MENÜ ☰
Büyük Erzurum Sofrası
Erzurum Haber Gazetesi » Yazarlar » Ya o yağmur Erzurum’a yağsaydı..
Mehmet Şener
Ya o yağmur Erzurum’a yağsaydı..


Doğrusu bu boyutta bir felaket hangi ülkede olsaydı, büyük yıkıma yol açardı. Ancak İstanbul ve Tekirdağ’da olduğu gibi, bu kadar kişi kent merkezinde sel sularına kapılıp boğulmazdı.
Biliyorsunuz meteoroloji tehlikenin gelmek üzere olduğunu, günler öncesinden haber verdi. Hatta son elli yılın en şiddetli yağmurunun yağacağı defalarca tekrarlandı. Buna rağmen hem ilgili birimler, hem de vatandaş aşırı bir tevekkül içinde sonuca boyun eğdi.
Batı’da böyle olmuyor…
Muhtemel bir felaketi en az zararla atlatabilmek için, devlet-vatandaş işbirliğine giderek, bırakın küçük yerleşim birimlerini, kentleri dahi tahliye edebiliyorlar. Bu yüzden, çok daha büyük felaketler asgari kayıpla atlatılıyor.
İstanbul gibi bir dünya kentinin bu manzaraya mahkum olması, sadece dere yataklarına yapılan binalarla izah edilemez; felaketi tetikleyen çok başka nedenler de var.
İnsanoğlu garip bir anlayış içinde…

Günler öncesinden başlayan uyarılar şayet dikkate alınmış olsaydı, muhtemelen o binalar ve yollar yine çökmesine çökecekti ama, ölü sayısı hiç olmazsa kırka yükselmezdi. Ve belki de madde kayıp bu miktarlara ulaşmazdı.
Uyarılar da dikkate alınmıyor, yasalar da…
Gerçi aynı insanoğlu peygamberlerin davetine ve çağrısına da aynı yaklaşımı göstermişti.
Yani şartlar ne kadar değişirse değişsin, aradan kaç asır geçmiş olursa olsun, insan aynı…
Peygambere de direniyor, kanuna da…
İstanbul’u yönetenler son iki günden beri birbirlerini boğazlamaya çalışıyorlar! Bu felaketten nasıl bir ders çıkarırız, yeni bir tehlike için hangi önlemleri alırız şeklinde oturup kafa yormak hatta şimdiden harekete geçmek yerine, topu taca atıp duruyorlar!
Öyle bir konuşuyorlar ki, bilmeyen bu felaketin sorumlusunun birinci derecede vatandaş olduğuna inanacak.
Yerel yönetimler masum!
Besbelli ki, basın bu defa işin peşini bırakmayacak…
Dileriz benzer bir felaket yeniden yaşanmaz.
Peki bu tablo Erzurum’da vücut bulsaydı ne olurdu? Evet; son iki günden beri hemen herkes birbirine aynı şeyi sorup duruyor…
Allah esirgesin, İstanbul’dakine benzer bir manzaranın Erzurum’da tecelli etmesi halinde, felaketin çok büyük sonuçlar doğuracağı muhakkak… Çünkü Erzurum altyapı açısından İstanbul’dan da beter durumda…
Bizde de dere yataklarının üzerine mahalleler ve semtler kuruldu. Bizde de dereler ıslah edilmedi, bizde de muhtemel bir sel felaketinde anında su altında kalacak yüzlerce konut mevcut…
Devlet İstanbul için bütün imkanları seferber etmesine rağmen bu felaket yaşandı. Bu boyutta bir hareketlilik olmasaydı, belki de sonuç çok daha feci olabilirdi.
Erzurum bu manada da zayıf…
Metroloji şiddetli yağış uyarısı yaparken, özellikle hangi bölge ve illerin birinci derecede tehlikeye maruz kalabileceğini sayıp duruyor. Bu iller arasında Erzurum’un da adı zikrediliyor.
Bu yüzden merak ediyoruz…
Başta belediyeler olmak üzere, muhtemel bir felakete karşı hangi senaryoları hazırladılar?
Misal sel baskınına uğraması muhtemel semtlerin tahliyesi önceden yapılabilecek mi?
Çoğu zaman ne iş yaptığı bilinmeyen kriz masası gerekli hazırlıklarını yaptı mı acaba?
Yoksa, felaket gelsin, yıkılan yıkılsın ölen ölsün, sonra gereği yapılır anlayışı mı hakim?
Önyargı içinde değiliz. Hatta endişelerimizin yersiz olduğu yönünde bir açıklama olursa bilakis çok memnun da oluruz. Ama bunun için ilgililerin gelişmeleri veya alınan önlemleri basınla paylaşması daha doğru olur diye düşünüyoruz.
En azından vatandaş da diken üstün yaşamaz ve şu aziz ramazanda milletin burnundan gelmez.
Bizi yönetenlerin basına bu konuda gerçekçi açıklamalar yapması gerekir.

📆 11 Eylül 2009 Cuma 17:30   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR