tüm ısrarlarına rağmen yönü ters yapılmış ve hem maliyeti iki kat artmış hem de trafiğe hiçbir katkı sağlamamıştır. O bölgedeki MOBESE kayıtlarını izlemeniz halinde trafiğin nasıl sıkıştığını, buna karşın alt geçitten tek-tük araç geçişi olduğunu görebileceksiniz…
KENTSEL DÖNÜŞÜM FİYASKOYA DÖNÜŞTÜ
Kentsel dönüşüm deseniz tam bir facia…
Yakutiye Belediyesi ile aynı anda başladıkları Erzurum Kalesi’nin etrafındaki Cazibe Merkezi Projesi’nde Yakutiye Belediyesi ikinci etabını bitirirken, bugüne kadar Sayın Küçükler’in tek bir çivi çakmadığı gözle görülebilecek gibidir…
Kalenin etrafında kentsel dönüşüm çalışması yapmadığı gibi, Sayın Küçükler, başkanlığının ilk döneminde Çifte Minareli Medresi’nin etrafındaki baraka halindeki işyerlerini yıkarak, herkesin büyük beğenisini kazanmış, ancak sonrasında yeni baraka işyerleri yaptırarak, hayal kırıklığı yaşatmıştır.
Ayrıca tarihi Çifte Minareli Medrese’nin hemen altına ise büyük bir tuvalet yaptırarak, tarihi mekanın görüntüsüne yine tüm tepki ve eleştirilere rağmen zarar vermekten çekinmemiştir…
İçme suyu konusuna hiç girmek bile istemiyorum, zira suyuyla meşhur Erzurum’da bugün 3’ncü hazır su firması faaliyete geçmiş, evlerde hazır sular ya da mahalle çeşmelerinden elde edilen sular kullanılmaktadır. Bu da Erzurum’un bu anlamda da nereden nereye geldiğinin ispatıdır diye düşünüyorum…
KÜÇÜKLER’İN HAYALİ PROJELERİYLE BOŞA GİDEN YILLAR…
Sayın Başbakanım, Sayın Küçükler’in “yarım bırakma” veya “hayali projeler” gibi son zamanlarda baş göstermiş bir sıkıntısı daha var…
Mesela, Havuzbaşı’ndaki Halk Eğitim Merkezi ve Kültür Merkezi’ni geçtiğimiz yıl Nisan ayında bir hafta sonu operasyonu ile yıkıp, “Burayı büyük bir meydan yapacağız. 29 Ekim 2012’de de hizmete açacağız” diye açıklama yapmış ve meydanın görsellerini medyaya servis etmişti…
Bugün 23 Haziran 2013…
Allah aşkına Sayın Başbakan’ım, havuzbaşına baktığınız da bir meydan görebiliyor musunuz?
Peki, 29 Ekim 2012’de bitecek olan projenin henüz ihale bile edilmediğini söylesem, tepkiniz nasıl olur Sayın Başbakan’ım?
Yine 2012 yılında tamamlanacağını açıkladığı ve belediyenin internet sitesinde de yeralan, “Olimpiyat Parkı“nın halen daha yapılamadığını, sadece giriş kapısının var olduğunu biliyor muydunuz?
EBK ile arsa takası karşılığında yeni kombina yapılacaktı, o da şu ana kadar hayal yatırım oldu…
Yine belediyenin internet sitesinde yeralan ve 2012’de bitirileceği duyurulan Müzik-Folklor Eğitim Merkezi’nden de haber alamadığımızı bilmenizi isterim Sayın Başbakan’ım…
Başka var mı diyecek olursanız, “onlarca” cevabını veririm…
BÜYÜKŞEHİR’İN YOLSUZLUK DOSYASI DA KABARIK
Ancak, bir de yolsuzluklara bakalım isterseniz Sayın Başbakan’ım…
Size ne kadar aksettirildi bilemiyorum ama belediyenin hangi birimini tutsanız adeta elinizde kalıyor.
Bir yolsuzluktur ki almış başını gidiyor…
Kamulaştırma vurgunu en son ortaya çıkanı ve adliyeye taşınanı…
Efendim, kentsel dönüşüm için hükümetinizin gönderdiği paraların, hayali arsaların, olmayan binaların yıkımı ve kamulaştırması amacıyla harcandığını biliyor muydunuz?
Ya da değerinin çok ama çok üstünde birilerine ödendiğini…
Belediyenin arsalarının bedava evet evet yanlış okumadınız, “bedava” bazı işadamlarına verildiğini duymuş muydunuz?
Arsaların 1.5 milyon lira karşılığında satılıp, parası alınmadan tapu devrinin yapıldığını eminim ki duymamışsınızdır…
Sayın Başbakanım, bu konuyla ilgili soruşturma savcısı ve Cumhuriyet Başsavcısı size çok daha açık ve net bilgiler verebilir…
Hele hele, soruşturmanın seyrini belirleyecek 200’ün üzerinde dosyanın kayıp olduğunu ve muhtemelen yakıldığını duyduğunuz da nasıl bir tepki vereceğinizi doğrusu çok merak ediyorum…
ERTANSA’da olan yolsuzluklardan kesinlikle haberiniz olmamıştır.
Ya ihaleler…
MNG İHALESİ BAŞLI BAŞINA SKANDAL DOLU
Büyükşehir Belediyesi’nin her işinde bir koku yayıldığını söylesek, herhalde abartmış olmayız…
Örneğin MNG Holding’e satılan otogarın arsası…
Sayın Küçükler’in bu arsayı “Otel ve AVM yapılacak” vaadiyle sattığını ve şehrin de “turizm” adına otel yatırımı için arsanın 350 lira gibi “bedava” sayılabilecek bir rakama satılmasına ses çıkarmadığını baştan ifade edeyim…
Ancak sonrasında otel bir anda buhar oldu Sayın Başbakanım…
Otel yerine, iki tane 25’er katlı konut projesi önümüze sürüldü…
Bunu da eminim ilk kez duymuşsunuzdur Sayın Başbakan’ım…
Erzurum’da arsa fiyatlarının metrekaresi ortalama bin TL’den satıldığı bir ortamda MNG’ye 350 liradan otogar gibi şehrin giriş noktasında bir arsanın satılmasına halen daha bir anlam veremiyoruz Sayın Başbakan’ım…
PALANDÖKEN’İN ETEKLERİNİ DE İMARA AÇMAYI PLANLIYOR!
Hele hele Palandöken Dağı’nın eteklerinin imara açılma yönündeki girişimleri var ki, bu tam bir facia…
1/5000’lik imar planlarında Palandöken’in eteklerinin imara açılacağı ve yüksek katlı binalara izin verileceği yönünde duyumlarımız da var Sayın Başbakan’ım… Buna da engel olursanız, Erzurum’a ve Palandöken’e olan eşsiz katkılarınıza bir yenisini daha eklemiş olursunuz…
Halkla kopukluğunu, esnafla mesafesinin detaylarını yazmaya kalksak sayfalar yetmez bize…
Bu bunlar ışığında Sayın Başbakanım, “Ahmet Küçükler’i bu kadar çok sevdiğiniz Erzurum’a nasıl reva gördünüz?” diye sormak istiyorum size…
Ve inşallah, yeni dönemde bu yanlıştan döner, Erzurum’un kaybettiği 10 yılı, geri kazanması için ilk adımı yine siz atmış olursunuz…
KÜÇÜKLER’İ BİR DE ERZURUM’A SORUN!
Erzurum’da eminim çok güvendiğiniz, sözüne itibar ettiğiniz insanlar vardır…
Onlara da soracak olursanız, öyle zannediyorum ki, bu yazdıklarımı rahatlıkla teyit edebilirsiniz…
Ya da teşkilat mensuplarınıza…
Milletvekillerinize…
Erzurum’daki kamu görevlilerine…
Gazetecilere…
İşadamlarına…
Sivil toplum örgütlerine…
Kısacası Erzurum’a sorun Sayın Küçükler’i…
İnanıyorum ki, alacağınız cevap çok da farklı olmayacaktır…
Aksi olursa, hem Sayın Küçükler’den hem de sizden açık açık özür dileyeceğim…
Saygılarımla…
Eminim ve emin olki duymuştur..SEVGİLERİMLE……