MENÜ ☰
ATA-AÖF’te Sınavsız İkinci Üniversite Ön Kayıtları Devam Ediyor
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Gerçekten dostuna tuzak şehir mi?
Esat BİNDESEN
Gerçekten dostuna tuzak şehir mi?


Aşık Reyhani
İbrahim Erkal ve nice Erzurumlu şehirlerine küsüp gittiler.
Aşık Reyhani,
‘Öz canımdan çok sevdiğim Erzurum,
Çaresiz dişimi sıktım gidirem’ derken,
İbrahim Erkal ise,
‘Erzurum uzak şehir
Dostuna tuzak şehir
Haramiler el koymuş
Bizlere yasak şehir’ diyerek haykırdı.

*

Bu iki ustanın haykırışları bir Erzurum hastalığını ortaya koymuyor mu sizce?
Yaşayarak,
Tecrübe edinmiş bu insanlar.
Erzurum’un kendi adamına sahip çıkmadığını,
Kıskançlığın,
Çekememezliğin hangi boyutlara ulaştığını bu iki ustada çok net ve açık bir şekilde
ifade ediyorlar.

*

Geçtiğimiz hafta TRT Erzurum’da açtığı bir stüdyoya Yaşar Reyhani’nin ismini verdi.
Gazeteler ve köşe yazarları ‘Vefa’ olarak nitelediler.
Evet elbette bir vefa söz konusudur.
Ama bana göre ‘Geciken bir vefa’…
Çok ta anlamı olmayan,
Belki de biraz daha görselliğe taşınan bir vefa…
Dirisine sahip çıkılmayan,
Yaşadığı yıllarda,
Sanatına,
Ustalığına gerekli değer gösterilmeyen bir vefa.
Yaşadığı dönemlerde hakkında bin bir türlü söylenti ve iftiralar çıkarılan bir vefa.

*

Ne yazık ki Erzurum kendi değerlerinin kıymetini bilemiyor.
Reyhani gibi,
Erkal gibi,
Her alanda rüştünü ispat etmiş nice hemşerimiz var.
Ama azıcık kıpırdasalar,
Azıcık öne çıkmaya çalışsalar ne hikmetse adam yeme makinesi hemen harekete geçiyor ve
yok ediyor.
Hakkında bir dizi söylenti ve dedikodu yayılıyor.
İnfaz mekanizması hemen çalışmaya başlıyor.

*

Ne yazık ki, kimse kimseye beğenmiyor.
Kırk yıllık arkadaşlar bile zaman geliyor birbirlerine sahip çıkmıyor.
Arkadaşının aleyhinde biri konuşsa ‘Sen ne biçim konuşuyorsun. O benim arkadaşım ve asla dediğin
Gibi değildir’ diyerek tepki koymuyor.
Ve hatta ‘Öylemi ben bu tarafını hiç bilmiyorum’ diyerek yalakalığın bir başka köşesine taşınıyor.
Şahsi menfaatler,
Şahsi çıkarlar daha çok ön planda yer alıyor,
Ve herkes birbirinin açığını arıyor.

*

‘Sonra da şehir neden gelişmiyor?
Neden ileri şehirler seviyesine ulaşılamıyor?’ deyip duruyoruz.
Sen adamına sahip çıkmazsan,
Zenginine ‘Hırsız’
Yoksuluna ‘İşe yaramaz, kendine hayrı yok’ dersen,
Siyasetçin kendi arasında bin bir parçaya bölünüyorsa,
Bürokratın daha üst noktalara taşınamıyorsa,
Siyasilerin bu tür insanların elini tutmuyorsa,
Ve,
‘Büyürse yarın yerime gelir aday olur’ zihniyetiyle hareket ediyorsa,
Oturulan koltuk dolduramıyorsa,
Şehre hizmet şahsi çıkarların önünde tutmuyorsa,
Yalan,
İftira,
Suçu başkasına yıkma gibi şeytanca manevralar yapıyorsa şehrin gelişmesini daha çok beklersin.

*

Bakın yıllar öne Erzurum’a akran olan iller Erzurum’a sollayıp gittiler bile.
Onlar hep birbirlerini tuttular.
Zenginine sahip çıktılar,
Siyasiler bürokratlar şehirleri için nefes alıp verdi.
Sanatçıları,
Bilim adamlarına değer verildi, el üstünde tutuldu.
Hak edene hakları teslim edildi
Taktir ve taltif gördüler.
Onlarda adam yeme makineleri yok.
Ne var peki,
Kenetlenme var,
Şehirlerine hizmeti şiar edinme var.
Son söz,
Arapla Erzurumlu esir düşmüş.
İkisi de idama mahkum edilmiş.
Son istekleri sorulmuş,
Arap’a demişler ki son isteğin nedir?
‘Anam var onu göreyim’
Erzurumluya son isteğini sormuşlar,
‘Arap anasını görmesin’ demiş.

İşte acı gerçek bu.
Hikayelere bile yansımış.
Huylu huyundan vaz geçer mi? Bilmiyorum ama,
Bu huy insanları ne dünyada bir yere götürür ne de ahrette!…
Esat Bindesen

📆 10 Ekim 2011 Pazartesi 10:13   ·   💬 2 yorum   ·   ⎙ Yazdır

“Gerçekten dostuna tuzak şehir mi?” için 2 yanıt

  1. Serap DURMAZPINAR dedi ki:

    Bir iliskide guvensizlik varsa, oradaki sevgi yalandir. Biz toplumsal iliskilerimizde once guven’i, sonra sevgi ve en nihayetinde de vefa duygumuzu kaybetmisiz. Aynayla yuzlesemedigimiz, oz elestrinin az, elestirinin çok, toplumculugun az, bireyciligin çok, emegin az, beklentinin çok oldugu bir yerde ilerlemeden bahsedilemez. Okumayan, sorgulamayan orgutlu olmayan bir halkla ilerleme katedilemez. Emek, ozveri ve birliktelik guzel bir netice için en buyuk sermayedir. Biliyoruz ki, Kıskançlık, rekabet, küskünlük ve kin insanlar arasında oluşacak güzel ortamın önündeki en önemli engellerdir. Bu engelleri kaldirmadan basariya gitmek mumkun degildir. Bos bir “Erzurum sevdasi” dillerde sakiz olmus. Memleketini seven herkes, birbirinden guç almali ve destek olmalidir. Oysa biz o hikâyede ki gibiyiz iste. Herkes menfaat pesinde ve birbirinin ayagini nasil kaydirabileceginin dusuncesi içerisinde. (Istisnalar hariç ama çok az maalesef) Kiskançlik, haset çekememezlik ruhumuza islemis adeta. Yasarken kiymet bilmiyor, o degerlerimizi taçlandirmiyor, takdir etmiyor, tesvik etmiyor hak ettikleri sevgiyi ve ilgiyi ver(e)miyoruz. Sonra da isimlerini cadde ve sokaklara vererek sozde vefa borcumuzu yerine getiriyoruz. Aslinda vicdanimizi rahatlatmaya çalisiyoruz. Ayrica Rahmetli Asik Reyhani ile sanatçimiz Ibrahim Erkal’in isimlerinin yanyana olmasi bile çok garip. Zira Sn.Erkal bu degerlerimiz içerisinde ki sayabilecegimiz en son isimlerden biridir. Erzurum ve Erzurum’lu için yasayan ve ebediyete intikâl etmis ne buyuk degerli isimlerimiz var. Hepsi haklarini helâl etsinler insallah…

    Serap Durmazpinar Kuruhasanoglu / France

  2. mustafa dedi ki:

    Aynen katılıyorum. Ben de doktorum,çok uğraşmama rağmen Erzurum’ da çalışma imkanı bulamadım. Beni Erzurum da tutmayanlar başka yerlerden adam çağırdılar. Ben de şimdi Bursa’dayım. Ne yazık ki Eezurum’u çok sevdiğim halde orada bana sahip çıkılmadı…Bizi gurbete attılar…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR