MENÜ ☰
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Flaş, Genel, Toplum, Yazarlar » Erzurum adına gösterilen teveccühü heba etmeyelim!
Kenan GÜLERCİ
Erzurum adına gösterilen teveccühü heba etmeyelim!


Reha Yeprem, Uğur Murathan, Burhan Topal, Nevzat Soydan, Fatma Akyüz, gibi sanatçılar 150 – 200 kişiye şarkı söylememeliydi… Organizasyon iyi olsaydı, 5000 – 7000 kişiye söylerdi.

 

Erzurum ve Erzurumlu adının milletimiz nezdinde çok iyi bir kredisinin var olduğu herkesçe bilinir.

 

Erzurum’un ve Erzurum’lunun sahip olduğu değerler kolay elde edilir değerler değildir. Bir Erzurum’lu, başka insanlar tarafından sevgi ve saygı duyulan sahip olduğu değerlerini, yaşadığı memleketin havasından suyundan, örf adetlerinden, toplum hayatından alır. Yani soğuk havanın sertliği, bizim yiğitleri mert yapar. Erzurum insanını anlatmaya kelimeler yetmez. Hele de Erzurum dışında başka bir yerde yaşarken bu değerleri daha iyi kavrayabiliyor insan.

 

Erzurum Dadaşları ülkemizin bir çok yerinde dernek vakıf şeklinde örgütlenerek toplumsal değerlerimize sahip çıkarak yaşatmaya çalışıyorlar. Örgütlü toplum daha dinamik olur. Özellikle İstanbul’da son dönemlerde sivil toplum kuruluşları açısından güzel örnekler sergilenmektedir.

Aktif bir şekilde çalışan vakıflarımız derneklerimiz eskiye oranla daha dinamik, daha donanımlı durumdadır. Vakıf ve derneklerimizin durumları hakkında başka bir zaman değerlendirme yapabiliriz.

 

Lakin asıl konumuza dönersek, bu kadar dernek ve vakıflarımızın olduğu bir İstanbul’da, Erzurum’da geçirdiği talihsiz kaza sonucu sağlık sorunu yaşayan Emre adındaki kardeşimize iyi niyetle yapıldığını düşündüğüm yardım konserlerinin fiyaskoyla sonuçlanmasını sorgulamak gerekir diye düşünüyorum.

 

Bu kadar iyi niyetle başlayan konser organizasyonu gerekli desteği neden görmedi?

Konu çok net, talihsiz bir kaza geçiren genç kardeşimizin sağlığına kavuşabilmesi için gerekli olan tedavi masrafları yaklaşık 180 Bin lira. Amaç bu miktardaki bir parayı, yapılacak yardımlaşma ve dayanışma içinde toparlayabilmek. Bunun için bir yardım konseri yapmak çok doğal bir girişim. Lakin bu organizasyonda ters giden bir şeyler var.

Önemli olan da konunun bu kısmı…

 

Evet bu işin ilk kıvılcımını çakan Flografi sanatçısı Aysun Gemalmaz hanım. Daha sonra Aysun Hanım Erzurum konseri öncesi organizasyon çalışmalarından memnun kalmayarak ayrıldığını belirtti, yola birlikte çıktıkları diğer arkadaşları adına “Umut Yolcuları” denilen temelde dört girişimciden oluşan organizatör ekibi birincisi Erzurum’da, ikincisi İstanbul’da olmak üzere iki konser organizasyonu gerçekleştirdiler. Her ikisinde de beklenen maddi veya manevi destek sağlandığı söylenemez.

Zira Erzurum’lu sanatçılar açısından ilk defa güzel bir dayanışma örneği sergilenmesine rağmen, ne konser salonu doldu, nede beklenen hasılat gerçekleşti. Üstelik bu iş için evini ailesini bırakıp Erzurum’a giden ekip hakkında çeşitli söylentilerin dillerde dolaşması da cabası…

 

Fakat ben gene de bu ekibi emeklerinden dolayı kısmen tebrik ediyorum, acemiliklerinden dolayı, gerekli desteği bulamadıklarından dolayı da “Erzurum’lular salonu dolduramadı” denilmesine sebep olmalarından dolayı da hem eleştiriyor hem de uyarıda bulunmak istiyorum.

 

Hiç kimse Erzurum adına başarısızlıkla sonuçlanacak bir işe kalkışmamalı. Yani adam akıllı bir heyet oluşturulmalı, stk ların desteği alınarak yapılmalı, görünen köy kılavuz istemez. Birincisinde alınan destek ortadayken sonucu belli olan başarısızlığa bile bile girmenin hiç gereği yoktu.

 

Şimdi tabloya geniş açıdan bakalım. İyi niyetle bir yardımlaşma dayanışma çalışması yapılmak isteniyor, buraya kadar gayet güzel. Fakat bu çalışmayı, organizasyonu yapan ekibin bütün bu işleri hangi yasal sıfatla yaptığını ele alırsak, yaşanan olumsuzlukların temel noktasını oluşturan sebebi bulmuş oluruz bence.

Yani bu çalışma bir dernek veya vakıf veya bir yardım kuruluşu adına yapılsaydı bu kadar güven sorunu yaşanmazdı.

 

Bu çalışmada emeği geçen arkadaşlara teşekkür ederken, insanlık adına bir iyilik yapmak için altını yasal olarak sağlam bir zemine oturtmak gerekir. Aksi takdirde, umut yolcuları kimdir, bu işin maddi boyutunda toplanan paraların hesabı nasıl verilir, bunları iyi hesap etmek gereklidir. Başta da söylediğim gibi iyi niyetle başlayan yolculuk istenmeyen sonuçlarla bitebilir.

 

Beni asıl üzen konu ise, yardımsever sanatçı dostların boş salona şarkı söylemesi oldu. Cemal Kamacı spor salonunda yapılan konser programında sanatçı açısından sorun yoktu, hepsinden Allah razı olsun bir kuruş para talep etmeden sahne alıp şarkılarını, türkülerini, şiirlerini söylediler. Fakat bir sanatçının boş salona şarkı söylemesi kadar moral bozucu başka bir durum olmaz.

 

Dernek – vakıf başkanlarıyla, “ Sayın Başkan siz vakıf – dernek olarak bu konsere destek oldunuz mu?” şeklinde görüştüğümde, “organizasyonu yapan arkadaşlar kendi başlarına yapıyorlar, nispeten destek olduk” diyenlerde oldu, “Bu işi yapanlar kimdir, bu işin içinde bir vakıf, bir dernek yok , çok güven veren bir organizasyon değil” şeklinde düşüncelerini dile getirenler oldu.

 

Yani asıl sorun güven sorunudur, bu işte de çalışmanın temeline güvensizlik hakim olmuştur. Vakıfların ve derneklerin desteği alınarak yapılmış olsaydı eminim daha güzel bir sonuç alınırdı.

 

Reha Yeprem, Uğur Murathan, Burhan Topal, Nevzat Soydan, Fatma Akyüz, gibi sanatçılar 150 – 200 kişiye şarkı söylemezdi de, Organizasyon iyi olsaydı, 5000 – 7000 kişiye söylerdi.

 

Sonuçta, her ne kadar da Emre için yapılan bir yardım konseri gibi görünse de,  Erzurum adı geçtiği için ve “Erzurumlular bir salonu bile dolduramamışlar” denilmesinin önüne geçilemediği için “Umut Yolcuları” adıyla umuda yolculuk eden iyi niyetli yürekleri uyarmak ve Erzurum adına yapılacak başarı veya başarısızlığın hepimizi ilgilendirdiğini unutmamamız gerektiğini belirtmeliyim…

 

Emre’ye destek için aynı ekibin, yapılan konserlerden sonra iş adamlarını ziyaret ederek para toplayacaklarını yani bu işe devam edeceklerini dile getirdiklerinden dolayı uyarmak gereği duyuyoruz.

 

Bu altyapıyla yani yasal bir zemini olmayan Umut yolcuları adındaki dört gönüllünün dernek veya vakıf gibi stk ların desteğini almadan umut yolculuğuna çıkmamalarını tavsiye ederim.

Aksi takdirde toplanan paraların karşılığında nasıl bir makbuz veya bir belge sunulduğu konusunda başları ağrıyabilir. Öyle yardım toplamak olmaz. Şaibelere açık olan bu zemin sağlam olmalı, aksi halde iyilik yapayım derken istenmeyen sonuçlarla karşılaşılabilir.

Erzurum adına gösterilen teveccühü heba etmeyelim! Zira Erzurum çok değerli bir markadır, yapılacak her olumsuz hamleler zarar verir.

 

İki çift sözde Aysun Gemalmaz, Güler Kahraman ve Metin Taş isimli arkadaşlara, artık bu konuyu kapatınız lütfen. Karşılıklı iddialar havalarda uçuşuyor, birbirinin açığını yakalayıp halka duyurmanın adı dedikodudur, lütfen bu işe bir şekilde son veriniz. Bir araya gelerek herkes eteklerindeki taşları mı döker, yoksa herkes ağzını sıkıca kapatır mı bilemem ama bu dedikoduya bir son verin mutlaka.  Her biriniz Erzurum’luyum diyebiliyorsunuz ya, Erzurum’lu gibi davranın. Erzurum’lu olan herkes bizim için ayrı bir değerdir. Herkes işini iyi yaparsa arkasına bakmaz, hep ileriye bakar. Güler Kahraman TV programlarıyla başarılarıyla anılsın. Aysun hanımda Flografi çalışmalarıyla anılsın.

Galeri
Etiketler: , , ,
📆 14 Kasım 2012 Çarşamba 19:48   ·   💬 3 yorum   ·   ⎙ Yazdır

“Erzurum adına gösterilen teveccühü heba etmeyelim!” için 3 yanıt

  1. tahsin kara dedi ki:

    kenan bey çok güzel özetlemiş durumu
    umarım arkadaşlarda bu durumdan ders çıkarmışlardır
    geçm,işte güler kahramanın doğu feneri adı altında yaptığı bir çok yardım kampanyaları oldu ve başarıyla da sonuçlandı ama burada arkasında kurumsal bir yapı vardı ve o kurumun sosyal sorumluluk projesi olarak yürütüldü kimsede laf etmedi edemez de ama şimdiki durum farklı bir iftar sofrasında karar verilen ucuz kahramanlık girişiminin sonucudur. arkanda bir kurumsal yapı olmadı mı bu gün olduğu gibi sorarlar iyide sen kimsin.

  2. duyarlı dadaş dedi ki:

    ARKADAŞLAR ERZURUM VE ERZURUMLU OLUNCA MESELE BOYNUMUZ KILDAN İNCE FAKAT KİŞİLER DEĞİLDE KURULUŞLAR OLURSA KENAN BEYİN DEDİĞİ DOĞRU DAHA CİDDİ VE SAMİMİ OLUR DİYE DÜŞÜNÜYORUM.HERKES HADDİNİ BİLMELİ REKLAM VE BOY GÖSTERMEK DOĞRU DEĞİL ZATEN ALLAH’INDA YARDIMI OLMUYOR. LÜTFEN TEMİZ KALPLİ OLALIM İÇİMİZDE DIŞIMIZDA AYNI OLSUN.SAYGILAR SUNUYORUM EMRE KARDEŞİMİZEDE ALLAH’TAN ACİL ŞİFALAR DİLİYORUM ALLAH YAR VE YARDIMCISI OLSUN

  3. tahsin kara dedi ki:

    YUKARIDA YAPTIĞIM YORUMDA ” SEN KİMSİN ” LAFINI KİŞİLER KENDİ ÜZERİNE ALIYOR BURADA KİŞİLERLE İLGİLİ DEĞİLDİR SADECE OLUŞUMUN HANGİ SIFATLA YAPTINIZ ANLAMINDA SORULMUŞ BİR SORUDUR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR