Cahit Sıtkı Tarancı dizelerinde ne güzel özetlemiş.
Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
Arakanda Suriye de Filistin de ve Dünyanın özellikle Müslüman topraklarında yapılan vahşet en çokta çocukların yüzlerinde belli. Savaş, kan, vahşetin yerine Barışın, huzurun, mutluluğun hakim olduğu; Paranın hüküm sürmediği, insanların onurunu satın alamadığı; Suratı asık, sinirli, yalancı, birbirine günaydın demeyi bile çok gören insanların olmadığı, güler yüzlü insanlarla dolu bir dünyada yaşamak isterdim. Eminim herkes barış içinde yaşanılan bir toplum arzuluyor Kimse savaş istemiyor, kimse gürültü patırtı istemiyor. O halde nasıl oluyor da huzur içinde yaşayamıyoruz?
Mutluluk ve huzur; ne insanların size karşı gösterdiği saygılı tavır ve davranışlarla ne de sahip olduğunuz mal ve mülkle kazanılır. Mutluluk sadece insanın vicdanına uyarak yaşadığı zaman hissedebileceği bir duygudur Çevrenizde bir çok kişi “istediğim her şey oldu ama yine de mutlu değilim”, “Hayalini kurduğum şeyler gerçekleşmesine rağmen kendimi mutlu hissetmiyorum”, “İçimde tarif edemediğim bir sıkıntı var”, “Ben neden mutlu olamıyorum?” … Diyerek kendilerini sorgularlar fakat bu soruların cevabını hiçbir zaman bulamazlar. Çünkü huzur ve mutluluğu dünya hayatında daha çok şeye sahip olarak kazanılacağını sanırlar . Mutluluk ve huzurun sahip olduklarını paylaşarak kazanılacağını ise bir türlü anlayamazlar. Dünyaya sahip çıkamayız belki ama şiirde ki mısralarda kısaca diyor ki dini ne, namusuna, bayrağına, vatanına ve de vatan için toprak altında yatanına sahip çıkarsan. Adaleti uygulayıp adil davranırsan zaten üstündeki memleket senin. Kıymetini bil kardeşim…
Atilla Samat
Bir yanıt yazın