Ne yalan söyleyeyim. Yapımı ve hizmete girmesi yılan hikayesine dönen Vakıflar’ın Cumhuriyet Caddesi’ndeki Alışveriş binasının isminin ‘Palerium’ olduğunu öğrenince bayıldım.. Hangi haber sitesinin haber amaçlı paylaşımıydı, hatırlamıyorum ama ilk gösterdiğim tepki son şip-şak’tı. ”Güzel isim bulmuşlar.. Yazarken Palerium, okurken de Paleryum. Vallahi bir AVM için çok şık bir isim olmuş” dedim..
***
Face’de paylaşılan bu haber için alışveriş merkezine konulan ismi bir vatandaş olarak onaylarken az sonra sevgili ‘yazı ustası’ M.Hanifi İspirli tarafından bu isme yönelik tepkiyi ifade eden bir paylaşım ile karşılaştım.. Yazarlar Birliği Şube Başkanı sıfatıyla yapılan bu paylaşım, tamamen isme yönelik ‘vurun abalıya’ tarzındaydı. Hem de son derece acımasızca.. Gördüm ki, kısa zamanda çok sayıda kişi tarafından bu isme eleştiri yağıyordu ve paylaşım bir anda çığ gibi kabul görüyordu.. Benim Face arkadaşlarımdan, cesur yürek diye tanımladığım isimlerden biri olan Fransa’dan sevgili Serap’ı bile bu isme karşı çıkıyor gördüm.. Serap da dahil çoğusunu da tanıdığım yorumcular, konulan isme şiddetle karşı çıkıyor ve Erzurum’u daha iyi anlatan isim bulunmasını istiyorlardı..
***
Kuşkusuz hepsi de iyi niyetli yorumlardı.. Her birisinin bu Palerium ismine karşı çıkarken, çıkış noktalarında haklı yerler elbette vardı.. Bunları son derece anlayışla karşılıyorum elbette. Ama ne yalan söyleyeyim, o paylaşımlarda bulunanların ortaya koydukları alternatif isimlere baktım, değil bir AVM’ye, bir bakkala bile koyulacak isimler değildi. En azından o önerilen isimleri ben bir bakkal dükkanı açacak olsam koyamazdım.. O açıdan o ismi bir kere tuttum. Ve o ismi bulanları bir kere daha kutladım.
***
Hem size bir şey söyleyeyim mi? Ne zamandan beri bu şehirde işyerlerine konulan isimlere de itiraz edilir olunmuş? Tamamen ticari amaçlar ile açılmış işyerlerine o işyeri sahipleri hangi ismi koyarsa koyacak elbet. İyi o zaman. ARZEN ismini koyarken de Murat Kılıç’a soracaktık, ‘bu isim nerden çıktı?’ diye. ARKES ismini koyan Zeki Arıcıoğlu’na belki de şiddet uygulamamız gerekiyordu. Yeni yapacağı konutların genel adını New City koymuş diye Ahmet Karadayı’ya kabadayılık edecektik, ‘Çabuk o ismi değiştir’ diyecektik. Olur mu böyle şey hiç?
***
Bilmiyorum, bilemiyorum. Belki kamu kuruluşudur diye Vakıflar’ın bir alışveriş merkezine konulan isime itiraz ediliyor. Ama bu şehirde itiraz edilecek onca şey var ki, kala kala bir alışveriş merkezinin isimine itirazımız mı kalmış? Mesela geçen gün Murat Ertaş yazdı. ‘Şehirder’ olarak Palandöken eteklerinde yapılması planlanan yapılaşmaya itiraz ettiler. Yapılacak olan meclis oylamasında bu yapılaşmaya ‘hayır’ oyu verilmesini istedi. Bak bu itiraza itirazım olmaz elbet. Kaldı ki daha düne kadar bu şehirde küçük esnaf batacak diye AVM’lerin kurulmasına da karşı çıkılmıştı. Gördük işte. O konuda bile ayakta duramadıktı! Bugün bir çok büyük vilayette AVM’lere kurulsun diye o imkan verilmediğinden bahsedilirken, isimlerine karşı çıkmak, sadece birer defa isimlerin haber siteleri ve gazetelere çıkılmasından başka bir şey değil! O yüzden dün yazdığım gibi yine yazıyorum. İyi isim, iyi isim.. Hotulamayın.. Redevko’ya, Zanadu’ya, falana filana alıştınız daa, o hem Palandöken’i hem de Erzurum’u da hatırlatan Paleryum ismine mi alışmayacaksınız?
NOT: Belediyespor’un maçlarının Kardelen TV’den bu sezon canlı yayınlanmadığına dikkat çekmiş, bu konuda ben de çok sayıda kişiden sernenişte bulunulduğunu yazmıştım. Kardelen TV’nin yayın yönetmeni değerli kardeşim Sinan Özçaylak aradı ve bu canlı yayının büyük bir maliyet gerektirdiğini belirterek, sadece ekonomik sebeplerden ötürü yayın yapılamadığını, başka bir şey aranmaması gerektiğini söyledi. 1 yıllık iç saha yayınları için sadece 61 Milyon lirayı gerektiren bu yayın için Sinan’ın konuşmasından anladım ki Belediyesporlu yöneticiler de en az onlar kadar sorumlu! Her birisi durumları gayet iyi olan Belediyeli idareciler eğer pamuk elleri cebe götürürlerse o canlı yayın işi kolay! Aksi takdirde yayın zor zenaat görünüyor. Bu konuda daha geniş bir yazı ile karşınızda olmayı umuyor, hepinizi öpüyorum..
—
“O ki AVM’lere karşı gelemiyoruz, bari isimlerine karşı çıkalım!” için 2 yanıt
Bir yanıt yazın
ERZURUM'DA HAVA
Kiymetli agabeyim,
Unlu dusunur Konfüçyüs;
“Bir milleti yok etmek istiyorsanız işe önce dili ile başlayın” der.
Bizler ise dil’imizden gonullu vazgeçerek, kendi elimizle kendimizi yok etmeye çalisiyoruz hemde bir ulkenin varligini surdurebilmesi için dilini korumasinin sart oldugunu bile bile..!
Umudu az olanın, hüznü çok olurmus!
Huznum de hirçinligimda bundandir.
Hakli çikmaya degil, konuşmaya, dusuncelerimi ifadeye çalisiyorum sadece…
Yabanci dil karsiti elbette degilim ama Turkçe’nin asigiyim. çunku BEN’i anlatiyor, BEN demek Turkçe!
Geçmis yillarda o kadar çok yorum yaptim ki bu konuda, ayni seyleri temcit plavi gibi sunmak istemem okurlara.
Hem,
Gerçeği söylemek için çok kelimeye gerek yoktur..
Buyuk Onder ATATURK tek cumleyle ozetliyor;
“DIL’ine sahip olmayan milletler, yok olmaya mahkûmdur!”
Bizlere burada Turkçe konusmayi yasak edenlerin dil’leri bizim ulke’mizde bastaci ediliyor. Ben bunu ozenti diye nitelendiriyorum hep.
Maalesef ki ozenti milli kimligimiz haline donusmus!
Bir lisan bir insan demektir. Lisan ogrenmek kadar guzel birsey yoktur kuskusuz ama bunu ozenti haline getirip ulke’yi yabancilastirmanin da bir manâsi yoktur! Bir diger adi da ihanet’tir bunun!
Turkçe dunya’nin en guzel dilidir. Utanmayalim!
Turkiye’yi yabanci bir ulke gibi gostermeyelim!
Not: Sunulan oneri ve fikirleri kuçumsersek, degerlendirmelere kapatmis oluruz tum paylasimlari. Oysa ureterek, tartisarak yazarak daha iyiye ulasabiliriz. Ben hiçbir oneride bulunmadim ancak Polerium gibi yabanci ve anlamsiz bir kelimeye karsi oldugumu ifade ettim dun oldugu gibi bugun de. Nefes aldikça devam edecektir yarinlarda da. Sabit fikirli oldugum en onemli konu budur! Kirmizi çizgilerimden biridir!
Hep hotuliyacam:)
tesekkurlerimle…
Serap Durmazpinar Kuruhasanoglu / France
Sayın refayeli,
Erzincan ın da gazetecisi olurmusunuz.Görevim nedeniyle Tercan ilçesinden sizi takip ediyorum.Sizin yazılarınızı sürekli takip ediyorum,taraf gözetmeden,kırmadan,kral çıplak diyebilen birisiniz.Günlük olmasada en az iki günde bir yazıyorsunuz.Sizi tebrik ediyorum.