30 Ağustos Zafer Bayramı coşkuyla kutlandı. Yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı Erzurum’daki törenlerde, askeri kıyafetli çocuklar, Mehmetçiklerin geçişini alkışlayıp, ‘En büyük asker bizim asker’ diye bağırdı.
Erzurum’da 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 87. yıldönümü kutlamalarında 9. Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç, boynunda ‘Atatürk’ün hediyesi’ yazılı Türk bayrağı asılı olan Muhlis Kerimoğlu (88) ile yakından ilgilendi.
Havuzbaşı’nda saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunması ile başlayan tören Atatürk Anıtı’na çelenk konulmasıyla devam etti. Daha sonra Hastaneler Caddesi’ndeki programda Vali Sami Bulut, 9. Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç ve Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler halkı selamlayarak bayramını kutladı.
Törende Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç ve eşi Handan Özkılıç’ın, resmi törenlere sürekli iştirak eden Muhlis Kerimoğlu ile yakından ilgilenmeleri gözlerden kaçmadı. Boynuna asılı Türk bayrağında Atatürk’ün hediyesi yazılı olan Kerimoğlu ile bir müddet sohbet eden Özkılıç, daha sonra tören alanından ayrıldı.
Şiirlerin okunduğu törende Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) adına konuşan Binbaşı Aytuğ Şeker, kurtuluş mücadelesinde yaşanan sıkıntıları anlatarak, Atatürk’ün bağımsızlık mücadelesi için görevinden istifa ettiğini hatırlattı.
Osmanlı’nın Mondros Mütarekesi ve Sevr Antlaşması’yla tamamen yok olma tehlikesi ile karşı karşıya geldiğini dile getiren Şeker, Atatürk’ün gerçeği görüp kavrayan Anadolu insanına bunu anlattığını ifade etti.
Anadolu insanının hür yaşama isteği ile Atatürk’e sahip çıktığını belirten Şeker, Kazım Karabekir Paşa’nın da askerleri ile birlikte Atatürk’ün yanında yer aldığını aktardı.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin vatan ve Cumhuriyet’in yeminli bekçiliğinden taviz vermeyeceğinin altını çizen Şeker, bu mücadelenin sonsuza kadar sürdürüleceğini ve çağdaş Türk devletinin korunacağını sözlerine ekledi.
Erzurum Muharip Gaziler Derneği Erzurum Şube Başkanı Salih Mesci ise Kurtuluş Savaşı dönemindeki bir şehidi örnek vererek Türk askerinin bağımsızlık azmini anlattı.
Mesci, “Atatürk, savaş alanını gezerken üstü toprakla kapanmış fakat bir eli dışarıda olan askerin elindeki sancağı sıkı bir vaziyette tutmuş olarak gördü. Zaferden iki gün sonra bu şehit adına sembol için bir anıt yapılmasını emretti.” dedi.
Atatürk İlke ve İnkılap Tarihi Enstitüsü öğretim görevlisi Gürkan Fırat Saylan ise Türk milletinin esareti kabul edemeyeceğini ve Atatürk önderliğinde zafere ulaştığını ifade etti. Konuşmalardan sonra tören, askeri araçların geçişiyle sona erdi.
(www.erzurumajans.com)
Bir yanıt yazın