MENÜ ☰
ATA-AÖF’te Sınavsız İkinci Üniversite Ön Kayıtları Devam Ediyor
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Eğlence, Yeme ve İçme Ayı: Ramazan!
A. Berhan Yılmaz
Eğlence, Yeme ve İçme Ayı: Ramazan!


“Geçen ramazanda söylemiştim ve ortada değişen bir şey yok dolayısıyla tekrar söyleyeyim; bizler bu hızla gidersek yarınlarda bize ramazan eğlencelerini dayatan bu zihniyet iftar vakitlerini çanlarla, sahurları gonklarla duyuracak ve iftar sofralarımızda kadehlerini iftarın şerefine kaldıracaklardır.”

Ramazan ayını; Peygamber efendimizin “Allah’ım! Recep ve Şaban aylarını bizim için mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına ulaştır.” Diyerek önemini vurguladığı, günahların bağışlandığı, Allah’a daha yakın olmanın kapılarının açıldığı, iyi insan olmanın yollarının sonuna kadar açık olduğu bir ay olarak biliyoruz. Buradan da daha fazla ibadet, daha fazla tefekkür ve daha fazla tövbe etmemiz gerektiğini anlıyoruz.

Lakin günümüzde ramazan ayını daha fazla eğlenmek, daha fazla yeme içmek, daha fazla uyumak ve daha az çalışmak olarak değerlendirenleri hayretle izliyoruz.

İnsanımızı dininden, ibadetinden uzaklaştıramayanlar, yıkamıyorsak tahrip edelim mantığıyla şu mübarek ramazan ayını da yıllardır kendi belirledikleri bir şekle sokmaya çalışmaktadırlar.

İşte bu sebepledir ki; Ramazan ayı planlı bir şekilde iftar ile sahur arasında ki zamana sıkıştırılmaya çalışılmaktadır.

Birileri ramazanda düzenlenen eğlenceleri ve yeme içme törenlerini bizlere öylesine dayattılar ki ramazanda oruç ve diğer ibadetlerden daha çok eğlence, yeme içme konuşulur oldu ve daha kötüsü bu eğlenceler birer gereklilik gibi algılanır ve yerine getirilir oldu.

Oruçlu iken sadece haramlardan değil helallerden bile belirli zamanlarda uzak kaldığımızı unutarak, ramazanı eğlenceye, bol çeşitli, nefsi okşayan, şarkılı, türkülü, eğlenceli, şeytani iftar sofralarına indirgeyenler orucun manevi ikliminin tahrip edilmesine ve amacından uzaklaşmasına sebep olduklarını bilmiyorlar mı?

Oruç; kişinin nefsine, gözlerine, midesine, diline, ayaklarına, ellerine maddi manada yokluğu yaşatması değil midir?

Oruç; Allah’a kulluk şuuruna erişmeye çabalamak değil midir?

Oruç; fakiri, muhtacı daha iyi anlamak, o yokluğu bütün bedenimizde ve beynimizde hissetmeye çalışmak değil midir?

Bütün bunlar ortada iken;

Bizler gibi akşama oturacağımız iftar sofrasının kuş sütü dâhil çeşit, çeşit yiyeceklerini düşünerek oruç tutmak yerine nefsini mutlu edenler, lüks ve israf içindeki beş yıldızlı davetlerde oruç açanlar, iftar sonrası eğlencelerini dinin kuralı gibi kaçırmayanlar veya bu eğlencelere sebep olanlar oruç yerine ne tutuyorlar adını koyamıyorum.

Bu iftar ve sonrası eğlenceleri bu ülkenin gündemine ne zaman girmiştir bilemiyorum, ilgilenmiyorum ve merak etmiyorum. Peki, ama ülkemizde kendimizi bulma ve özümüze dönme noktasında top yekûn bir savaş yaşanıyorsa bütün bunlar nedir? İşte bunu merak ediyorum.

 
Özellikle toplumun asıl ihtiyaçlarının giderilmesi için iş başında olması gereken belediyelerin bu kadar israfla gece yarılarına kadar ve de insanların evlerinde, camilerde ibadet yapmasına engel olma pahasına düzenlediği eğlenceleri orucun, dinimizin, Peygamber Sünnetinin ve Kuran-ı Kerimin neresine koyacağız merak ediyorum.

Ramazan nefis kontrolü ve muhasebe ayıdır. Bizlerden hayatımızın her anında kontrol etmemiz istenen dünyevi ve nefsanî arzuların Ramazan Eğlenceleri adı altında şu mübarek günlerde kamçılanması ramazanın manevi havasına uygun değildir. Ayrıca bu eğlencelerin hiç biri ne inançlarımıza, ne kültürümüze, ne de dinimize uygun değildir. Üstelik bunların başta belediyelerimiz olmak üzere resmi kurumlarımızca yapılması diğer bir hayal kırıklığı ve üzüntü sebebidir.

Geçen ramazanda söylemiştim ve ortada değişen bir şey yok dolayısıyla tekrar söyleyeyim; bizler bu hızla gidersek yarınlarda bize ramazan eğlencelerini dayatan bu zihniyet iftar vakitlerini çanlarla, sahurları gonklarla duyuracak ve iftar sofralarımızda kadehlerini iftarın şerefine kaldıracaklardır.

 

📆 23 Temmuz 2012 Pazartesi 11:02   ·   💬 2 yorum   ·   ⎙ Yazdır

“Eğlence, Yeme ve İçme Ayı: Ramazan!” için 2 yanıt

  1. Serap DURMAZPINAR dedi ki:

    Degerli hemsehrim Sn.Ahmet Berhan Yilmaz, yazdiklariniza harfiyyen katiliyorum. Elbette degisim suresiz ve sinirsizdir. Herkes hersey degisiyor ama bu degisim ramazan’i kendi o ozel yapisindan, oz’unden siyirmamali saptirmamalidir…

    Avrupa’nin her sehrindeki kliselerde sukûnet korunur, ibadet sazli sozlu olmaz. Herkes ses çikarmamaya kimse kimseyi rahatsiz etmemeye ozen gosterir. ( Ama kesrmeslerde, bayramlarda ve tum ozel gunlerde Avrupa’li yemesini de bilir eglenmesini de ve tabi ki onlara oz’gu sekliyle ) çunku kimse mecburiyetten degil, istedigi için kliseye gider. Gosteris yapmak için degil. (Gosteriste bizim Ulke’miz uzerine ulke yoktur) Ramazan ayi’nin ruhuna yakisir hayir hasenat yapilmasi gerekirken boyle bos ve gereksiz harcamalarin dinimizle bir alâkasi olmadigi gibi, gosterise ne kadar çok deger verildiginin de birer kanitidir.. Bilhassa belediyelerin o kadar ihtiyaç sahibi insanimiz varken, paralari gereksiz ve ramazan ile alâkasiz gosterilere harcamasini normal karsilamiyorum. Zira bu paralar yine o vatandasin cebinden çikiyor. yazik! Ramazan ay’i musluman’lara ozgu, muslumanlarin kendini deneyecegi, aç’larin durumunu bilecegi, hissedecegi, yoksullugu giderecegi bir ay’dir. Bu mubarek ay’da gosterise, lux’e saasaya yer yoktur…

    Dikkatinizi çekiyor mu bilmiyorum ama bu çadir olaylari 2002’den sonra hizla yayilmaya ve bu duzenlemelerin yapilmasi için zenginlere baski yapildigina kadar haberler isitmekteyiz. Burdaki amaç ramazan hayirlarla geçsin diye degil, insanlardan oy alabilmek için yapilmis sazli sozlu abartilmis iftar organizasyonlari duzenlemeleridir! Bu sadece Erzurum’a has degil, maalesef ki tum Turkiye’de bilhassa buyuksehirlerde yasanan olaylardir…

    Bu konuya ki çok muhimdir ilk deginen siz oldunuz çok tesekkur ediyorum. Zira bu saydiklariniz ne Erzurum’a nede Erzurum’luya yakisiyor. Bizim bilhassa bu hususlarda farkimiz olmalidir. Mubarek sehirdir Erzurum. Hersey degisiyor hayatta ama bazi seyler vardir ki degismemelidir. Hersey aslina uygun kutlanmalidir. Aç insanlarin, issiz insanlarin bu kadar fazla oldugu ulkemizde hele hele bu mubarek gunlerde bu tarz eglencelere yer verilmemelidir. Kadehler havada iftar açilirsa birgun, bende sasirmayacagim bu duruma herhalde. Rab’bim beterinden korusun…

    Hulâsa insanlar din’i açidan bilinçli, bilgili ve donanimli olmadigi muddetçe, din’ci gorunen yobaz’lar tarafindan her zaman aldatilacaktir..! Hayirli ramazanlar…

    Serap Durmazpinar Kuruhasanoglu / France

  2. nagihan dedi ki:

    Sayın BERHAN YILMAZ yazınızın bütün cümlelerine katılıyorum.Fazlasıylada üzülüyorum halkımız nasıl bi gaflete sürükleniyor diye.Nasıl oluyorda hiç bi yetkili bu duruma dur demiyor.Allahın 11 ayın içerisinden bahşettiği bu ayı rezil edenler inşallah imana gelirler.Lütfen susmayalım bişeyler yapalım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR