Erzurumlu Nafiz Kotan
Erzurum; âlim, fazıl, sanatkâr ve zenaatkâr yetiştirmenin yanısıra, karekteristik özelliği olan insan tipi yetiştirmek konusunda da son derece münbit bir bölgedir. Bu bölgenin, insanına kendisine has bir üslub kazandırıcılığı, bir şekil giydiriciliği vardır. Hayra âlet olmuş, elinden, dilinden, beyninden, fiilinden hayır bulunmuş yüzlerce hemşehrimizin hatırası tarihin kuytu köşelerinde dolaşmaktadır. Bu kimselerin adını yaşatmakta, yaptıkları işleri anlatmakta yeterince hassas davrandığımız söylenemez.
Sıra dışı insan yetiştirmek her ne kadar bu toprakların mesut kaderiyse de, bu insanların hatırasını yaşatmamak da bu coğrafyanın talihsiz bir cephesidir. Tarihi yapmasını bilen ama tarihi yazmasını bilmeyen yanımız burada da karşımıza çıkar.
Oysa bu isimleri yaşatmak, o isimlerin sahiplerine bir vefa duygusu, bir kadirşinaslık göstermekten de öte bir insanlık gereğidir. Üzerimizde bir borç, bir sorumluluktur. Bu husustaki gayretler; hem yaşayanlarda tarih şuuru uyanmasını sağlar. Hem de içimizden nice seçkin insanların çıktığını bilmek; özgüven duygumuzu beslemekle kalmayıp; yeni nesiller için de ders verici, yol gösterici bir unsur olma niteliğini taşır.
Bu isimlerden biri Erzurumlu Nafiz Kotan’dır. Hakkında üç-beş yazı kaleme alınmış olan bu aziz isim; Turgut Özakman’ın “Şu Çılgın Türkler” adlı eseriyle biraz da olsa tarihî ve kültürel hafızanın derinliklerinden çıkarak gün yüzüyle buluştu.
Kimdir Nafiz Kotan? Bu ismi sevgiyle, saygıyla, minnetle yad etmemizin sebebi nedir? Bu sorulara bir kaç cümle ile cevap vermeye çalışalım :
1885 Yılında Hacı Ahmet Efendi ile Esma Hanım’ın oğlu olarak Erzurum’da dünyaya gelen Nafiz Kotan; bu şehirde eğitim aldı. 1903 Yılında Makbule Hanım’la evlendi. Bu evlilikten beş çocuk sahibi oldu. Âile 1913 yılında İstanbul’a göçtü. Nafiz Kotan tüccar olan babası ile birlikte ticaret hayatını sürdürürken, bir yandan da müteahhitliğe başladı.
I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında ordunun âcilen uçağa ihtiyacı vardı. Fakat bu ihtiyacı kendi kaynaklarıyla temin edecek parası yoktu. Dernekler kurularak, halktan yardım toplanarak bu anlamda bir birikim oluşturulmaya çalışılıyordu.
Durum böyle iken Erzurumlu Nafiz Kotan imdada yetişti. İtalyan tasarımcı Celestino Rosatelli tarafından tasarlanmış Fiat R.2 tipi dört uçak satın alarak, orduya hediye etti. “Nafiz 1”, “ Nafiz 2”, “Nafiz 3”, “Nafiz 4” adı verilen bu uçaklar, 1918 yılından itibaren hizmete girerek; Birinci Tayyare Bölüğü’nde vazife aldı. Bu iki kişilik keşif uçakları, savaş esnasında bombalama faaliyeti dahil, pek çok maksada hizmet eder bir şekilde kullanıldı.
Nafiz Kotan, bununla da yetinmedi. Para bağışı yaparak, Fransız Breguet XIV B tipi iki uçak satın alınmasını sağladı. “Erzurumlu Nafiz” ve “174. Alay” adlarını taşıyan bu uçaklar; İkinci Tayyare Bölüğü’nde görev alarak, 21 Mayıs 1922 ‘de Akşehir Cephe Komutanlığı’na gönderildi.
Ülkenin hem maddi, hem de manevi anlamda en sıkışık olduğu günlerinde orduya altı adet uçak, 203 adet sırt çantası ile önemli miktarda maddî yardımda bulunan Nafiz Kotan, bütün mal varlığını bu yolda harcadı. Daha sonra Ankara’ya göçen bu değerli hemşehrimiz, Atatürk’ün yakın dostlarından biri oldu. Ve bu şehrin imarında önemli görevler üstlendi.
1939 Yılında Erzurum’a geri dönen Kotan, Cumhuriyet Oteli’nde kalmış, 17 Haziran 1946’da şeker koması sebebiyle hayata veda etmiştir. Cenazesi Resmî törenle kaldırılan merhumun bugün ne yazık ki, mezar yeri belli değildir.
Böylesine fedakâr bir kimse için, ne yapılsa yakışır. Gerçi o, hiç şüphesiz ki, bir karşılık bekleyerek bu bağışları gerçekleştirmedi. Ama vicdanımızın ve tarihimizin bizden beklediği; bu yüce gönüllü vatan evlatlarını ferdî ve millî hafızaya somut bir şekilde taşımaktır.
Erzurum Havaalanı’na “Nafiz Kotan Havaalanı” isminin verilmesi teklifleri basında yer aldı. Bu fikir şimdilik kuvveden fiile çıkmasa da, kamuoyunu meşgul etti. Bu tip tekliflerin söze gelmesi, konuşulup düşünülmesi bile bir şeydir. Zira her hakikat bir hayal ile başlar. Bu fikrin zaman içinde hayata geçirilebilmesi konusunda bir ışık yakılmış demektir.
Erzurum Yıldızkent Ticaret Meslek Lisesi’nin adının “Nafiz Bey Ticaret Meslek Lisesi” olarak değişmesi de bu çerçevede mutlu bir başlangıç olarak düşünülebilir.
Nafiz Kotan’ın vefat tarihi olan 17 haziranda yerel ve ulusal basının duyarlı olması ve konuyu çeşitli şekillerde gündeme taşıması düşünülebilir. Anma günleri tertip edilebilir. Merhum Kotan’ın mezarı araştırılıp bulunabilir. Bulunmadığı takdirde bir makam yeri, bir anıt mezar yapılarak hatırası canlı tutulabilir. Merhumun yaşayan âile üyeleriyle, dost çevresiyle görüşülerek eldeki bilgi ve belgeler toplanarak konuyla ilgili belgeseller, filmler hazırlanabilir. Yine Kotan’la alakalı biyografi kitabı, biyografik roman gibi edebî ürünler kaleme alınabilir.
Türk Hava Yollarına uçaklarından birine “Erzurumlu Nafiz” adını vermeleri için baş vurulabilir. Bu başvuru, resmî kanallar yoluyla yapılacağı gibi Erzurumlu Dernek ve Vakıflar vasıtasıyla ve ferden de gerçekleşebilir.
“Erzurum’un yetişitrdiği Büyük Adamlar Müzesi” mealinde bir isimle bir müzenin kurulmasının Erzurum için elzem olduğunu düşünmekteyiz. Çok yerinde bir faaliyet olacak olan bu müzede, merhum Nafiz Kotan’la ilgili bir köşenin de açılması çok iyi olurdu. Bu köşeye Kotan’ın fotoğrafları, şahsî eşyaları, orduya hediye ettiği uçakların ve sırt çantalarının maketleri, Atatürk, İsmet İnönü ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin uçak ve sair bağışlarla ilgili olarak kaleme aldıkları teşekkür telgrafı metinlerinin eski ve yeni harflerle birer kopyeleri konulabilirdi.
Erzurum, böylesine bir müzeye sahip olmayı çoktandır hak ediyor. Bir çırpıda sayılabilecek onlarca önemli şahsiyeti bağrından çıkarmış olan bu belde, böyle bir hizmetin bir an önce gerçekleşmesiyle kültürel potansiyelini de ortaya koymuş olacaktır.
Bu kısa yazı vesilesiyle andığımız merhum Nafiz Kotan’ın aziz hatırası önünde saygıyla eğilir; ona Allah’tan gani gani rahmet dileriz.
Ellerinize, yüreğinize sağlık..bu güzel yazıyla bize hem önemli bir şahsiyeti, hem de yad etmek gibi, kıymet bilmek gibi önemli değerlerimizi hatırlattınız,yeni yazılarınızı merakla bekliyoruz..