Erzurum’un simgesi haline gelen tarihi Çifte Minareli medresenin yıllardır geciktirilen restorasyon çalışmaları tarihi mekanın her iki minaresinde de bozulmalara neden oldu. Asırlara meydan okuyan minarelerin bazı noktalarındaki işlemeler koptu.
Yıllarca bakımsızlıktan harabeye dönen Selçuklu eseri Çifte Minareli Medrese Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün girişimiyle restore edilecekti. Geçtiğimiz yıllarda her iki minareye kurulan iskeleler ile ölçümler yapılmış, çalışmaların da en kısa sürede başlanacağı açıklanmıştı. Ancak aradan geçen zaman içinde minarelere kurulan iskeleler kaldırılırken hiç bir çalışmada yapılmadı. Zaten yıllardır ihmal edilen tarihi mekanın özellikle minarelerindeki işlemelerde gün geçtikçe adeta erimeye başladı. Her iki minarede yeralan el emeği göznuru işlemeler yaprak gibi dökülürken, mekandaki tarihi doku da adeta yavaş yavaş kaybolmaya başladı. Vatandaşlar, Çifte Minareli Medrese’de bir an önce restorasyon yapılmasını isterken, Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri çalışmalara 2011 yılının ilkbaharında başlanacağını duyurdu.
İŞTE ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE
Çifte Minareli Medrese’nin kitabesi olmadığından, gerçek adı ile ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Kuvvetli ihtimal Medrese’nin 1250’li yıllarda Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubad’ın kızı Hüdavent Hatun tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır. Bu nedenle medrese Hatuniye Medresesi diye de adlandırılmaktadır. Selçuklu mimarisinin en önemli eserleri arasında yer alan Medresenin, 13`üncü yüzyılın sonlarında yaptırıldığı sanılıyor. Osmanlı Padişahı 4`üncü Murat`ın emri ile bir süre `Tophane`, daha sonra da `Kışla` olan medrese, 1942-67 yılları arasında Erzurum Müzesi, günümüzde ise sergi salonu olarak kullanılıyor. 35x 46 metre ebatında ki 2 katlı, 4 eyvanlı ve açık avlulu medresenin zemin katında 19, 1. katında 18 oda bulunuyor. Avlu 26 x 10 metre ölçülerinde 4 yönden evraklarla çevrili medresenin sütunların çoğu silindirik, 4 sekizgen gövdeye sahip. Medresenin bezemesinde kullanılan geometrik motifler, Selçuklu taş süslemesindeki örnekler olarak gösteriliyor. Taç kapıdaki panolarda palmiye (hayat ağacı), iki başlı kartal ve altta iki ejder figürü yer alıyor. Güney eyvanın dış duvarlarına bitişik olarak yapılan iki katlı kümbetin gövdesi 12 köşeli. Kümbetin üstü dıştan külah, içten kubbe ile örtülü olarak bulunuyor. Medrese, 2002`de Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edilmişti. 2006`da medrese yeniden Vakıflar Genel Müdürlüğü`nün sorumluluğuna verildi.
Onur SAĞSÖZ / Palandöken
İstediğim şeyle ilgili değil. Zaten sayfanın yarısı reklamla dolu hiç beğenmedim