Hoş KPS iptal edilmemiş olsaydı da, açık devam edecekti ama kopya skandalı bu müzmin sorunun üstüne tüy dikmiş oldu. Buna göre Erzurum’da öğretmen açığı 3 bin 350’e ulaştı.
Erzurum, hiçbir dönem “sıfır açık”la bir eğitim yılı geçirmedi belki, ama bu yıl olduğu gibi de olmamıştı şimdiye kadar.şehir merkezindeki okullar dahil olmak üzere, köy ve ilçelerdeki bütün okullarda açık var ve bu açık bazı okullarda neredeyse eğitim-öğretim hayatını durduracak noktada…
İdareci şaşkın, öğrenci şokta, veli üzgün…
Okul var, öğretmen yok!
Ders zili boş sınıflar için çalıyor!
Arkadaşlar, konuyla ilgili haber hazırlarken gördüm. Şayet KPSS iptal edilmemiş olsaymış bile Erzurum’un öğretmen açığı, can yakacak derecede sürüyor olacakmış. Zira iptal edilen KPSS ile Erzurum’a atanacak öğretmen sayısı en fazla 1050 olacaktı. Yani Erzurum, yeni eğitim yılına yine 2 bin 300 açıkla başlayacaktı.
Bu sorun elbette sadece Erzurum’a mahsus bir sorun değil. Ülke genelinde beş on il hariç, hemen bütün illerde öğretmen açığı var. Fakat Erzurum ve benzer yapıdaki illerde bu açık, çocuklarımızın geleceğini olumsuz yönde etkileyecek boyutta olduğu için, tahammül sınırlarını zorluyor.
Şimdi öğretmen açığı sayısı 3 bin 350’ye ulaştığına göre, demek ki bu eğitim yılında telafisi çok güç problemler yaşanacak.
Bakanlık pansuman tedbirlerle, sorunun etkisini asgariye indirmeye çalışıyor. Geçici olarak bulunan formül şu:
Milli Eğitim Müdürlüğü, eğitim fakültesi mezunu gençleri sözleşmeli olarak işe alacak ve bu gençler yeni bir atama yapılana kadar, eğitim-öğretim hizmetini sürdürecek.
İşsizlik ortada ve fakülte mezunu olup da bir türlü ataması yapılamayan binlerce gencimiz var. Dolayısıyla Milli Eğitim’in geçici tedbiri işe yarayabilir. Ancak bu kez de başka bir sorun uç verecektir:
Bu gençler, öğretmen olarak atanacak ve görevlerine devam ederken, Bakanlık sınav yapıp yeni atama yapacak. Bu durumda geçici olarak işe alınan üniversite mezunu gençler anında kapının önüne konulacak.
Bu gerçek bilinmesine rağmen acaba kaç öğretmen adayı, bir iki aylığına böyle bir işe talip olur?
Muhtemelen uzmanlar bu hesabı yapmışlardır.
En basit mantıkla, “Hiç yoktan iyidir” şeklinde de düşünmüş olabilirler; bilmiyoruz…
Bilinen ve görünen odur ki, zaten problemli olan eğitim hayatı, bu dönem Erzurum’da tam mânâsıyla kâbusa dönüşecek olmasıdır.
Normal standartlara göre, Erzurum’da grev yapması gereken öğretmen sayısı en az 12 bin olması gerekiyor. Şu anda ise sadece 8 bin 500 öğretmen işbaşı yaptı. Yıl içinde izin, mazeret ve tayin nedeniyle bu sayı daha da azalacak.
Bu tablo karşısında, Erzurum eğitim yarışında nasıl listenin yukarısında olabilir ve bu tablo karşısında kim nasıl başarılı bir eğitim bekler?
Veli zaten ilgisiz, öğretmen tecrübesiz, imkânlar yetersiz…
Sonra da kalkıp, “Niye dershaneler böylesine ilgi görüyor?” diye sorup duruyoruz.
Cevabı işte ortada: Devlet kendi eliyle öğrencileri iyi bir eğitim için başka kapılara yolluyor.
Dershaneler paralı; malum herkes çocuğunu gönderemiyor. Hal böyle olunca da kişisel gayretler dışında liselerden mezun olan çocuklarımızın yarıdan fazlası üniversite ile tanışamıyor.
Özetle, yeni eğitim-öğretim yılı Erzurum için hiç de sevimli değil.
İstese de idareci de bir şey yapamıyor, öğretmen de…
Veli zaten olup bitenleri uzaktan izliyor.

MEHMET ŞENER