MENÜ ☰
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Yol yapanların yerini rol yapanlar alınca, işte bu manzara çıkar ortaya
Mehmet Şener
Yol yapanların yerini rol yapanlar alınca, işte bu manzara çıkar ortaya


Cadde isimleri değişemez mi? Değişir elbette. Hoş Allah’ın kelamı değil ki değişmesin… Lakin bir caddenin veya meydanın ismi değiştirilmek istendiğinde, maşeri vicdanı tatmin edici bir gerekçe yahut da olağanüstü bir gelişme olmalıdır. Durduk yerde, “canım öyle istedi” diye, cadde ve sokakların isimleri değiştirilmez. (En azından medeni dünyada bu böyledir)(Basın bu meseleyi yazıp dururken, belediye tarafından yapıldığı ileri sürülen bir açıklama ulaştı elimize. Buna göre, güya Paşalar Caddesi’nin ismi 1990 yılında, Cemal Gürsel Caddesi’nin adı da 2000 yılında değişmiş. Şayet belediye bu konuda o tarihlerde alınmış meclis kararlarını çıkarırsa mesele yoktur. Bez de bu eleştirilerimizi o tarihlerdeki belediye başkanlarına yöneltiriz. Ancak “böyle oldu” demek, inandırıcı olmaz. Kaldı ki, denilenler doğru ise, bu kez de şunu sorarız: 20 yıl sonra niçin tabela değiştirme ihtiyacı duyuldu? Bize göre garip bir durum.)
Ne yazık ki Erzurum Büyükşehir Belediyesi Meclisi, tam da böyle yaptı!
Yani “ben yaptım oldu” anlayışıyla hareket ederek, hem tarihi Paşalar Caddesi’nin hem de tarihi olmayan Cemal Gürsel Caddesi’nin isimlerini bir kalemde değiştirdi!
Gerekçe yok, izahat yok…
“Ben böyle istedim”
Önce Cemal Gürsel’den başlayalım…
Kimdir bu Cemal Gürsel ve niçin yıllar önce O’nun adı bir caddeye verilmiştir?
Cemal Gürsel, yani namı diğer “Cemal Aga”; Erzurumludur. 27 Mayıs’ta albayların yaptığı darbede, cuntacıların başına (birazda cebren) getirilmiş, önemli bir paşadır. Alaylı değildi ama halk adamıydı. 60’dan sonraki referandum oylamasında Erzurum’daki “hayır” oyları, “evet”lerden fazla çıkınca, kendisine hücum eden çevrelere; “Erzurumlu her zaman mazlumun ve düşkünün yanında yer alır” şeklinde cevap veren bir kimsedir.
Nobran biri değildi ama solun adamı da hiç olmadı…
Devlet Başkanlığı yaptı; ama 1960 askeri darbesini yapan heyetin bizzat başı değildi. Dedik ya, o günün şartları öyle gerektirdi ve Paşa da bir anda kendisini komitacıların başında buldu!
Adı, darbecilerle birlikte tarihe geçti mi geçti…
Erzurum’da Cemal Gürsel (Aga) adına hem cadde, hem okul hem de şu sıralar yıkılarak yeniden inşa edilen bir stadyum var…
Kerhen de olsa, bir darbenin başına geçmiş olmasından ötürü, (hemşerimiz olması pahasına) Cemal Aga’ya muhabbet duymuyorum. Lakin hasmım da değildir, ya da ölmez itmez bir kinim yoktur.
Doğrusunu isterseniz, Cemal Gürsel adının değiştirilmesine belli bir marj koymak suretiyle, “olabilir” de diyebilirim.
Fakat aynı toleransı, “paşalar” ismi konusunda gösteremiyorum. Çünkü, buradaki niyetin konjokturel olduğunu düşünüyorum. Hazır şu günlerde paşalar (muvazzaf-emekli fark etmiyor) teker teker “sıgaya” çekilirken, sanki belediye meclisi durumdan vazife çıkarmış.
Kraldan çok kralcı kesilme anlayışı seziyorum…
Darbe yapan yahut darbeye teşebbüs eden kim olursa olsun, hesap vermelidir.
Şayet Belediye Meclisi, darbe teşebbüsünde bulunan paşalardan hareketle, Erzurum’daki Paşalar Caddesi adını değiştirdiyse, bu çok acele ve önyargıyla verilmiş bir karardır. Zira, bizdeki Paşalar Caddesi adı, militarizme atıfta bulunan bir öykünme değildir. Osmanlı’da ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında, valilere de “paşa” denirdi, toplum önderlerine de…
Paşa Bey…
Paşa Hanım…
Paşa Baba…
Kaldı ki, koskoca Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde, aklını darbeyle bozmuş birkaç subay var diye, nasıl olur da bütün bir kuruma karşı hasımane bir tutum içine girebiliriz?
Bu kurum, bütün bir toplumun ortak paydasıdır ve yarınlarımızın teminatıdır…
Peşin hükümlü de olmak istemiyoruz; ama sormadan edemeyeceğiz:
Büyükşehir Belediye Meclisi, hangi yüksek gerekçe ile paşalar adının yerine, hiçbir anlamı ve tarihsel değeri bulunmayan Yenişehir adını tercih etmiştir?
Şehircilik planı açısından da apsürt bir durum: Yenişehir nerede, adı değişen bu cadde nerede?
Belediye Meclisi çok önemli bir detayı ıskalamış; o da şudur:
Seçilmiş olmak, lausel olma lüksü doğurmaz.
Erzurum’da en az 60 yıldan bu yana, o caddenin adı Paşalar Caddesi’dir. Ve bugüne kadar bu şehirde hiç kimse de “Niye bu isim değişmiyor?” diye sormadı.
Zahir; Belediye Meclisi üyeleri (MHP’liler dahil) bütün bir toplumdan daha demokrat, daha sivil, daha özgürlükçü!
Keşke; bu saikle hareket etmiş olsalardı…
Bu şehrin en önemli üç caddesi var. Bu üç cadde de Cumhuriyet’in ilk yıllarında, hem de kıt imkanlar karşısında açılmıştır:
Cumhuriyet Caddesi…
Hastaneler Caddesi…
Paşalar Caddesi…
Aradan o kadar yıl geçti ama hiçbir belediye başkanı, bu üç cadde gibi nitelikli, planlı ve rasyonel bir cadde daha açamadı.
“Madem ki yeni bir cadde açamıyoruz, o halde mevcut caddelerin isimlerini değiştirelim” biçiminde bir irade sergilenmek isteniyorsa; inanın ki buna değil insanlar şu geveze kargalar bile gülmez, gülmeye değer bulmaz…
Tarihe geçmenin yolu, cadde isimlerini değiştirmekten geçmez… Tarihe geçmek için, önce ehli vicdan olacaksınız, sonra da iz bırakan eserlere imza atacaksınız…
Yapın Paşalar Caddesi gibi bir cadde ve istediğiniz ismi verin. Ananızın ak sütü gibi helal olsun…
Tamirini ve bakımını dahi yapmaktan acze düşülen caddelerin tabelalarını değiştirmek icraat olsaydı eğer, bugün bitpazarları “sahte kahraman”lardan geçilmezdi.
Ne Kazım Yurdalan, ne de Haşim İşcan durduk yerde tarihe altın harflerle kazınmadılar.
Her şeyden önce adam gibi adamdılar; ayrıca da öyle eserler vücuda getirdiler ki, bugün birileri onların bıraktıkları eserlerin sadece isimlerini değiştirmeyi “icraat yapmak” zannediyorlar…
Bakın, iyi bakın ve görün:
Bu şehrin niye kalkınamadığını yahut da kalkınma yolunda kimlerin nasıl çelme takmaya çalıştığını…

Mehmet ŞENER

📆 19 Nisan 2010 Pazartesi 10:38   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR