Atatürk Üniversitesi’nde mezuniyet coşkusu yaşanıyor.

Mezun olan öğrenciler renkli görüntüler oluşturuyor.

Fotoğraf çekilmek için değişik mekân arayanlar, mezuniyet baloları mezunların heyecanını yoğunluklu olarak yansıtıyor.

Amaç üniversite bitirmenin heyecanını yaşamak. 

Üniversite 53. dönemde 7 bin 500 öğrencisini düzenlenen törenle mezun etti.

Atatürk Üniversitesi Stadyumu’nda mezuniyet ve kep fırlatma töreni düzenlendi.

A.Ü Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, yaptığı konuşmada, 53 yılda binlerce mezun verdiklerini söyledi.

 Prof. Koçak, Atatürk’ün direktifleriyle kurulan AÜ’nün ülkenin sosyo- ekonomik kalkınmasına önemli katkılarda bulunduğunu dile getirdi.

Üniversite-şehir işbirliğini geliştirdiklerini sözlerine ekleyen Rektör Koçak, “Bir çok etkinliğe katılarak hem şehrimizi hem de üniversitemizi etkin bir şekilde ulusal ve uluslararası alanda tanıttık.” dedi.

Mezun öğrenciler adına konuşan Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü son sınıf öğrencisi Canan Ersarı, bilginin toplumlar için önemli olduğu bir çağda yaşandığını dile getirdi.

Ersarı, kalkınmanın en önemli göstergesinin eğitime ve insana yapılan yatırım olduğunu dile getirerek, “Sağlam bir gelecek inşa etmenin yolu eğitime ve insana yatırım yapmaktan geçiyor.” diye konuştu.

Eğitimli eleman talebi son derece sınırlı.

Bu manada üniversite mezunlarının işi çokta kolay değil.
Yaklaşık bir milyon nüfuslu Erzurum’da SSK’lı çalışan sayısının yaklaşık 35 bin ile sınırlı olması, kentteki istihdam oranının ne düzeyde olduğunun en büyük göstergesi.
Özel sektör yatırımları oldukça sınırlı olan kentte, asgari ücretle istihdama katkı sağlayan işyerleri parmakla gösterilecek kadar az.
İşletmeler istihdama uzun vadeli katkı sağlayamıyor.
İşletmelerdeki bu başarısızlığın nedenlerini her fırsatta vurguluyoruz.
Finansman sorunu, pazarlama sorunu ve kalifiye elaman sorunu başlıca nedenler içerisinde yer alıyor.
Erzurum’da 10 binin üzerinde işsiz bulunurken, elaman arayan işyerleri çalışan bulmakta güçlük çekiyor.
Gençler özel sektörde verilen maaşları beğenmeyerek, işsiz kalmayı tercih etme yoluna gidebiliyorlar.
Elbetteki potansiyeline uygun işler bulmak önemli, vasıflarını altında veya üstündeki işlerde çalışmak iş verimliliğini önemli ölçüde etkiliyor.
Sorun üniversite ve yüksek okul mezunlarında daha da hissedilebilir bir hal alıyor.
Bir üniversite mezunu asgari ücretle vasıf gerektirmeyen işlerde çalışması, çalışanı köreltmekten öteye geçemiyor.
Eğitim aldığı halde evde oturmayı tercih eden işsiz sayısı oldukça fazla ve bu durum iktisattaki tabiri ile iradi işsiz sayısının artmasına neden oluyor ve göç olgusunu hızlandırıyor.
Aldığı ücreti hak etmeyen, az çalışarak maaşını almanın gayreti içersinde olan çalışanlar işyerlerindeki verimliliğin düşmesinin en önemli faktörleri içerisinde  yer alırken, işverenler açısından da iş hukukunun ihlal edilmemesi son derece önemli.
Yapılan araştırmalara göre Erzurum’da özel sektör potansiyeli yeterli düzeyde olmadığı içim kalifiye elemana da yeterince ihtiyaç duyulmuyor.

Umarız üniversiteli gençler hak ettikleri konuma gelir ve işsizlikle mücadele etmek zorunda kalmazlar.

Gamze  İSPİRLİ