Erzurum’un en temel sorunu olan göç gerçeği kentin yazgısı olmaya devam ediyor.ADNKS 2009 yılı sonuçları açıklandı.Yine Erzurum adına olumsuz sonuçlarla karşılaştık.Bazı çevreler Erzurum’da nüfus sayımının objektif yapılmadığını düşünürken, bu iddia olumsuz gerçeğimizi değiştirmiyor.
Erzurum’da nüfus sayımı iki ay içinde yapıldığı için eksik sayılıyoruz iddia bu yönde.
Sonuçlar ve iddialar kent adına bir şeylerin yolunda gitmediğini gösteriyor.
Erzurum’un 774 bin 967 olan nüfusu 760 kişi azalarak 2009 yılında 774 bin 207’ye indi. 2008 döneminde nüfus artış hızı binde -12.79 olan Erzurum’un 2009 yılındaki nüfus artış hızı binde 0.98 olarak kaydedildi.
İlin nüfus payı Türkiye toplamında yüzde 1.06’ya geriledi.
Erzurum sürekli kan kaybediyor derken her fırsatta bu gerçeğe vurgu yapıyoruz.
Fakat kendimiz yazıp kendimizi okuyoruz.
Siyasiler bu gerçeği her fırsatta görmezden gelmeye devam ediyor.
Beyin ve sermaye göçü had safhada.
Kent niteliksiz göç alırken, bir o kadar da nitelikli göç veriyor.
Bu durum TÜİK’in son verilerinde bir kez daha ortaya çıktı.
Gayri Safi Yurt içi Hasıla sıralamasında 64. sırada olan Erzurum’da işsizlik rakamları da sürekli artış gösteriyor.
Kayıtlı işsiz sayısının 10 binin üzerinde olduğu kentte kuruma kayıtlı olmayan işsiz sayısının 30 bin olduğu tahmin ediliyor.
Ücra mahallelerde yoksulluk ve sefaletin hikayesi başka bir senaryo ile karşımıza çıkıyor.
Bu noktada siyasi arenadaki söylemlerin önemli bir yeri olmasına karşın, siyasilerden rasyonel açıklamalar duyamıyoruz.
Erzurum bugün hak ettiği konumda değilse herkes kendisine özeleştiri yapabilmelidir.
Bundan sonra yapılacaklar konusunda herkesin üzerine düşeni en iyi şekilde yapması gerekiyor.
Bu noktada bir plan hazırlanmalı kısa, orta ve uzun vadeli hedefler değerlendirilmelidir.
Sorunlara yüzeysel yaklaşılmamalıdır.
Kentin gerçekleri göz ardı edilmemelidir.
Ortak proje üretmede üzerimize düşeni en iyi şekilde yapabilmeliyiz.
Herkes farklı söylemler kullanarak konuyu iyice karışık hale getirmemelidir.
Bu noktada samimiyet çok önemli.
Kentte öncelikli sektörler tespit edilerek, fikir ayrılıkları ortadan kaldırılmalıdır.
Kış turizminde potansiyeli iyi değerlendirilmelidir.
Büyük bir kesimi oluşturan tarım ve hayvancılık sektörlerinde de desteklenmeye ihtiyaç var. Organik tarımın gelişmesi ile ihracat artırılacak, işsizlik sorunu aşılacaktır.
Çiftçi ve besicinin desteklenmesi ve bu yöndeki üretimin artırılması gerekiyor.
Görüldüğü gibi kent ekonomisi açısından öne çıkan sektörler, hizmetler sektörü kapsamında yer alan üniversitenin kurulması, tarım ve hayvancılık sektörleri, turizm sektörü önemli reçeteler olarak görülüyor.
Önemli olan projelerin hayata geçirilmesi.
Erzurum’un hak ettiği noktaya gelebilmesidir.
Projeleri hayata geçirecek olan kişilerin samimi olması da gerekiyor.
Artık gerçekleşmeyen projeleri dinlemek istemiyoruz.
Teşvik yasası konusunda duyarlı davranılmalıdır.
Süresi dolan yasa yeni düzenlemelerle yeniden hayata geçirilmelidir.
Erzurum’un sosyo ekonomik göstergeler bakımından da ilk sıralarda yer almasını ümit ediyoruz.
Bir yanıt yazın