Dünyayı görmüş bir arkadaşımdı.

Aşağı Saksonya’dan, Tiran’a kadar gitmediği, görmediği yer yoktu.

Trafiğinde klakson sesleri ile meşhur Hindistan’dan daha yeni dönmüştü.

”Bir memlekette ne kadar çok korna sesi varsa, o memleket o kadar medeniyetten uzak demektir”demişti o arkadaşım o zamanlar..

Tereddütsüz katıldığım bir düşünceydi bu.

Korna sesleri, gerçekten gelişmişlikle alakalı bir şey.

Ben de bunu bilir buna inanırım..

***

Peki, sizin de katılacağınıza inandığım bu görüş doğrultususunda size doğrudan bir soru sormak istiyorum.

Bir memlekette ne kadar çok siyaset konuşuluyorsa o memleketi nasıl okumalıyız?

Sanıyorum ne dediğimi anladınız.

Haydi hazır sizi karşımda bulmuşken bir soru daha sorayım.

Sizce bugün Türkiye’de daha seçime aylar varken bu kadar çok siyasetin konuşulduğu il neresi olabilir?

Bu soruya ‘Erzurum’ cevabını verdiğinizi duyar gibiyim.

Ben de sizinleyim.

Sizinle aynı şeyi düşünüyorum.

Başka bir il yoktur ki, Erzurum’da olduğu gibi Türkiye’de siyaset seçimlere hem de ‘aylar olmasına rağmen’ bu kadar çok konuşulsun!

Hani bazen Erzurum niye bir çok açıdan bu kadar gerilemiş, niye Büyükşehir Belediye Başkanımız ‘sondan ikinci’ olmuş diye tartışıyoruz ya.

Oysa bilirim ki, bir memlekette klakson ne kadar o memleketin medeniyetten uzak olduğunun göstergesiyse, galiba bir şehirde bu kadar çok siyasetin konuşulması da ‘geri kalmışlıkla’ alakalı bir şey olsa gerek!

***

2010 yılında kaleme alınmış benim çok hoşlandığım bir şiir var.

Mahalli bir Doğulu sanatçı, Murat Ceylan yazmış.

”Şimdiki aşklar laga luga” diye!

Galiba bizimki de o!

Laga luga!

En iyi bildiğimiz ,

En iyi yaptığımız iş!

NOT:

Laga lugaya yarın devam edeceğiz inşallah

—