Erzurum’da adaylar sahadaki çalışmalara ağırlık verdi ve bu alanda kıyasıya bir yarış söz konusu.
Adaylara iletilen en önemli sorun işsizlik…
Geçmişe göre istihdamda canlılık olurken, sorun hala güncelliğini koruyor.
“Vekilim iş ve aş istiyoruz” diyenler çogunlukta.
600 liraya iş bulmak için vekillerden referans olmasını bekleyenlerde azımsanamayacak boyutta.
İş bulup taşeron firmalarda çalıanların serzenişlerinede cevap hazır, “Bu maaşı bulamayanlar var”
İşsizliğe çözüm üretmek isteyen adayların rasyonel reçeteleri ile halkın karşısına çıkması gerekiyor.
Hükümet Erzurum’a birçok konuda ayrıcalık tanıyor önemli olan işsizlik konusundaki çözüm önerilerinin rasyonel bir şekilde gündeme getirilerek, Erzurumlunun duygularına samimi olarak tercüman olmak.
Sadece vasıfsız değil, vasıflı işsiz sayısıda her geçen gün artıyor.
Tek derdi koltuk sevdası olan, tek başarısı da tayin yapmak olan vekillerin geçmişteki başarısızlıkları kentin geri kalmışlığında en önemli etken oldu.
Adayların bu önemli soruna tanık olmaları için sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakflarına gitmelerini öneriyoruz.
Kurumda, yoksullukla ilgili en trajik manzarada ise 20 ila 30 yaş arası gençlerin dahi kurumu bir kurtuluş olarak görmesi.
SYDV aylık yaklaşık 120bin TL dağıtıyor, bu kaynaklarla fabrikalar kurulup, bu kişilere kalıcı istihdam alanları oluşturulabilir.
Üretim alanları açılabilir.
Bu öneriler bir çok kişi için marjinal gelebilir fakat yapılması olanaklı.
Uygulanan politikalar hep geçici çözümler oluşturulmasında yoğunlaşıyor.
Bu yardımları vermekle ne kimse razı edebilirisiniz, ne yoksulluğa çözüm üretirsiniz. Sadece insanları istemeye ve dilenciliğe yönlendirirsiniz.
Elbette gerçek manada yardıma ihtiyacı olanlara hiçbir sözümüz olamaz, çaresizliğin ne demek olduğunu, anlayabiliyoruz.
Erzurum’da yaklaşık 360 bin yeşil kartlı vatandaş bulunuyor, kentte 43 bin SSKlı mevcut.
Kurumdaki kuyruklar, kentteki yoksulluk ve işsizlik olgusunun geldiği konumu ortaya çıkarırken, bu konuda ki en çarpıcı konu ise aynı kentte tembellik olgusunun geldiği nokta, siyasi otorite her iktidar döneminde yardımları oy potansiyeli olarak gördüğü müddetçe, bu alanda hiçbir başarı sağlanamaz.
İnsanları istemeye alıştırmakla, bir yerine iki vermekle yoksulluk ve işsizliğe çözüm bulamazsınız, üstelik bu talepleri daha da artırırsınız.
Daha öncede değişik yönleriyle kaleme aldığım bu tespitlerim kurumun verilerinde de bir kez daha ortaya çıkıyor.
Yani bu güne kadar verilen yardımların artırılması bu güne kadar yoksulluk olgusunun aşılmasında çözüm oluşturmamış, daha da artırmıştır.
“Ne de olsa kurum yardım veriyor, çalışmasam da geçimimi sağlarım”, mantığı ağırlık kazanıyor.
Konuya yüzeysel bakılmamalı, insanlar tembelliğe teşvik edilmemelidir, yardıma muhtaçlık olgusu izafi bir kavram olarak değerlendirilmemeli, insanlara balık vermek yerine balık tutulması öğretilmelidir.
Bu konuda önemli bir yeri olan sosyal riski azaltma projesi artarak devam etmelidir.
Adaylar ise seçim döneminde dinledikleri işsizlik trajedesini seçildikten sonra unutmamalıdır.
Çağrı merkezlerinin Erzurum’a gelmesi yeterli değildir.
Sorun göz ardı edilmeyecek kadar çok yönlü ve seçmeni etkileyecek kadar stratejik öneme sahip.
Gamze İspirli
Sayın İspirli,gazetenizde yayınlanan HEPAR milletvekili adayı seçim çalışmaları yaparken, bir seçmenle yapılan konuşma anındaki fotoğrafı çok anlamlı buluyorum.Çaresizlik,işsizlikle boğuşan anadolu insanı. Saygılı ve edepli duruşunu,istismar ederek vekilliğini unutanların ibretle izlemelerini tavsiye ediyorum.El bağlıtılan asıl,ne zaman kendini hatırlayacaksın.Vekaletin azledileceği gün,SES VER TÜRKİYE.SES VER ERZURUM.Selam ve saygılarımla.Ülkü İle Kalınız.