Cem Bakırcı, Erzurum’da basınının rengi, nabzı ve heyecanını temsil eden, “haberle soluk alan ve haberle yaşayan” özgün bir gazeteci.
Türk basınının fotoğrafçılıkta “hit” isimlerinden.
Gazetecilik mesleğinin yüzaklarından..
24 saat mesleğini yaşayan ender simalardan..
Meslek etiği ve edebine muhalif hiçbir serüveni olmayan ve yalnız mesleğine ve gündemine yoğunlaşan iş ahlakı yüksek bir insan..
Mükemmel bir Erzurumlu..
Eserleriyle il ve ülke basını içinde markalaşmış bir gazeteci.
İşte gazetemizdeki ilk yazısı; …
İçişleri Bakanlığı kararnamesi ile 10 Mart 2011 günü göreve başlayan Emniyet Müdürü Sayın Halit Turgut Yıldız, zaman zaman “Erzurum’da görev yapmak benim için büyük onur, büyük şereftir.”şeklinde konuşuyor…
Yıldız, göreve başladıktan 2.5 ay sonra basın mensuplarıyla Polisevi’nde bir araya geldi…
Gazeteci meslektaşlarımızla biz de oradaydık…
‘Bizde atlatma habercilik olmaz’ diyen Sayın Yıldız’a ben de diyorum ki;
‘Gazetecinin yaşamı, çimentosu ve demiri sağlam’ ise ‘Özel-atlatma haberle yaşar’. Gazetecilik mesleği çok şey bilmeyi gerektirir. Ama, bir adli kovuşturma veya soruşturma sırasında, sayın savcılar kadar çok şey bilemezsiniz…
Mesleğin bir diğer gerçeği de; atlatma haberdir, hiçbir haberin gökten inmeyeceğidir. Her haberi mutlaka bir yetkili, bir gazeteciye verir veya sızdırır…
Burada gazeteciye düşen, o haberin kendisine neden verildiğini, haberi veren ya da sızdıran kişinin, amacının ne olduğunu bilmektir…
Aksi halde, ‘kullanılmış’ da olabilirsiniz…
Uzun yıllar ve halen polis-adliye muhabirliği yaptım. Birçok kez de direksiyon başındaki sarhoş sürücünün fotoğraflarını, görüntüsünü çektiğim günler oldu…
Ama bir de o sarhoşun yerine siz kendinizi koyun, bu kim olursa olsun. Gözetleyen MOBESE kamera görüntülerinin TV’lere yansıması…
Uyum yasaları çerçevesinde ise tazminat ödemelerine neden oluyor. İçişleri Bakanlığı Müfettişleri bu konuda rapor tuttular. Kişilerin kamusal alanda fotoğraflarının çekilmesi, faaliyetlerinin kaydedilmesi uluslararası hukukta mümkün…
Ancak, bu faaliyetlerin hiçbir şekilde özel hayata müdahale sonucu doğurmayacağı da düşünülemez.
Sayın Müdür Yıldız’ın ‘gizliliği ihlal’ sözlerine hak veriyorum. Tabiî ki, görüntüler, kişisel veri niteliğindedir. Bu tür bilgiler, denetimsiz açıklandığı ve yayımlandığında ‘kişilik haklarına saldırı’ niteliğindedir…
CMK Yasası çıkmadan önce, duruşma salonlarını bırakın, nezarethanelerde rahatlıkla fotoğraf çekiyorduk…
Ama artık Avrupa Birliği Uyum Yasaları çerçevesinde, Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu’nda değişiklikler de oldu…
Gözetimdeki suçlu bir insanın ‘Kişinin korunması’, gerekçesiyle, isminin açıkça yazamıyoruz …
Birçok eski uygulama yerine yeni uyum yasası paketine bıraktı.
Erzurum polisini uyuşturucu kaçakçılığı olsun, çetelere yönelik olsun ‘çökertme’ operasyonlarında gösterilen üstün performanslı çalışmasını yürekten kutluyorum. Son olarak, şunu paylaşmak istiyorum;
Siz polisten önemli bir olayın teyidini yapabilirsiniz…
Ama muhabir, polisten kesinlikle haber servisi yapmasını beklemesin. Bana göre, polisten haberi almak zor bir lokma değil…
Biraz fedakârca, biraz gazetecilik mesleğindeki ikili ilişkilerle ‘ATLATMA’ haberciliğinizi sürdürebilirsiniz
Hoşçakalın…
Cem Bakırcı
“Polis, gazeteci ve özel hayat gizliliği” için bir yanıt
Bir yanıt yazın
ERZURUM'DA HAVA
CEM ABİ HAYIRLI OLSUN.BAŞARILAR..