480 milyon lira…
Bu rakam; Birkaç ay sonra Erzurum’da yapılacak olan Üniversitelerarası Kış Oyunları için, devletin şu ana kadar harcadığı paranın toplamının cevabı.
İçinde KDV yok!
Hatta bundan sonra harcanması muhtemel oran da yok…
Uzmanların tahminine göre, en az 100 milyon lira daha harcanacak. Demek ki, şu ana kadar harcanan 480 milyon lira sadece tesisler için…Zaten en başında da, böyle bir organizasyon için asgari 600 milyon liralık bir tahmini bütçe öngörülüyordu. Anlaşılan üç aşağı beş yukarı o öngörü tutacak gibi…
Erzurum gibi, ekonomisi büyük oranda “kamu girdi”lerine dayanan bir şehir için, devlet eliyle bir-iki yıl içinde 600 milyon lira harcanması, kesinlikle yabana atılacak yahut da dudak bükülecek bir durum değildir.
Her yedi kişiden üçü Yeşil Kart’lı…
Sanayi yok; tarım ise, iklim yüzünden zaten verimsiz.
Hayvancılığın geldiği nokta ortada; kim ne anlatırsa hikâye… Erzurum, eti Balıkesir’den, sütü İzmir’den alıyor.
Hani şu övüne övüne yere göğe sığdıramadığımız cağ kebabımız yok mu, işte onun eti bile dışarıdan geliyor. Çünkü Erzurumlu besi hayvancılığını terk edeli yıllar oldu!
Ahâlinin üçte biri kamuda çalışıyor, geri kalan da kamudan geçiniyor!
Takriben 20 bin dolayında Bağ-Kur’lu esnaf olan Erzurum’da, resmi rakamlara göre on beş bin işyeri sahibi aylık primlerini düzenli olarak ödeyemiyor.
Şehir merkezinde en az 20 bin aileye doğrudan kömür, gıda, giyecek ve çocukları için okul yardımı yapılıyor. Bu 20 bin aileyi asgari üç kişiden hesaplasanız, demek ki altmış bin kişi de bu şekilde devletin şefkâtli kolları arasında huzur bulmuş!
Erzurum, üretmeden tüketen bir şehir…
Şayet hükümetler “ne kadar para o kadar köfte” mantığıyla şehirlere yatırım yapmış olsaydı, emin olun ki Erzurum’a kamu eliyle tek bir çivi bile çakılmazdı.
Fakat tersi bir durum söz konusu…
Erzurum son yedi-sekiz yıl içinde, bazı alanlarda hakikaten son elli yıla tekabül edecek büyüklükte yatırımlara sahne oldu.
Buna ister AK Parti yalakalığı deyin, isterse başka bir kılıf bulun fark etmez.
Hakikat bu…
Çok da merak eden varsa buyursun araştırsın, Halep ordaysa, arşın burada…
Misal:
Sağlık, eğitim, ulaşım, kış turizmi…
Halkının üçte biri kamudan geçinen bir şehir için, yine kamu kaynaklı yatırımlar yapılıyor.
Sağlık alanında alınan mesafe belli…
Hele şu dört adet yeni hastane de yapılsın, görün bakın ki Erzurum nasıl bir sağlık merkezi olacak.
Eğitim de farklı değil:
Hükümet; bir yandan hem Atatürk Üniversitesi’nin daha da büyüyüp gelişmesi için kesenin ağzını açmış durumda, hem ilk ve orta öğrenim için sürekli yeni okullar ve yurtlar yapıyor, hem de Erzurumlu’nun hayallerini süsleyen ikinci devlet üniversitesi için kuvveden fiile geçti…
Hangi izan ve vicdan sahibi kimse, özellikle ikinci devlet üniversitesinin bu şehre kazandıracaklarını inkâr edebilir ki…
Ya bölünmüş yollar?
Eğri oturum doğru konuşalım demiş, büyükler.
Hayır… Gelin doğru oturup doğru konuşalım. Son yıllarda şu yol konusunda alınan mesafeyi, yapılan bu bölünmüş yolları nasıl ve ne hakla görmezden gelebiliriz?
AK Parti’yi sevin ya da sevmeyin; ama hakkını teslim etmek lazım… Erzurum özelinde eğitim, sağlık, ulaşım ve kış sporları alanında yapılan yatırımlar, başka şehirleri kıskandıracak düzeydedir.
Dikkat, belediyeleri demiyorum.
Çünkü Erzurum bu baş döndürücü yatırımların yanında belediye hizmetleri konusunda sınıfta kaldı, çuvalladı, merkezi hükümetin hızına ayak uyduramadı. Bu yüzden de ahali şehrin genel görüntüsüne bakarak, “Erzurum’a ne yapıldı ki” diye sorabiliyor.
Evet… Belediyeler çuvallamasına çuvalladı ama merkezi hükümet son sekiz yıl içinde Erzurum’a öyle yatırımlar yaptı ki, son elli yılla kıyaslasak yanlış olmaz.
Bekir Korkmaz açıkladı. 480 milyon lira sırf tesisler için harcanan paranın toplamı……
Bekir Korkmaz, bu şehrin evladı, kıymetli bir hemşehrimiz. Rüştünü ispatlamış bir bürokrat olmasının yanı sıra, alanında başarılı bir isim…
Dev bir bütçeyi başarıyla yürüttü ve yürütüyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, bizzat “bu işi yap” diye görevlendirdiği güvenilir bir bürokrat…
O diyor ki, “480 milyon harcadık, daha da harcanacak”
Erzurum ölçeğinde bir şehir için bir-iki yıl içinde, üstelik de sadece bir alanda 500 – 600 milyon lira gibi bir kamu yatırımı yapmak şapka çıkarılacak bir gelişmedir.
Pekâla denilebilir ki, “Erzurum da son dört seçim ve son referandumda olduğu gibi hep AK Parti’ye destek verdi ve hep en yüksek rey çıkaran il oldu”
Tamam, haklısınız ama ben hükümetin Erzurum’a yalnızca aldığı rey oranına göre baktığını zannetmiyorum. Öyle olsaydı şayet Erzurum’u geride bırakan şehirler de var. Ama hiç biri son iki üç yıl içinde birkaç alanda böylesine dev yatırımlara sahne olamadı.
Bendeniz şahsen bu meseleyi verilen oy’a bağlamıyorum.
Önemlidir ama tek başına belirleyici bir sebep değildir diye düşünüyorum.
Başka faktörler de var illâ ki…
AK Parti, Erzurum’u kalkınmış, gelişmiş ve kendi ayakları üzerinde duran bir şehir görmek istiyor. Bunda başta Tayyip Bey ve Sağlık Bakanı Akdağ olmak üzere, birçok etken belirleyici rol oynuyor.
Pragmatik düşünce şunu emreder:
Erzurum’un nüfusunun tamamına sosyal devlet kavramı altında yardım et, oylarının tamamını al. Ne yatırım, ne hizmet…
Herkese kömür ver, yiyecek dağıt ve bedava ilaç sun yeter!
Hayır, hükümet bunun değişmesini istiyor.
Yoksa bu kadar büyük bütçeli yatırımlar yapılmazdı.
Kömür ve yiyecek dağıtmak daha verimli bir politika olacaktır hükümet açısından…
İkinci devlet üniversitesi…
Yeni hastaneler…
Kış sporları için 600 milyon liralık yatırım…
Yeni yollar…
Eğitime dev bütçeli yeni yatırımlar…
Meseleyi “kar-zarar” ilişkisi içinde gören hiç kimse veya hiçbir siyasi irade böyle bir şehre bu kadar yatırım yapmaz.
Demek ki, Erzurum’un manâ değeri yüksek ve demek ki Erzurum bu büyüklükte yatırımları başka vasıflarından ötürü hakediyor.
Sırf AK Parti’ye yüksek oranda oy veriyor diye, böylesine büyük büyük bütçeler harcanmaz…
Mehmet ŞENER
Bursa ne yaptı …
Antep ne yaptı …
İzmit ne yaptı ….
Bir Erzurum’lu yazar için kendi şehrini bu kadar küçümseme ve iktidara biat yazısı yakışmamış.
Erzurum bu ülkenin kurtuluşun mührüdür yetmez mi?
birilerine yaranacağız diye kendi şehrimizi bir kalemde harcamayalım.